Bir aydan az kaldı referanduma.. 1 ay sonra dananın kuyruğu kopacak.. AK mı, KARA mı göreceğiz..
Bir kamuoyu araştırmasına göre referandumdan bir ay önce partilerin oy durumu şöyle: AK Parti % 41.9, CHP % 26.8, MHP % 11.9, BDP % 5.5, SP % 4.6, diğerleri % 9.3. Referandum sonuçları % 51.8 “Evet” bekleniyor. % 33.9 “Hayır”. % 7.4’ü kararsız. % 6.9’u ise sandığa gitmeyecek. Bu durumda sandıktan çıkan sonuç, bu kararsız ve sandığa gitmeyecekleri de dağıtırsanız % 61 Evet, % 39 Hayır çıkar.. AK Parti’nin toplam firesi % 5.7, CHP’nin firesi % 25 dolayında. MHP’nin firesi % 40’ın üzerinde. SP’de kararsızlar, sandığa gitmeyecekler, hayırcılar % 40’a yaklaşıyor.. Diğerlerinin “evet”çileri % 20 civarında. Bunun toplamda sandığa “Evet” açısından etkisi AK Parti’de -% 2.5, CHP’de +% 2.1, BDP’de +% 2,5, MHP’de +% 1.5, SP’de -% 2.5, diğerleri ise +% 2 şeklinde yansıyacak.. Yani toplamda -6,5’e karşı öbür taraftan + 8 var. AK Parti’nin 42, referandumun 52 farkı bu % 8 +2’den kaynaklanıyor.. % 2 sandığa gitmeyeceklerin sonuca pozitif yansımasının sonucu.. Bütün bu hesaplar bir tahminden ibaret şeyler kuşkusuz.. Kesin rakamları değil, genel yönelimlerle ilgili tahminleri gösteriyor.. Benim kişisel tahminim de aynı yönde olmakla birlikte oranlarda küçük oynamalar sözkonusu..
Mesela bana göre sandığa gitmeyecek olanların oranı daha fazla ve bu kesim “Hayır”a yakın bir kesim.. Tabii sandığa gitmeyenlerin hepsi, “referanduma karşı” oldukları için değil. Zaten % 20 küsür bir kesim genelde sandığa gitmiyor.. Referanduma sandığa gitmeyenlerden % 25’i düşüp, üzerini hesaplamak gerek, referandumu boykot edenlerin gerçek sayısını bulmak için..
Önemli olan referandum sonuçlarının normal seçimlere nasıl yansıyacağı ile ilgili.. Bana kalırsa bu soru CHP, MHP ve BDP’de şok etkisi meydana getirecek ve bu süreçten AK Parti, SP ve BBP kârlı çıkacak..
30 gün içinde bu durum ne yönde değişebilir?
Bana kalırsa MHP de BDP de “Hayır”ı kendi tabanına açıklayamıyor. Söyleyecek bir sözleri yok ve “Türk ve Kürt Ergenekonu” tartışmalarının gölgesinde her sözleri aleyhlerine bir sonuç doğuruyor.
CHP temcid pilavı gibi aynı şeyleri tekrarlıyor ve üslub çok kötü.. Ergenekon’un avukatlığı, militarist bir politik çizgi izlemesi ile, seçmen bazlı geleneksel tabanından hızla uzaklaşıyor.. CHP-MHP-BDP ittifakı zihinlerin bulanmasına sebeb oluyor..
CHP, MHP ve BDP’nin en büyük şanssızlığı, sivil tabanlarından destek görmüyor olmaları.. Birkaç Ulusalcı-Ergenekoncu dernek dışında hiçbir vakıf, dernek ve sendika bu kampanyaya destek vermiyor.. Tepedeki bu CHP-MHP-BDP buluşma ve dayanışması her üç partinin tabanında da büyük bir tepki alıyor.. CHP’nin MHP ile Ergenekon müdafaasında bir araya gelmesi ve aynı şekilde Kürt açılımına gösterdiği tepkinin ardından DSP ile aynı kulvarda yer alması parti tabanında kabul edilemeyen bir durum. MHP’nin özellikle BDP ile aynı tercihte buluşması, Türk ve Kürt Ergenekonu iddiaları, Dörtyol’daki MHP-PKK-JİTEM buluşması, parti tabanında zihinleri büyük ölçüde bulandırmış durumda.. MHP-CHP buluşması da öyle.. BDP’nin AK Parti’ye karşı, referanduma karşı MHP ve CHP ile paralel tercihler sergilemesi de yine anlaşılır bir durum değil.. Her ne kadar BDP referandumda sandığa gitmeme çağrısı yapıyorsa da bunun mantığı ve sonuçları açısından kimsenin BDP’nin bu tavrına bir anlam veremediği çok açık.. BDP tabanı kadar, tepedekilerin de bu durumu açıklamakta zorlandıkları görünen bir gerçek..
