Refah'taki zulmü duyurmak ve engellemek insani bir görevdir!

Özgür Bayram Soylu, Filistinlilerin yaşadıkları zulmün son bulması için elimizden gelen her şeyi yapmamız gerektiğini ifade ediyor.

Özgür Bayram Soylu / Yeni Şafak

Refah’ta İsrail var!

Mağduru kim, coğrafyası neresi olursa olsun savaş yıkımdır, mağduriyettir, kan ve gözyaşıdır. Ortada kalan çocuklar, acı çeken hayatlardır, diyebiliyorduk önceden. Ama bugün Gazze’de yaşanan vahşet karşısında yetim ve öksüz kalan çocukları hatta o çocukların cansız bedenlerini dahi göremez olduk. Acı çeken hayatlar tabiri kifayetsiz kalıyor, acıdan başka hissedecek hiçbir duygusu kalmayan insanlar diyoruz canımız yana yana.

Hangi duygu başı bedeninden ayrılmış çocuğunun kafasız bedenini elleriyle taşıyan babanın ne hissettiğini anlatabilir. Hangi duygu korkuyorum anne diye ağlayan çocuğuna ne yapması gerektiğini anlatmaya çalışan annenin acizliğini yaşatabilir. Hangi duygu sırtında çantasıyla arkasında savaş yıkımı mahallesini ve canlarını bırakan genç kızın gözyaşlarını silebilir. Hangi duygu bu travmaları hafifletebilir ya da nasıl bir mucize bizi yeniden aylar öncesine götürebilir.

Bizlerin burada vicdanlarımızda, binlerce Filistinlinin bizzat yaşadıklarını hangi sihirli değnek sil baştan yapabilir. Bu dünyaya ait hiçbir güç ya da en basit ifadesiyle hiçbir şey bunu yapacak erkte değil artık, imandan başka. Filistinli kardeşlerimizin sinelerinde taşımış oldukları o güçlü iman ve onun kurtuluş vaadi ancak hakkında şüphe olmayan o güzel günlere götürecektir kardeşlerimizi

Peki, o masum canlar tarifsiz yaşanmışlıklara maruz kalırken, bizler ne yapacağız, bilinenin, denenenin dışında. Acı ve keder tüm şehri sararken, gece boyunca bombalar yağmaya devam ederken. Kutlamalar yapmaya, susmaya, duyarsızlaşmaya, normalleştirmeye, gözümüzü ve gönlümüzü kapatmaya devam mı edeceğiz. Doğu Türkistan’da, Mynmar’da, Suriye’de, Yemen’de olduğu gibi Gazze’de de zalimlerin zulmüne sessiz mi kalacağız.

Bugün ne yüreklerimizin yangınlarına kül olacak yer kaldı, ne de dilimizin ah’larını söndürmeye yetecek kadar tükürüğümüz. Gözlerimizde biriken yaşlar bile, acılarımızı tarif etmeye de hafifletmeye de yetmiyor artık. Düşen her bomba, her damla gözyaşı yaralarımızı daha da derinleştiriyor. Gecemiz ve gündüzümüz çaresizlikle her köşe başında her sokak lambasının altında acının sessiz çığlıklarına şahitlik ediyor.

Bizde Refah, tükenen insanlığın ismiyle müsemma olmayan adıdır.

Yorum Analiz Haberleri

Gazze katliamında ABD'nin rolü
Endonezya’da “Değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen” madde: Filistin davası
"Mustafa Kemal'in askerleri"ne ne zaman dur diyeceğiz?
Gazze katliamı ve Hasbara’nın iflası
Medyadaki ahlaksızlığa neden göz yumuluyor?