Ahmet Varol / Yeni Akit
BRICS Johannesburg Zirvesi
Kısa adı BRICS olan ekonomik ittifaka üye ülkelerin liderlerinin on beşinci zirveleri dün yani 23 Ağustos Çarşamba günü Güney Afrika’nın Johannesburg şehrinde başladı.
BRICS, teşkilata üye ülkelerin İngilizce isimlerinin ilk harflerinden oluşan bir kısaltma. Üye ülkeler ise Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’dan oluşuyor.
Zirveye Rusya Cumhurbaşkanı Viladimir Putin ancak video konferans yoluyla katılabildi. Onun hakkında Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından verilen, savaş suçu işleme suçlamasıyla tutuklama kararı olması, zirveye ev sahipliği yapan Güney Afrika’nın da UCM üyesi olması sebebiyle tutuklanmayacağı konusunda Putin’e güvence veremedi. Bu yüzden zirvede Rusya’yı Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov temsil ediyor. Hindistan’ı da aşırı ırkçı düşünceleriyle ve Müslüman düşmanlığıyla öne çıkan Başbakan Narendra Modi temsil ediyor.
Zirvenin açılış toplantısı “BRICS ve Afrika” başlığıyla başlatıldı. Bu başlığın seçilmesi tabii, başını Rusya ve Çin’in çektiği ittifakın, Afrika’ya gösterdiği ilgiyi ve bu kıtayla ilgili planlarını yürütme konusunda kararlılığı yansıtması açısından dikkat çekiciydi.
Zirvenin açılışında öne çıkarılan konulardan biri insanlığın tek kutuplu değil çok kutuplu ve insaflı, adil bir küresel sisteme ihtiyacı olduğu ve BRICS’in de bu prensipten hareketle kendini geliştirmesi gerektiği hususu idi. Bunu, Doğu Türkistan’daki Uygurlara “insaf ve adaletinden (!)” tanıdığımız Çin Cumhurbaşkanı’ndan duymak tabii epeyce göz yaşartıcı idi!
Rusya Cumhurbaşkanı telekonferans vasıtasıyla verdiği mesajında dünya ekonomisinin doların egemenliğinden kurtulmasının önemi üzerinde dururken BRICS üyesi ülkelerden dolar saltanatına son verme amaçlı çalışmalarını istedi. Bu arada Batı ülkelerinin Ukrayna’ya destek vermelerini de sert bir dille eleştirdi ve onların egemenliklerini sürdürme heveslerinin Ukrayna’da krize yol açtığını iddia etti. Yani Putin, Batı ülkelerine, “Sizin egemenlik sürdürme hevesiniz yüzünden Ukrayna’yı bir türlü ele geçiremedik, bu da krize neden oldu. Siz çekilin de meydan bize kalsın!” mesajı gönderdi bilvesile.
Brezilya Cumhurbaşkanı Lula da Silva da çok kutuplu bir küresel sistem kurulmasının önemi üzerinde dururken BRICS üyesi ülkelerin liderlerinden adil ve kalıcı bir düzen kurulması için çalışmalarını istedi. Bu arada BRICS üyesi ülkelerin dünya nüfusunun %41’ine sahip olduklarına dikkat çekerek bu teşkilatın potansiyel gücüne işaret etti. Çin ve Hindistan gibi dünya nüfusunun üçte birine yakın bir kısmını barındıran iki ülkenin üye olduğu teşkilatın iş gücü ve insan potansiyeli tabii ki gözden uzak tutulamaz. Günümüzde her ne kadar teknoloji ve otomatikleşme çok gelişmiş olsa da hâlâ insan gücüne büyük bir ihtiyaç duyulmaktadır. Özellikle Hindistan ve Çin gibi insan emeğini ucuza değerlendirebilen ülkelerin bu imkanları dünya ekonomisini etkileme potansiyeli de vermektedir.
Da Silva da dolar egemenliğine son verilmesinin önemine işaret ederek BRICS üyesi ülkelerin kendi aralarında alternatif bir para birimi kullanabileceklerine dikkat çekti.
Hindistan Başkanı Modi ise teşkilata yeni üyeler alınması suretiyle alanının genişletilmesi, bu arada Afrika Birliği teşkilatının da kalıcı üye kabul edilmesi önerisinde bulundu.
Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, üye ülkelerin ekonomilerinin geliştirilmesi için işbirliğinin artırılmasının önemi üzerinde dururken sanayileri gelişmiş ülkeleri de güney kesimin ekonomilerinin geliştirilmesine destek vermeye çağırdı.
Johannesburg zirvesinde, teşkilata yeni üyeler kabul edilmesi ve ittifak alanının genişletilmesi konusunun da ele alınacağı dile getirildi. Bu arada 40 kadar ülkenin teşkilata üye olma konusunu gündemine aldığı iddia ediliyor. Üye olmak isteyenlerin başında da İran, Suudi Arabistan, Bangladeş ve Arjantin gibi ülkelerin yer aldığı belirtiliyor.
Zirvede bazı ülkeler de gözlemci sıfatıyla temsil ediliyor. Afrika ülkelerinin tamamının zirveyi yakından takip ettiği belirtiliyor.