Batı Şeria’nın el-Halil kentinde yaşayan 60 yaşındaki Suheyl Beragit, yıllardır sürdürdüğü baba mesleği “pekmezcilik” ile hem ailesinin geçimini sağlıyor hem de üzüm bağlarına sahip çıkarak Yahudi yerleşimcilerin el koymasının önüne geçiyor.
Bağından topladığı üzümleri uzun ve meşakkatli bir sürecin ardından en lezzetli hâliyle pekmeze dönüştüren Beragit, baba mesleğinin inceliklerini ve yaşadığı zorlukları AA muhabirine anlattı.
Beragit, “Çikolata, tahin ve zencefil gibi farklı tatlar ekleyerek 17 çeşit pekmez üretiyorum. Üretim aşamasında hiçbir kimyasal ya da koruyucu madde kullanmıyorum.” dedi.
Şifa Kaynağı “Pekmez”
Ürettiği pekmezin birçok hastalığa iyi geldiğini söyleyen Beragit, “Bizim pekmezimiz demir açısından çok zengin. Sarılığa, karaciğer sorunlarına iyi geldiği gibi daha başka pek çok hastalığın tedavisinde de bir numara.” diye konuştu.
Pekmez üreticiliğinin maddî açıdan tatmin edici bir yönü olmadığını kaydeden Beragit, bu işi yapmayı sürdürmesi konusunda kendisini motive eden en önemli etkenin para değil “Yahudi yerleşimcilerin üzüm bağlarına el koymasını önlemek” olduğunu söyledi.
Üretim verimliliğinin arttırılması için Filistin yönetiminden destek beklediklerini ifade eden Beragit, ürettikleri pekmezin pazarlama kısmını ise kâr amacı gütmeyen bir kadın derneğinin üstlendiğini aktardı.
el-Halil Üzümlerinin Kenânîler Dönemine Dayanan Şöhreti
Söz konusu kadın derneğinin başkanlığını yapan Fatine el-Anani ise el-Halil kentinin Kenânîler döneminden beri üzümleriyle meşhur olduğunu söyledi.
Burada yetişen üzümün altın ve mücevher kadar değerli olduğunu dile getiren Anani, ülke ekonomisindeki yerinin de yadsınamayacağını ifade etti.
el-Halil üzümlerinin “milli bir ürün” olarak korunması gerektiğini vurgulayan Anani, emeklerinin karşılığını almaları ve üzüm bağlarına sahip çıkmaları için çiftçilerin desteklenmesi çağrısında bulundu.