HAKSÖZ HABER
Organize suç örgütü lideri Sedat Peker kamuoyunu sarsan açıklamaları ile gündemi belirlemeye devam ediyor. Peker’in anlattıkları üzerine daha detaylı incelemeler yapanlar; Peker’in zikrettiği isimlerin kirli yanlarını deliller ve ortaya atılan iddialar üzerinden okumaya ve tartışmaya devam ediyor.
Sezgin Baran Korkmaz, Sedat Peker’in hem videolarında hem de sosyal medya hesabı Twitter üzerinden paylaştığı yorumlarda kendisine yer bulan isimlerden birisi oldu. Sezgin Baran Korkmaz’ın Kingston kardeşler ile beraber ABD’de kara para akladığı, Türkiye’deki kimi şirketleri satın aldığı, lüks otellerinde gazetecileri, iş adamlarını, bürokratları ve mafya üyelerini ağırladığı biliniyor.
Sedat Peker’in son videosunda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüştükten sonra yurtdışına kaçtığını iddia ettiği Sezgin Baran Korkmaz’ın adı ABD’de Utah Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede sıkça geçiyor. RS FM’de Atilla Güner’le Akşam Postası program editörü Uğur Koçbaş, o davadan ayrıntıları şöyle anlatıyor:
“Utah Savcılığının 511 milyon dolarlık ‘haksız kazanç’ davasında suçlanan 3 isim var. Jacob ve Isaiah Kingston kardeşler ile Lev Aslan Dermen ya da eski adıyla Levon Termendzhyan.
İddianamede yer alan bilgilere göre Kingston kardeşler bitkisel yağları biodizel yakıta çevirecek bir şirketi 2002 yılında kurdu.
Termendzhyan’ın teşvikiyle Kingston kardeşler büyük bir sahtecilik olayının parçası haline geliyor. 2003’te devletin biodizel üreticilerine galon başına 1 dolar desteğinden faydalanmak için sanki kendileri üretmiş gibi Hindistan’dan, Çin’den satın aldıkları biodizel yakıtları satmaya başlıyorlar.
2012-2016 arasında bu planla Amerikan hazinesi 511 milyon dolar hortumlanıyor. Ortaya çıkan bu parayı da yok etmek için Termendzhyan’ın eski bir iş ortağı olan Sezgin Baran Korkmaz devreye giriyor.
Hemen ABD’de Türkiye’deki SBK ile aynı logoya sahip SBK USA firmasını kuruyorlar. Yöneticisi Termendzhyan oluyor. İddianameye göre Korkmaz Türkiye’de zor durumda olan şirketleri, otelleri tespit ediyor. SBK USA aracılığıyla bunlar satın alınıyor ve ABD’de elde edilen haksız kazanç, sanki bu şirketler kurtarılmış da kâra geçmiş gibi Türkiye’deki firmaların bütçelerinde gelir gösteriliyor.
Yarım milyarlık vurgunun 134 milyon doları Türkiye’ye gönderiliyor. Türkiye’de oteller satın alınıyor. Şirketler kurtarılıyor. Korkmaz bu arada Ankara’da 'hayırsever' iş adamı olarak ilişkileri de kuvvetlendirince işleri daha kolay yürütebilmek için Türkiye’de bir banka kurulması fikri doğuyor.
…
İstanbul’da Ortaköy ve Kuruçeşme’de gayrimenkuller satın alınıyor. Dava dosyasında yer alan tek bir gayrimenkulün vergisi 483 bin dolar. Üçlü Türkçe öğrenmek için hoca da tutuyor. Termendzhyan, Türk vatandaşlığına geçerek Lev Aslan Dermen ismini alıyor. Nihai hedef Türkiye’ye kaçmak ve hayatlarını burada sürdürmek.
…
Peki davada Sezgin Baran Korkmaz suçlandı mı? Hayır. Sedat Peker’in dediği gibi bir aranma da söz konusu değil. Ama savcılar Nisan 2019’da iki kez kendisiyle temas kuruyorlar. Türkiye’de ifade vermesi uygun görülmüyor mahkeme tarafından. ABD’ye de getirilemeyeceği düşünüldüğü için 19 Ağustos’ta Londra’da videoya kaydedilecek bir ifade vermesi uygun görülüyor. Ama Korkmaz gitmiyor."”
