RTÜK’ün AKİT TV’ye niyet okuyarak verdiği cezaya tepki

​​​​​​​AKİT TV yönetiminin, 30 Ağustos’ta KJ’de sehven yer alan “Anırkabir” ifadesinin maddi yazım hatasından kaynaklandığını belirten beyanını görmezden gelen RTÜK’ün, niyet okuma ile hem de jet hızıyla Akit TV’ye ceza vermesi tepki çekti.

30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarını canlı olarak veren Akit TV’nin KJ’sinde Anıtkabir ifadesi yerine sehven ‘Anırkabir’ yazması sonrası azgın azınlığın gazına gelen RTÜK, inananların gür sesi Akit TV’ye para cezası kesmesi tepkilere neden oldu. RTÜK’e MHP kontenjanından Arif Fırtına ile CHP kontenjanından giren İlhan Taşçı’nın kışkırtmaları ve yönlendirmeleri sonrası Akit TV’ye jet hızıyla ceza kesildi. Hatanın fark edilmesi sonrası canlı yayında ‘üzüntü duyduğumuzun’ belirtilmesine ve Sözcü başta olmak üzere birçok medya kuruluşunun benzer hataları yaptıklarını belgeleriyle birlikte ortaya koymamıza rağmen Akit TV’ye ‘kasıtlı’ olarak verilen para cezası maşeri vicdanı yaraladı.

Kasıtlı bir ceza  verildi

Genç İletişimciler Derneği Başkanı Çağlayan İbiş, “RTÜK’ün kestiği ceza kasıtlı ve ağır bir ceza. CHP zihniyeti medyayı bir baskı unsuru olarak kullanıyor” dedi. Cezanın kasıtlı olarak verildiğine değinen İbiş, “Bu ortamda Akit’in milli iradeden yana duruşu onları çıldırtıyor. Basit bir KJ hatasını dahi büyütmeleri bunun en büyük göstergesi.

CHP maddi bir hatadan kendi adına rant devşirmenin derdinde. Görünen o ki bunda da başarılı oldu” şeklinde konuştu. Benzer yazım hatalarının birçok medya kuruluşunda olduğuna da dikkat çeken İbiş, “Yayıncılıkta maddi hatalar her zaman olur. Hele ki canlı yayında hata kaçınılmazdır. Kaldı ki benzer yazım hatalarının birçok medya kuruluşu tarafından yapıldığı da bilinmektedir. Bu cezada bir kasıt olduğu açıktır ve bu kasıttan dönülmelidir. Zira Akit her zaman milli iradeden yana olmuştur. Bu tavır susturulmaya çalışılmaktadır” ifadelerini kullandı.

Sehven olmadığının delili nedir?

Özgür-Der Başkanı Rıdvan Kaya ise “CHP’nin bu talebi anlaşılabilir lakin diğer üyelerin tutumu kabul edilemez. Zira CHP için bu bir fırsat olarak değerlendirilebilir. RTÜK’ten böyle bir ceza çıkması karşı tarafı teskin etme çabasından ibarettir” dedi. Hata olduğu bariz belli olan bir yazım yanlışı üzerinden ceza kesmenin hukuksuzca olduğunu belirten Kaya, “Akit bunu sehven yaptığını söylemesine rağmen hangi delile dayanarak bunun bir hata olmadığı hükmüne vardılar, sehven olmadığının delili nedir, bu bir muamma. Bir nevi karşı tarafı teskin etmek adına hukuk kurallarının çiğnenmesidir. Ortada hiçbir delil yokken ve kanalın açıklaması mevcutken bunun bir hata olmadığını iddia etmek hukuksuzca bir tavırdır” ifadelerini kullandı. Kararın CHP zihniyetinin ekmeğine yağ sürdüğünü belirten Kaya, “Sehven yapıldığı yönündeki açıklamanın dikkate alınmaması ve CHP’nin ekmeğine yağ sürer bir cezanın verilmesi kabul edilebilir değildir” değerlendirmesinde bulundu.

Akit susturulmak isteniyor

İnsan Hakları Savunucuları Derneği (İHSD) Başkanı Ali Akbaş da kararın hukuksuzca olduğuna işaret ederek, “Her yayın kuruluşunda olabilecek bir hata üzerinden Akit’in cezalandırılması hoş bir durum değil. Belli ki CHP’nin bir yönlendirmesi var” dedi.

Benzer hataların farklı yayın kuruluşlarında da olduğuna değinen Akbaş, “Sehven yapıldığı çok açık. Buna rağmen ceza verilmesi mantıklı değil. Kanal açıklamasını yapmışken ceza vermekte ısrarcı olmak, hem de hiçbir maddi delil olmamasına rağmen bunu yapmak Akit’e yönelik bir kastın olduğunu gösterir. Akit o yazıyı kasıtlı yazmamıştır ama Akit’e verilen ceza kasıtlıdır. CHP’yi sevindirecek kararlara imza atmamak lazım. Akit her zaman milli iradeden yana tavır almıştır. Bu duruşu konjonktürel değil ilkeseldir. Akit ilkelerine sonuna kadar bağlıdır. Akit’i susturma çabaları ise beyhudedir” dedi.

Medya Haberleri

Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?
Nagehan Alçı’nın başörtülü yayın performansı: Suriye Devrimi’ni DAEŞ’le aynı kefeye koyma çabası