Siyaset biraz da ne söylediğiniz kadar, o sözden toplumun ne anladığını hesaba katmayı gerektirir..
Referandumda en kötü ihtimal % 53 Evet, en iyi ihtimal % 65.
Bu sonucu belirleyecek olan 3 temel dinamik: 1- Tarafların gösterecekleri performans, 2- Tarafların yapacakları hata ya da haklarında ortaya çıkacak bir bilgi, belge ve bu süreçte yaşanacak olaylar, 3- Erdoğan, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’nin üslubu.. Bütün bu unsurların hepsinde de EVET’çiler çok şanslı.. Terör sanıldığı gibi Hayır’cıların işine yaramıyor. “Keskin sirke” politikası da. Meydan okuma, hakarete, iftiraya varan suçlamalar da inandırıcılığını kaybetmiş durumda. “Haddinden fazla şiddet gayedeki hikmeti yok eder” diye bir söz vardır.. Hele bir de Hayır’cıların kılavuzları öyle toplumda çok da sempatik isimler değil.. Yine en sempatikleri Kılıçdaroğlu. Onu da kazıyınca altından Sav çıkıyor..
Referandum sonucu ile ilgili “Ramazan Faktörü”nü unutmamak gerek. Ve tabii “12 Eylül” faktörünü de..
Hemen belirtmeliyim ki, CHP’lilerin sözde darbe karşıtlığı şovu, İç Hizmet Kanunu değişiklik teklifi tam anlamı ile bir skandal olarak ortaya çıktı. CHP bu işi de yüzüne gözüne bulaştırdı. Şecaat arzedeyim derken, art niyetini gösterdi.. Sanırım Kılıçdaroğlu’nun en başarılı yanı, bütün acemiliklerine, yanılgı ve çelişkilerine, tutarsızlıklarına rağmen bütün olanları gülerek geçiştirme becerisi..
Kılıçdaroğlu’na toplumsal ilgi de, medianın işi.. Profesyonel bir destek var ama bu sahne şovunun aynı şekilde sandığa yansıması bir hayalden ibaret.. CHP’lilerin yaptıkları iş değil, elleri ayakları, dudakları boş değil ama tuttukları bir iş de yok..
Kılıçdaroğlu % 51’le evet çıksa ne yazar, % 49’u bu anayasa benim anayasam değil diyor diye kendini avutuyor. Kılıçdaroğlu aklı bu. % 51 evet diyor.. Bunu ne yapacaksınız? Bu kadar insan bu değişiklik gerekli diyor. Zaten bir şeyi oylamak böyle bir sonucu peşin olarak kabul etmek değil mi? İsterse % 1 oy farkı değil, tek bir oy farkıyla olsa ne yazar.. Kılıçdaroğlu “avanak avı”na çıkmış anlaşılan. Kendi bu söylediklerine inanıyor olamaz. Her oylama böyle değil mi? Mahkemede 1’e karşı iki oyla mahkumiyet kararı çıktı ise de aynı şey değil mi? Ya da Meclis’te de aynı durum sözkonusu değil mi? Sirk çadırlarındaki “cambaza bak cambaza” numaraları ile siyaset yapmaya çalışıyor.. Umarım Kılıçdaroğlu piyango filan almıyordur, bir sayı farkıyla filan diye piyango sonuçlarına da itiraz ederdi..
Sanırım Kılıçdaroğlu kaybedeceklerini anladı, şimdi muhtemel sonuca kendini alıştırmak, hazırlamak, farkı en aza indirerek sonuçlara ilişkin meşruiyet tartışması başlatmak için kendi vicdanını kandırmaya çalışıyor..
Bu konuya yarın da devam edelim izninizle.. Bu tahminleri, referandum öncesi kamuoyu yoklamalarını nasıl okumak gerek, ona da bir bakalım.. Çünkü önümüzdeki günlerde birbiri ile çelişen bir sürü anket göreceğiz..
Selam ve dua ile.
VAKİT