Türkiye’de ise hakkında dolandırıcılıktan dolayı arama kararı çıkartılan Sezgin Baran Korkmaz apar topar ülkeyi terk ediyor. Arkasında ise birçok kirli ilişki için finansman ve yer sağladığı iddiaları kalıyor.
SBK’ya yapılan operasyonun görüntüleri emniyet tarafından paylaşılmıştı.
TRT Haber 30 Aralık 2020’de hazırladığı bir haberde; Sezgin Baran Korkmaz’ın şirketi olan SBK’nın bekçisinin hesabında milyonlar olduğunu ve 8 milyona yalı aldığını belirtiyordu. Kimliği belirtilmeyen bekçinin Sezgin Baran Korkmaz’ın yakını olduğu ise bugünlerde iddianameyi okuyanlar tarafından bilinebilir oluyor. Bekçinin, SBK’nın kara paralarını aklamak için kullandığı kişilerden sadece biri olduğu belirtiliyor.
30 Aralık 2020 tarihinde şirketi aranan Sezgin Baran Korkmaz, 5 Aralık 2020 tarihinde ülkeyi terk etmişti. Bu süre içerisinde ne oldu bilinmiyor. İçişleri Bakanlığı da olayların “PVC edilmiş belgelerini” paylaşmadığı için detaylar ancak yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
60 yaşındaki bekçinin SBK’nın teyzesinin oğlu olduğu ve ilkokul mezuniyetine sahip olduğu evinde bulunan milyonluk çekleri görünce şaşırdığı da iddianamelerde yer alıyor. Sezgin Baran Korkmaz’ın bekçi gibi birçok kişinin, “üzerine yapılan şirketi önce para verip kurdurduğu daha sonra da resmi kanallar ile devrettirdiği” düşünülüyor. SBK’nın bu şekilde 500 milyon dolarlık malvarlığını oluşturduğu tahmin ediliyor.
SBK’nın teyzesinin oğlu olan Ziyaattin Bartik ifadesinde, bekçi maaşının 6 bin TL olduğunu anlatırken üzerine kayıtlı hiçbir gayrimenkul ya da araç olmadığını iddia etmişti. Ancak adamın hesabına gelen paraların birden bire buhar olduğu belirtiliyor. Çünkü banka hesaplarında da hiç parası olmadığını anlatan bekçinin, Şubat 2020 tarihine kadar 11,5 milyon avro kuruluş sermayeli BETASAN Tıbbi Bant Sanayi Şirketi’nin Yönetim Kurulu Başkanı olduğu kayıtlarda geçiyor. Bu şirketin ise SBK’ya devredildiği iddia ediliyor.
Organize suç örgütü lideri Sedat Peker, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, SBK Holding'in sahibi iş insanı Sezgin Baran Korkmaz'a, "Senin hakkında tahkikat yapıldı, yurt dışına çık" dediğini iddia etmişti.
Korkmaz'ın İçişleri Bakanlığı'na gittiği söyleyen Peker, "İçişleri Bakanı, Organize Suçlar Daire Başkanı'nı telefonla arayıp, hakkında 6 aydır dosya hazırlanan adamı İçişleri Bakanlığı'na çağırıyor ve görüşüyor ve yurtdışına çıkmasını söylüyor" diyerek uyardığını ve SBK’nın böylelikle alelacele yurtdışına gittiğini anlatıyordu.
Sezgin Baran Korkmaz yaklaşık bir yıl önce bu vakitlerde Cüneyt Özdemir ile bir röportaj gerçekleştiriyor ve hakkında yakalama kararı olmadığı için de kaçmadığını ifade ediyordu.
Gelinen noktada Sezgin Baran Korkmaz ABD’deki ortaklarının ABD devletini dolandırması ve Sezgin Baran Korkmaz’ın da bu paraları Türkiye’ye soktuğu ifade ediliyor. Hakkında hazırlanan iddianamede de SBK’nın, ‘malvarlığı kısa sürede artan ve azalan’ kimi isimlerin hesabına para yatırmak ve kara para aklamakla suçlanırken İçişleri Bakanlığı, ne Sedat Peker’in ortaya attığı iddiaları yalanladı ne de kamuoyunun merakla beklediği “Hayır öyle bir şey yok, olmadı” cevaplarını verdi.
Daha bir yıl evvel Sezgin Baran Korkmaz’ı Türkiye’de hayırsever bir iş insanı olarak pazarlayanlar, bugün çok büyük bir sessizlik içerisinde hafıza-i beşerin gerçekleşmesini umuyorlar!