Reina Saldırısı Veya Ölümü Gösterip Sıtmaya Razı Etmek!

Seküler-laik düzen ve hayat tarzının epeydir yara almaya başladığı yönünde endişeleri olan zevatın içlerindeki İslam’a ve Müslümanlara dair biriken nefreti kusmak için güçlü bir malzemeye dönüştü Reina saldırısı.

HAKSÖZ-HABER

Seküler-laik kişi-kesimlerin Reina saldırısı olayı üzerine yazıp çizdiklerine bakılırsa bu saldırı laiklik propagandası için bir hayli iş görmüşe benziyor. Analizlerde bu siyasal-ideolojik propaganda o kadar belirgin ki; 39 insanın can vermiş olması burada buharlaşıyor. Olayı kendi tekilliğinden kopararak propaganda malzemesine dönüştüren diğer bazılarına da kalsa saldırıda hayatını kaybeden 39 kişiyi “laiklik şehidi” olarak servis edecekler!

Hürriyet yazarı Murat Yetkin, bu ideolojik propaganda ve manipülasyonu biraz daha profesyonelce yapanlardan. Söz konusu gazetede yayınlanan “Türkiye Laikliği (Yeniden) mi Keşfediyor?” başlıklı yazısında laikliği-sekülerliği sanki bu topluma zorla zorbalıkla giydirilmiş bir despotluk örneği değilmiş havasında, yakın tarihte yol açtığı sistematik zulümleri yok sayarcasına gayet masummuş gibi ortaya koyuyor.  Ve Reina saldırısı örneği üzerinden içlerinde biriktirdikleri nefreti en iğrenç haliyle kusmaya başlayan “endişeli modernler”e adeta “Endişeleriniz boşuna gitmedi. Artık hükümet de bu tür saldırılar arttıkça gerçeği görüyor, özüne dönüyor. Toplum yüce laiklik değeri etrafında daha bir kenetleniyor” diye teselli etmekte! Doğrusu hükümet cephesinden verdiği örneklere bakılırsa “endişeli modernimiz” dillendirdiği bu iyimserlikte pek haksız da sayılmaz hani!

Tabi bu yazıyı mündemiç analizler tersinden okunduğunda “endişeli modernler”in içinde bulunduğu pragmatist algısal şartlanma da görülmüyor değil. Şöyle ki; ister IŞİD ister başkasından sudur etsin bu tarz saldırılar iyidir! Neden? Çünkü siyaset ve toplumun bir süredir kendisinden ödün verilen yüce laikliği yeniden keşfetmesini, laiklik etrafında kenetlenmesini sağlıyor da ondan! Yani insanlar mı ölmüş; orası teferruat. Önemli olan tüm bu ölümlerin propaganda bağlamında işlevsel bir değere haiz olup olmadığı. IŞİD etiketli bu tarz “laik hayat tarzı”nı hedef alan kanlı saldırıların ise bu bağlamda fazlasıyla iş gördüğü muhakkak. Dolayısıyla bu tür olaylar hayra hizmet kabilindendir!

Murat Yetkin "Halkevleri Tipi Laiklik" Öneriyor!

Murat Yetkin’in yazısında çarpıcı bir diğer nokta da toplumu laiklik huzurunda hizaya getirmek üzere provokasyonlara soyunan Halkevlerini "çiçek çocuklar" olarak göstermesidir.

Murat Yetkin, Halkevleri’nin kahvehanedeki ifadelerini normal gösteriyor. Hâlbuki bu konuşmada Hükümetin ve Müslümanların IŞİD ile irtibatlı olduğu propagandası yapılıyor!

O Halkevleri ki daha dün metroda "Burası Müslüman ülke diyemezsin!" dayatmasında bulunan; otobüste siyer-i nebi yarışma afişini yırtıp "Bunlar IŞİD'ci!” diye bağıran, Kemalpaşa ve Hopa'da Müslümanlara saldıran güruhtur!

Satır aralarından “endişeli modernler”in çoğuna hakim olan bu çıkarcı algının okunabileceği Murat Yetkin’in yazısının tam metnine dileyen okuyucularımız aşağıdaki linki tıklayıp ulaşabilir:

Türkiye Laikliği (Yeniden) mi Keşfediyor? 

Yorum Analiz Haberleri

Camiler Ermeni, Rum ve Yahudilere de satılmış
Sosyal medyanın aptallaştırdığı insan modeli
Dünyevileşme ve yalnızlık
Cuma hutbelerindeki prangalar kırılsın
Batı destekli spor projeleri neye hizmet ediyor?