Rakka Düştü; Şehrin Valisi Esir Alındı (VİDEO)

Suriye’de direnişçilerin Rakka’yı ele geçirdiklerine ilişkin bilgiler teyit edildi. Kent merkezinin tamamına yakını muhaliflerde.

HAKSÖZ-HABER

Özgür Suriye Ordusu ve Cephetun Nusra gibi diğer Suriyeli direniş grupları günler süren çatışmaların ardından Suriye’nin kuzeyinde bulunan Rakka şehrini ele geçirdi.

Kent merkezindeki askerî noktaları ve devlet dairelerinin tamamına yakınını düşüren muhalifler bir eyalet merkezinde önemli bir zafer elde ettiler. Muhalifler, çok Esed askeri ve Şebbihanın esir edildiğine dair görüntüler yayınladı.

Vali Muhaliflerin Elinde

Şehrin valisi ve diğer yetkililer esir alındı. Rakka Valisi Hasan Celili ile Baas Partisi Rakka Genel Sekreteri Süleyman Süleyman'ın yayınlanan bir video kaydında  muhaliflerin yanında görüldüğü ifade edildi.

Son olarak Fırat nehri kıyısındaki Rakka’da Baas Parti merkezi ile jandarma kışlasının Baas kuvvetleri elinde olduğu ancak direnişçilerin burayı da ele geçirmek için çarpışmaya girdikleri haberleri geliyor.

Bir kaynak ise Baas Partisi merkezinin yakıldığını iddia etti.

Öte yandan muhaliflerin şehri ele geçirmesinin ardından savaş uçaklarının şehirdeki bazı hedefleri vurduğu belirtildi.

Suriye Genel Devrim Konseyi (SRGC) de ÖSO birliklerinin kentteki çok sayıda devlet binasının yanı sıra şehirdeki askeri kontrol noktalarını ele geçirdiğini duyurdu. SRGC, kentteki Devlet Güvenlik Şubesi sorumlusunun şehirden kaçarken muhaliflerce tutukladığına işaret etti.

Suriye ordusundan ayrılan 40 askerin ÖSO'ya katıldığını bildiren SRGC, Rakka'da muhaliflerle Beşşar Esed'e bağlı ordu birlikleri arasında yaşanan şiddetli çatışmalarda iki tarafın da çok sayıda can kaybı verdiğini aktardı.

Dev Esed Heykeli Yıkıldı

Muhaliflerin şehre girişinin ardından halk, şehir merkezindeki Hafız Esed heykelini tahrip etti.

Esed yanlıları da şehirle telefon irtibatını kaybettiklerini itiraf ettiler. Şehrin bir kısmının kaybedildiğini kabul eden Baasçılar kent merkezinin ise kontrol altında olduğunu iddia ettiler. Ancak bu görüntüler kent merkezinin de muhaliflerin elinde geçtiğini gözler önüne seriyor:

Rakka Cezaevindeki Tutsaklar Özgür

ÖSO komutanlarından Ebu Halil konu ile ilgili yaptığı açıklamada, “Yaklaşık üç aydır kuşatma altına aldığımız Rakka Cezaevi’ni nihayet ele geçirmeyi başardık. Onlarca şehit vererek aldığımız bu cezaevinden 600 mahkumu özgürlüğüne kavuşturduk. Bu hapishanede yaşanan insanlık suçunun önüne geçtik. Ancak Esad yönetiminin yaptığı açıklamada sanki bu mahkumları kendi affetmiş gibi dünya kamuoyuna duyurması oldukça manidar buluyorum. Bu tür açıklamalar Esad yönetiminin bitmişliğinin ve tükenmişliğinin bir ifadesi olarak görüyorum. Rakka vilayetimiz çok yakında düşecek, bu sefer de “Rakka’yı ben ÖSO’ya bıraktım diyecekler" dedi. Ceza evinden çıkan yüzlerce mahkum onuruna yemek verildi.

Rakka Cezaevi’nde yaklaşık 12 yıl mahkumiyeti bulunan ve bu mahkumiyetinin yaklaşık 5 yılını tutuklu olarak geçiren Gassam Ebu Ali, “Rakka cezaevinde yaşayan 600 mahkum içinde özellikle rejim tehlike olarak gördüğü Müslüman şahsiyetleri ayrı yerlerde ve tek hücreli tecrit odalarında yalnızlığa terk etti. En zor şartlarda tutsaklık günleri geçirdik. Cezaevinde insanlık suçunun en fazla yaşandığı yer Rakka Cezaevi’dir.”

“CEZAEVİNİ EĞİTİM MERKEZLERİNE DÖNÜŞTÜRDÜK”

Cezaevini eğitim merkezine dönüştürdüklerini belirten Ali, "Cezaevinde kaldığımız her gün dayak yemenin çok sıradan bir olay. Zamanımızı genelde Kuran ezberleyerek, kitap okuyarak, geçiriyoruz. Özelikle Kuran okumamıza tahammül edemeyen Esad’ın gardiyanları ’Okuduğunuz Rabbiniz gelsin sizi bizim elimizden alsın’ diyerek bizimle alay ediyorlar. Yine de biz buralarda İngilizce, coğrafya, tarih gibi dersleri arkadaşlarımızdan öğreniyorduk. Bu alanları eğitim ve öğretim merkezlerine dönüştürdük. Savaş başladığında ailemizle olan bütün ilişkilerimizi kestiler. Son üç ayda ise yemeklerimiz kısıtlı geliyordu. En son bir ayda ise her gün öldürülmekle tehdit ediliyorduk. Hatta bazı arkadaşlarımızı ÖSO kuşatmayı kaldırılmadığı için dışarıda kafalarına sıkılarak infaz ediliyordu. Son bir ayda öylesine zorluklar çektik ki Allah kimsenin başına getirmesin. Günde iki bardak su hakkımız vardı. Tuvalete gidemiyorduk. Elektrik ve tüp olmadığından yemek yapamıyorduk. Bize günlük iki kibrit kutusu helva dağıtıyorlardı. Hatta daha sonra onu da kaldırdılar. Haftada iki gün pirinç veriyorlardı. Ancak bunu pişirecek hiçbir şey bulamıyorduk. Ayakkabılarımızı ve battaniyelerimizi yakarak yemeklerimizi pişiriyorduk. Velhasıl cezaevi kuşatıldığında son bir ayda ölümü bekledik. Allaha hamdolsun bugün burada yaşama sevincimizi tekrar kazandık. Kuşatma sırasında şehit olan kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.

 

Suriye Haberleri

Hamas yöneticisi Nassar: “Halkını katleden Esed direnişin timsali olamaz”
Suriye’ye dönüşlerin “gönüllü” olduğundan emin misiniz?
Suriyeli aileye sınır dışı kararı!
İşgalcilerin Şam'daki hava saldırısında 16 kişi katledildi
Rusya'nın gerçekleştirdiği Etarib pazar yeri katliamının 7'nci yılı