Mazlumder Genel Başkanı Ahmet Faruk ÜNSAL, 28 Aralık 2011 günü, Roboski ve Bejuh köylülerinden 34 kişinin sınır ötesi hava operasyonuyla katledilmesi olayını soruşturan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının, 17 aylık çalışmasının sonunda yeterli bilgi almadan “görevsizlik” kararı vererek dosyayı Genelkurmay Askeri Savcılığı’na havale etmesiyle ilgili basın açıklaması yaptı:
Roboski Katliamının Üstünü Örtmek Barışın Üstünü Örtmektir!
28 Aralık 2011 günü, Şırnex ili Qileban ilçesine bağlı Roboski ve Bejuh köylülerinden 34 kişinin sınır ötesi hava operasyonuyla katledilmesi olayını soruşturan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 17 aylık çalışmasının sonunda ilgili askeri ve istihbarat kurumlarından yeterli bilgi, belge ve yardımı almadan “görevsizlik” kararı vererek dosyayı Genelkurmay Askeri Savcılığı’na havale etti. Soruşturma yürüten sivil savcılar, olayın oluş şeklini, kimlerin hangi bilgiye dayanarak ‘vur’ emri verdiğini tespit edemedi(!). Dosyayı askeri savcılığa gönderen Savcılık, “görevsizlik” kararında, olayda kasıt olmadığı, kasıtlı bir suç olmadığı için de herhangi bir “örgüt” ya da “terör suçu” oluşmadığını ifade etti. Kararda, hangi askeri personelin değerlendirme hatası yaptığı belirlenemedi ve dolayısıyla da değerlendirme hatası yapan o askeri personelin ifadesi dahi alınmadan görevsizlik kararı verildi.
Tamamıyla sivillere karşı işlenmiş suça ait bir dosyanın, olayın tarafı olması muhtemel kurumların işbirliğine yanaşmaması nedeniyle personellerinin ifadesi dahi alınamadan, olayın bir başka faili durumundaki bir kuruma ait bir mahkemeye sevk edilmesi adaletin tesisi yönündeki kamuoyu beklentisini ciddi anlamda yaralamıştır. Emir komuta ile çalışan Askeri Mahkemelerin bir başka emir komuta zincirinde oluşan suçları kovuştururken, kurumu ve meslektaşı korumak ile adaleti tesis etmek arasında şimdiye kadar nasıl tercihlerde bulunduğuna dair yaşanan kötü örnekler, Roboski katliamının devletin ali menfaatlerine kurban edileceği kuşkusuna neden olmaktadır.
Mağdurların ve toplumun adalet duygusunun tatmin edilmesi ve barış sürecinin güven zedelenmesine uğramaması için sivil savcılarca yürütülen soruşturma dosyasının hukuken tamam hale gelmesi, bunun için de tüm kurumların sivil savcılarla işbirliğine girmesi, ilgili personelinin ifadesi için gerekli kolaylığı göstermesi bir mecburiyettir. Soruşturmanın ve kovuşturmanın askeri kurumlarca yürütülmesine asla izin verilmemelidir. Türkiye’nin de artık, neredeyse gelişmiş ülkelerde örneği kalmamış olan Askeri Mahkemeleri kaldırması ve kurum içi disiplin kurullarına dönüştürmesi gerekmektedir.
Ahmet Faruk ÜNSAL
MAZLUMDER Genel Başkanı