Müzik hayatına 1991'de rap şarkılar yaparak başladığını belirten Ergün, 2005'te kurdukları "Kadıköy Acil" adlı rap grubuyla geniş kitlelere ulaşmayı başardıklarını dile getirdi.
Ergün, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını sosyal medya platformlarından takip ettiğini aktararak, "Dünyada böyle bir vahşet tarih öncesinde bile olmamıştır. Hastanelerin bombalanması, kadın, çocuk ve bebeklerin öldürülmesi korkunç. Bunu yapanların sanki insani duygusunun olmadığını, bir vahşiliğin dışa vurulduğunu hissettim." dedi.
Gazze'deki sivillerin katledildiği görüntülerin vicdanına dokunduğunu ve harekete geçmesini sağladığını anlatan Ergün, şöyle devam etti:
"Hiçbir suçu ve günahı olmayan yaşlı, çocuk ve bebeklerin öldürüldüğünü görünce bunun durdurulması gerektiğini düşündüm. İsrail'in saldırılarını herkese duyurmak ve kamuoyu oluşturmak için şarkı yapmak aklıma geldi. Karınca misali masumların durduğu yerde durmak için onlara bir nebze faydam olsun diye Free Palestine adlı şarkıyı yaptım."
Ergün, Gazze'deki "katliam" ve "soykırımı" sanat yoluyla anlatmaya çalıştıklarına vurgu yaparak, hip hop kültürünün alt dalları olan graffiti (duvar yazısı) ve break dance'i (sokak dansı) kullanarak hazırladıkları şarkının klipinde İsrail'e tepki gösterdiklerini anlattı.
Hip hop kültürünün haksızlığa karşı durmak için ortaya çıktığına işaret eden Ergün, "Burada aslında en büyük amaç sanatla insanlara farkındalık katabilmek, onlara Gazze'deki katliamı anlatabilmek." diye konuştu.
"Free Palestine yerine Free Israel (Özgür İsrail) diye şarkı yapsaydık milyonlar dinlenirdi"
Ergün, Free Palestine şarkısının müzik ve sosyal platformlarınca "sansürlendiğini" kaydederek, "Youtube'dan ismimi ve şarkının ismini tam yazmazsan şarkı bulunamıyor. Şarkı açılınca yaş doğrulatması istiyor onu onaylayınca şiddet içerikli uyarısı veriyor onu da doğrulatınca bir uyarı daha çıkıyor yani platform sen şarkıyı açma diye bir sürü engel çıkarıyor. Youtube'da şarkım için paylaş butonu çıkmıyor." şeklinde konuştu.
Sosyal medya platformlarının reklamlarında daha fazla özgürlük vadettiğini ancak gerçekte böyle olmadığını dile getiren Ergün, şu ifadeleri kullandı:
"Free Palestine yerine Free Israel (Özgür İsrail) diye şarkı yapsaydık inanın bütün platformlar onu ön plana çıkarır milyonlarca dinlenmesini sağlarlardı. Bu sistem kendisi gibi düşünmeyeni öteki sayarak yok ediyor. Ben Filistin yerine uyuşturucudan ve kadından bahsetseydim en çok dinlenenler listesine alınırdım. Biz uyuşturucu ve diğer zararlı alışkanlıkların karşısındayız ve bu konuda iki şarkı yaptık onlar da engelleme yedi."
Ergün, Gazze'deki sivillerin öldürülmesi üzerine yeni bir şarkı çalışması olduğundan bahsederek, "'Soykırıma dur de' adlı bir şarkı daha yapıyorum. Bu sefer daha sert ve herkesin payını alacağı bir eser olacak. Sanatımla onlarla savaşmaya devam edeceğim." ifadesini kullandı.
"Sanatçılar para kaybetmekten korkuyor"
Filistin'i desteklemekten korkmadığının altını çizen Ergün, "Gazze'deki katliama ses çıkarmayan sanatçılar para kaybetmekten korkuyor. Sosyal medyadaki itibarlarını düşünüyorlar ve üç maymunu oynamaya devam ediyor. Gazze'deki katliama karşı gelmek için kalp ve vicdan lazım." dedi.
Ergün, Gazze'de ölen masum çocukların kariyerden ve paradan daha değerli olduğunu belirterek, "Para neredeyse sistemin içindeki insanlar ona hizmet ediyor. Bu da onların bu dünyadaki yükü olsun ahirette karşılarına çıksın." diye konuştu.
İsrail'in Gazze'deki saldırılarına dil, din, ırk fark etmeksizin herkesin karşı gelmesi gerektiğini vurgulayan Ergün, sözlerini şöyle tamamladı:
"Sanatçıların oradaki katliamı tüm dünyaya duyurması gerekiyor. İki ağaç kesilince tüm dünyayı ayağa kaldıranlar binlerce masumun ölmesine kör, sağır ve dilsiz. Baskıya zulme karşı olmayarak, zalimlerin karşısına dikilmediğin için gelecek para ve şöhret hiç gelmesin. İnsan olarak sanatçı olarak bir şeyler yapabiliyorsam ne mutlu bana."