Bosna Hersek’te 1992-1995 yılları arasında yaşanan savaşta 3,5 yıl boyunca Sırp güçlerinin kuşatma altında tuttuğu ve 10 binden fazla sivilin hayatını kaybettiği Saraybosna’daki saldırılarda yaralananlar, eski Sırp komutan Ratko Mladic’in 22 Kasım’daki karar duruşmasında en ağır cezayı almasını bekliyor.
İddianamede Saraybosna kuşatması sırasında gerçekleştirilen birçok saldırıdan da sorumlu tutulan Mladic’in duruşmasına günler kala, Lahey’deki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (ICTY) vereceği karar merakla bekleniyor.
Geç de olsa adaletin sağlanmasını isteyen kurban yakınları ve kuşatmanın mağdur ettiği Saraybosnalılar, Mladic’in en ağır cezayı almasını bekliyor.
“Saraybosna, Modern Tarihin En Büyük Toplama Kampı”
AA’da yer alan habere göre, kuşatma sırasında Sırpların havan topu saldırısında bir bacağını kaybeden Senida Karovic, sonrasında kolay bir hayatının olmadığını söyledi.
Saraybosna’daki Yaralı Siviller Birliği’nin başkanlığını yürüten Karovic, kuşatmanın Saraybosnalı sivillere yönelik olduğunun altını çizerek, Saraybosna’yı “modern tarihin en büyük toplama kampı” olarak nitelendirdi.
Karovic, hayatta kalmayı başaranların bugün zor şartlar altında yaşadığını belirterek, Birlik olarak savaş nedeniyle travmalar yaşayan kişilerin yeniden sosyal hayata katılmaları için yardımcı olduklarını anlattı.
“Cehennemde Dahi Yatacak Yerleri Yok”
“Bosna Kasabı” olarak da nitelendirilen Mladic’in 22 Kasım’daki karar duruşmasında hak ettiği cezayı alacağına inandığını kaydeden Karovic, “Mahkeme hâkimlerinin adaleti sağlamak adına yeterli güç ve cesarete sahip olduklarına inanmak istiyorum.” dedi.
Karovic, Mladic’in cezalandırılmasının tüm mağdur ve kurbanlar için önemine işaret ederek, “Bu benim için neden mi önemli? Verilecek ceza bacağımı ya da ölenleri geri getirmeyecek, ama suçluların er ya da geç ceza alması biz mağdurları memnun edecek.” diye konuştu.
Karovic, insanları göz kırpmadan öldürebilen savaş suçlularının “cehennemde dahi yatacak yerleri olmadığını” vurguladı.
“Pazar Yerinden Her Geçişimde Saldırıyı Anımsıyorum”
Saraybosna kuşatması sırasında Mladic komutasındaki Sırp askerler tarafından şehir merkezindeki Markale pazar yerine iki kez havan saldırısı düzenlenmişti. İlki 5 Şubat 1994, ikincisi 28 Ağustos 1995’te yapılan saldırılarda 105 sivil hayatını kaybetmiş, 234 sivil de yaralanmıştı.
İddianamedeki suçlamalardan biri olan Markale’de gerçekleştirilen ilk saldırıda ayağından yaralanan Abid Kovacevic, pazar yerinden her geçişinde saldırıyı anımsadığını söyledi.
Saraybosna’daki ilk müdahalenin ardından tedavi için Almanya ve İngiltere’ye de gittiğini anlatan Kovacevic, ayağının kesilmekten kurtarıldığını, ancak vücudunda demir bir çubuk ve sekiz vidayla yaşadığını aktardı.
“En Ağır Cezayı Almalı”
Kovacevic, savaştan önce Boşnak, Sırp ve Hırvatların barış içerisinde yaşadığını söyleyerek, “Mladic’i radyo ve televizyonlarda duyduğum, ‘Sırpların olmadığı yerleri vurun.’ sözleriyle hatırlıyorum. Pazar yerini bombalayacağı hiç aklıma gelmezdi.” diye konuştu.
Mladic’in geç de olsa hak ettiği cezayı alması gerektiğini söyleyen Kovacevic, “Ratko Mladic en ağır cezayı almalı, çünkü en ağır suçları o işledi. İnsanları öldüren Sırp askerler, onun emirlerini uyguladı.” dedi.
Ratko Mladic Kimdir?
Mladic, 12 Mart 1942’de Bosna Hersek’in Kalinovik beldesinde doğdu. Belgrad’daki Yugoslav Halk Ordusu (JNA) Askeri Akademisi’nde eğitim alan Mladic, önce JNA’da, ardından da Bosna Hersek’te kurulan Sırp Cumhuriyeti Ordusu’nda (VRS) görev yaptı. Mladic, Bosna’daki savaş boyunca Sırp askerlerin komutanlığını üstlendi.
Bosna’daki savaşın ardından 15 yıl saklandıktan sonra 26 Mayıs 2011’de Sırbistan’da yakalanan ve 31 Mayıs 2011’de Lahey’deki mahkemeye teslim edilen Mladic’in yargılanması 530 gün sürdü.
Savcılık, Mladic hakkında soykırım, insanlığa karşı suç, savaş yasa ve geleneklerini çiğnemek suçlarından müebbet hapis cezası verilmesini talep ediyor.
İddianamede, Srebrenitsa soykırımının yanı sıra Saraybosna’daki kuşatma sırasında işlenen suçlardan da eski Sırp komutanın hüküm giymesi isteniyor. Saraybosna’da kuşatma boyunca aralarında bin 601 çocuğun da bulunduğu 11 bin 541 kişinin hayatını kaybettiği biliniyor.