Abdulkadir Şen'in yazısı:
Her şey Müslümanlara hiç bir zararı dokunmayan Fransa'nın, başkenti Paris'te iki teröristin(!) durduk yerde masum insanları(!) katletmesiyle başlamadı. Birileri Türkiye'nin muteber (aslında gayrı muteber) yazarlarına her şeyin onların safça düşündüğü ya da bilerek çarpıttığı gibi Charlie Hebdo'ya saldırı ile başlamadığını ve Papa'nın bile onların bir çoğundan daha onurlu bir şekilde dile getirdiği gerçekliğin gözardı edilemeyecek kadar önemli bir analiz konusu olduğunu hatırlatmalı. Geçmişte nelerin yaşandığı onların düşündüğü kadar önemsiz değil. Hafızalarımız onlarınki kadar zayıf değil ki yakın tarihte daha 50 yıl önce Fransa'nın sadece Cezayir'de 1 milyon Müslüman'ı katledip kafalarını IŞİD'e ilham verecek şekilde kestiği gibi onlara göre basit ayrıntıları, Mali'yi, Orta Afrika'yı hatırlıyoruz.
Derrida buna "Şimdinin tarihini yazmak" ismi verir ve hakikatin egemen söyleme kurban gitmesini eleştirir. George W. Bush'un ünlü 11 Eylül açıklaması da benzer bir tarih yazıcılığı ve benzer bir çarpıtmanın ürünüdür. 11 Eylül saldırılarıyla yeni bir dönemin başladığı iddiası da... Bu iddialar ve retorik olayların geçmişini, arkasındaki motivasyonları, tarihini ve nedenlerini önemsizleştirmekte ve seçmece bir üslup ile olayları dönemsel olarak ele almaktadır.
Oysa saldırının nedenleri önemsiz mi? Paris saldırıları terörizmle mücadele için bir nedense... Bu nedenin (saldırılar) nedeni çok mu önemsizdir? Bu saldırılar kullanılarak elde edilecek meşruiyetle (legallik) ile binlerce Müslüman'ın katledilip şehirlerin tarumar edilmesi mantıklı olacak. Bir çok yazar bu 12 kişinin ölümü üzerine gerçekleşecek Fransız saldırılarını alkışlayacak. Zira 12 kişi vahşice(!) katledildi... Mali, Suriye, Orta Afrika'da katledilen on binlerce Müslüman'ı unutturacak bir vahşet ile. Peki bu saldırılara neden olan gerekçeler, Mali işgali, Orta Afrika, karikatürler, Suriye'ye Fransız uçaklarının müdahalesi ve Resulullah'a (s.a.s) hakaret 12 kişinin ölümüyle oluşan meşruiyetten daha mı az? Ne yani Fransa'nın bir kaç asırlık katliam geçmişini unutup hiç bir şey olmamış gibi mi davranmalıyız? Mr Hollande bunu ister tabii ki... Herkesin neyi hatırlayıp neyi hatırlamamız konusunda bir çıkarı var. İşte tarih de böyle yazılıyor zaten. Yalancı tarih. Yalancı an gibi.