İngiltere ve ABD gibi ülkelerden yetkililer, Rusya'nın kasten sivilleri hedef alarak sığınmacı krizini tırmandırmak istediğini, ayrıca muhalefeti yok ederek Suriye Beşşar Esed'in müzakere pozisyonunu güçlendirmek istediğini de ifade ediyor.
Halihazırda 2 buçuk milyon Suriyeliye ev sahipliği yapan Türkiye ile Avrupa'daki sığınmacı sayısını artırarak, Ukrayna'yı ilhak ettik için kendisine birçok yaptırım uygulayan Batı'yı sıkıştırmanın da Rusya'nın amaçları arasında yer aldığı kaydediliyor.
Münih'teki yıllık güvenlik konferansında önceki gün konuşan Amerikalı Senatör John McCain, "Rusya'nın, sığınmacı krizini tırmandırarak ve bunu bir silah olarak kullanarak Transatlantik İttifakı ve Avrupa projesini baltalamak istediğini" söyledi.
"Rusya kendine pay çıkardı"
Avrupa Politikaları Çalışmaları Araştırma Merkezi (CEPS) AB Politikaları Başkanı Steven Blockmans, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Putin'in sivilleri hedef alarak sığınmacı akımını hızlandırma stratejisini baştan planlamadığını, AB'nin sığınmacı krizi karşısındaki tavrı sonucu, Moskova'nın taktik değiştirdiğini ifade etti. Blockmans, "Rusya, sığınmacı krizinin AB üye ülkeleri arasında ne denli çatlağa yol açtığını gördü ve bundan kendine pay çıkardı. Rusya, sığınmacılar konusundaki pozisyonuyla gittikçe yalnızlaşan Almanya Başbakanı Angela Merkel’i devre dışı bırakarak, AB’nin çöküş sürecini hızlandırmaya çalışıyor" diye konuştu.
Blockmans, Rusya’nın AB içindeki ayrışmaları derinleştirmekle yalnızca Suriye politikasının değil, Ukrayna’daki müdahalesinden dolayı kendine uygulanan yaptırımların da gözden geçirilmesini sağlamayı hedeflediğini sözlerine ekledi.
"Rusya'nın gizli gündemden endişeliyim"
Merkezi Viyana’da bulunan Uluslararası Barış Enstitüsü Başkanı Hannes Swoboda da Putin’in Suriye’ye müdahalesinin amacının sadece Esed rejimini korumak olmadığını, Ukrayna’daki işgali de unutturmak istediğini söyledi.
"Putin’in Suriye’de saldırılarını artırarak sığınmacı krizini körüklemeye çalıştığı ve böylece AB'yi dağıtmayı hedeflediği" tezine katıldığını belirten Swoboda, "Rusya’nın, AB için problem çıkaracak gizli bir gündeme sahip olmasından endişeliyim. Katılımcı ülkeler olarak çok güçlü bir işbirliğine ve ortak bir stratejiye ihtiyacımız var" diye konuştu.
Avrupa'nın tepkisi
İngiltere de Suriye'deki savaşın sürmesinden Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i sorumlu tutuyor. İngiltere Dışişleri Bakanı Philip Hammond önceki gün yaptığı açıklamada, Suriye'deki savaşa son verecek tek kişinin Putin olduğunu kaydetmişti. Rusya'yı muhalifleri hedef almaması konusunda da sıklıkla uyaran İngiltere, Rusya'dan bu saldırılara son vermesini istiyor.
İngiliz hükümet geçen hafta yayınladığı haritayla, Cenevre barış görüşmeleri sürerken Rusya'nın Suriye'de hedef aldığı yerleri göstermişti. İngiltere'nin Suriye Özel Temsilcisi Gareth Bayley, Rusya'nın hava saldırılarıyla sadece muhalefeti değil, çok sayıda sivili de hedef aldığını bildirmişti. Bayley ayrıca, Rusya'nın kasten muhalefeti yok etmeye odaklandığını ve asıl amacının Beşşar Esed'in müzakere pozisyonunu güçlendirmek olduğunu vurgulamıştı.
Fransa Başbakanı Manuel Valls, Suriye'deki savaşın sona ermesi için Rusya'nın sivilleri öldürmeye son vermesi gerektiğini söyledi.
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande da Rusya'ya hava saldırılarını bitirmesi çağrısında bulunurken, Esed rejiminin Rusya'nın yardımıyla kendi halkına katliam yaptığını dile getirdi.
Rusya'nın Suriye'deki saldırılarına sert tepki veren ülkelerden Almanya'da ise yetkililer Rus bombardımanlarının Suriye'deki siyasi sürecin ilerlemesini engelleyeceğinden endişe duyuyor.
Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, Rus bombardımanlarına ilişkin Suriye’de barışı sağlamaya yönelik arayışlar konusunda siyasi süreci ilerletmek gerektiğini belirterek, bu konuda Esed rejiminin ve onu destekleyenlerin özel bir sorumluluğu bulunduğunu ifade etmişti.
Batılı kuruluşların, Rusya'nın hava saldırılarının sivillerin yaşadığı yerleri hedef aldığını geçen yıldan bu yana bildiriyor. Merkezi Londra'da bulunan Uluslararası Af Örgütü, geçen yıl Aralık ayında yayınladığı raporda, Rusya'nın Suriye'de evleri, camileri, pazar yerlerini ve hastaneleri hedef aldığını ve bunun uluslararası hukukun ihlali anlamına geldiğini kaydetmişti.