HAKSÖZ-HABER
8 yıllık komanın ardından 85 yaşında çoklu organ yetmezliği nedeniyle önceki gün ölen “Beyrut Kasabı” lakaplı Ariel Şaron'un cenazesi bugün İsrail'de törenle defnedilecek.
Cenaze törenine uluslararası toplumdan devlet başkanları düzeyinde katılımın nasıl olacağı merak ediliyor. Türkiye cenazeye katılmıyor. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, "Bir mesaj yayınlanması düşünülmüyor" dedi. Cenazeye Türkiye'den bir katılım olmayacağı gibi taziye mesajı da yayınlanmadı.
Ak Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik ise dün "Şaron'un can çekişmesi bile 8 yıl sürdü. Nasıl yaşarsanız, öyle ölürsünüz. Ha birileri çıkıp da ‘ölünün arkasından kötü konuşmayın' der mi" diye tweet atmıştı.
Şaron'un cesedi, işgal altındaki Kudüs'te İsrail Meclisi Knesset önündeki katafalka konuldu. Şaron için bugün Knesset'te düzenlenen resmi törenin ardından Siyonist İsrail silahlı kuvvetleri karargâhı önünde askeri tören yapılacak. Kasap Şaron’un cenazesi, askeri konvoy eşliğinde Negev’deki çiftliğine götürülecek ve 2000 yılında ölen eşi Lily’nin yanında kazılan mezara gömülecek.
Dün katafalkı ziyaret eden yüzlerce İsrailliden biri olan Siyonist İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, işgal şefi David Ben-Gurion'un çekirdek kadrosundan hayatta kalan son isim. İsrail'de "kahraman" ilan edilen Şaron için yas sürerken, Filistinliler “Beyrut Kasabı”nın ölümünü kutluyor.
ABD VE RUSYA BAŞKAN DÜZEYİNDE KATILMIYOR
ABD cenaze töreninde başkan değil yardımcı düzeyinde temsil edilecek. Rusya ise Dışişleri Bakanı düzeyinde katılım sağlayacak.
Cenaze törenine katılacaklarını bildirenler arasında ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, Çek Cumhuriyeti Başbakanı Jiri Rusnok, İspanya İçişleri Bakanı Jorge Fernandez Diaz ve İngiltere eski Başbakanı Tony Blair de var. Törende geniş güvenlik önlemleri alınacak.
DIŞİŞLERİ'NDEN KINAMA
Öte yandan Dışişleri Bakanlığı'ndan İsrail'e kınama açıklaması da yapıldı. Önceki gün açıklamada özetle şöyle denilmişti: "(Ortadoğu'da) barış sürecinin ruhuna aykırı, müzakerelerin devamını tehlikeye atacak adımlardan özenle kaçınılması zaruridir. Bu bağlamda İsrail'in, 10 Ocak günü Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki yasadışı yerleşimlerde uluslararası hukuka aykırı olarak toplam bin 900'den fazla konut inşasına ilişkin ihale duyuruları yayınlamasını kınıyoruz."