Saldırganlar, aldığı darbeler ile bayılan Aktaş’ı öldü zannedip telefonla arkadaşlarını aradı: Biz hallettik siz gelmeyin. Silaha gerek kalmadı!
İstanbul Sultangazi Esentepe Mahallesi’nde akraba ziyaretinden dönen 38 yaşındaki Ahmet Aktaş, yağmurlu havada eve bırakma teklifini kabul ederek bindiği bir araçtaki kişilerce ormanlık alana götürülerek öldürülesiye dövüldü.Sakalından çekilip dakikalarca darp edilen Ahmet Aktaş’ın kafası aldığı sopa darbeleriyle yarıldı.
BOĞAZINI KESECEKLERDİ
Ayakları bağlanan Aktaş’ın boğazını kesmek isteyen saldırganlar, bayılan Aktaş’ı öldüğünü düşünerek ormanlık alanda bıraktı. Kendine gelince bir süpermarkete sığınan Aktaş, tedavi altına alındı. Sakallı ve cübbeli vatandaşlara yönelik üçüncü saldırının yaşandığı bölgede vatandaşlar tedirgin. Terörle Mücadele ekipleri saldırıyı kimlerin yaptığını araştırıyor.
"İNSAN OLAN BÖYLE ZULÜM YAPMAZ"
Olay önceki hafta Pazar günü meydana geldi. Yanına bir araç yaklaşan Ahmet Aktaş, havanın yağmurlu olması nedeniyle kendisini eve bırakmayı teklif eden biri 40, diğeri 25'li yaşlarda olan iki kişinin bulunduğu araca bindi. Arabayı kullanan kişi diğer arkadaşının evinin yakın olduğunu ve önce onu bırakıp daha sonra Aktaş’ın evinin istikametine gideceğini söyleyerek Sekizevler isimli bölgedeki ormanlık alana saptı.
"NAMAZI EVDE KILARSIN"
İtiraz ettiğini, hatta yatsı ezanı okunması üzerine caminin yanından geçerken kendisini bırakmalarını ve namaz kılacağını söylediğini anlatan Aktaş, “Evinde kılarsın diye inmeme de müsaade etmediler. Ormanlık alanda durunca önde oturan kişi bagajdan bir ip alıp ayaklarımı bağlamaya yeltenince ne yapıyorsunuz demeye kalmadan vurmaya başladılar. Sersemleyince bağlayıp sakalımdan tuttular, başımı havaya kaldırdılar, yüzüme sopalarla vurdular. Kürtçe konuşuyorlardı. Adıyamanlı olduğum için konuştuklarını anlıyordum” dedi.
"BİZ HALLETTİK SİZ GELMEYİN"
Darp sırasında Ahmet Aktaş’a "IŞİD kafa kesiyor biz de senin kafanı keseceğiz" diyen saldırganlar, daha sonra da silahla vurmaya kalktı. Sopalarla öldüresiye dövülen Aktaş, “Ben yığılınca ‘öldü zaten, silaha da gerek kalmadı’ diyerek bıraktılar” dedi. İki kişinin olay yerinden ayrılmadan önce bir telefon görüşmesi yaptığını da aktaran Aktaş, “Biz bunu yakaladık hallettik, sizin gelmenize gerek yok dediler.” diye konuştu. Aktaş, kendine gelince yolda karşılaştığı iki taksi tarafından ‘her tarafı kan revan’ olduğu gerekçesiyle alınmadığını, bir süpermarkete sığındığını ve burada şans eseri süpermarkete uğrayan bir ambulans görevlisi tarafından da hastaneye kaldırıldığını anlattı. Saldırganların Aktaş’ın 300 lira parasını, cep telefonunu ve saatini de aldıkları öğrenildi.
Kaynak: Aybike Eroğlu - Yeni Şafak