Pakistan ve Hindistan'ın Keşmir Gerilimi Tırmanıyor

Cammu Keşmir'de temmuz ayında Hizbul Mücahidin örgütünün üst düzey üyelerinden Wani'nin öldürülmesinden bu yana Hindistan ve Pakistan arasındaki tansiyon giderek yükseldi.

Pakistan ve Hindistan arasında kangren halini alan Keşmir sorunu, Yeni Delhi yönetiminin Cammu Keşmir halkının isteklerini ve geleceğini tayin hakkını göz ardı etmesi dolayısıyla on binlerce kişinin yaşamına mal oldu. Diplomatik kanalların işletilememesi ve bölgede son dönemde yükselen tansiyon, konunun yakın gelecekte çözülemeyeceğine işaret ediyor.

Hindistan ve Pakistan arasında İngiltere'den bağımsızlıklarını kazandıkları 1947 yılından bu yana tartışma konusu olan Keşmir'de şimdiye kadar 70 bin kişi şiddet olaylarında yaşamını yitirdi. Cammu Keşmir'deki direniş grupları, 1989'dan bu yana bağımsızlık ya da Pakistan'a bağlanmak için eylemler düzenlemeye devam ediyor.

Keşmir'deki mücadele etnik temelli olmasının yanı sıra Hindistan yönetimindeki Müslüman bir bölgenin bağımsızlığını hedeflediğinden aynı zamanda dini temele sahip bir mücadele olarak tanımlanıyor.

Son dönemde yükselen tansiyon

Hindistan ve Pakistan'ın tarihlerinde üç kez savaşa girmesine yol açan Keşmir'de temmuz ayı başında Hindistan güvenlik güçleriyle Hizbul Mücahidin arasında çıkan çatışmada örgütün üst düzey üyelerinden Burhan Vani'nin öldürülmesi, gerilimi yeniden alevlendirdi.

Hindistan, Vani'nin öldürülmesiyle başlayan protestoların önüne geçmek için çeşitli güvenlik önlemleri aldı, Cammu Keşmir'de birçok kent ve köyde süresiz sokağa çıkma yasağı ve sıkıyönetim i̇lan edildi.

Vani'nin öldürülmesi, Cammu Keşmir'de Müslüman halk tarafından üzüntü ve öfkeyle karşılandı. Hizbul Mücahidin üyesinin Srinagar'daki cenaze törenine yarım milyonu aşkın kişi katıldı.

Burhan Vani'nin öldürülmesinin ardından bağımsızlık yanlısı Tüm Partiler Hürriyet Konferansı liderlerinden Mirvaiz Ömer Faruk'un gözaltına alınması halkın öfkesini kamçıladı ve bölgede geniş çaplı protesto gösterileri düzenlenmeye başladı. Hindistan güvenlik güçlerinin, göstericilere biber gazı ve gerçek mermiyle müdahalesi sonucu en az 90 Keşmirli hayatını kaybetti, 3 binden fazla sivil yaralandı.

Keşmir'deki bağımsızlık yanlısı direnişçilerin, 18 Eylül'de Hindistan'ın Uri askeri üssüne düzenlediği saldırıda 17 askerin ölmesi, geçen hafta Pakistan ile Hindistan askerleri arasında Keşmir sınırında çıkan silahlı çatışmada iki Pakistan askerinin yaşamını yitirmesi üzerine, BM, ABD ve Çin, bölgede sükunetin sağlanması ve konunun diyalogla çözülmesi çağrısında bulundu.

İslamabad yönetimi, Pakistan askerlerinin, Hintli askerlerin sınır ötesindeki dört noktadan başlattıkları provokasyon ateşine cevap verdiğini açıkladı. Hindistan ile Pakistan arasındaki fiili sınır Keşmir Kontrol Hattı'nda bu hafta başında karşılıklı ateş açıldı.

Hindistan, Uri saldırısından Pakistan'ı sorumlu tutuyor ve komşusunu şiddet yanlılarına destek vermekle suçluyor. Pakistan bu iddiayı reddederek, Hindistan'ın, dikkatleri Keşmir'de yaşanan insan hakları ihlallerinden başka yöne çevirmek istediğini belirtiyor.

Hindistan'ın, İslamabad'da kasım ayında düzenlenecek 19. Güney Asya Bölgesel İşbirliği (SAARC) zirvesine katılmayacağını duyurması da iki ülke arasındaki gerilimin kolay kolay aşılamayacağına işaret ediyor.

"Nokta operasyonu"

Keşmir Sınır Hattı'ndaki "nokta operasyonu", Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin, Uri'de 18 Eylül'de Hindistan üssüne düzenlenen saldırının sorumlularının cezasız kalmayacağını açıklamasının ardından başlatılırken, Hindistan ordusunun askeri operasyonlar yöneticisi Korgeneral Ranbir Singh, "bazı terörist birliklerin, sınırdan sızmak ve terörist saldırılar düzenlemek amacıyla mevzilendiğine ilişkin çok açık ve güvenilir istihbarat" üzerine harekete geçtiklerini söyledi. Singh ayrıca operasyon hakkında Pakistanlı mevkidaşına bilgi verdiğini de kaydetti.

Birçok gözlemci, bu operasyonun, Hint seçmenlerin Pakistan konusundaki öfkesini yatıştırma ve Modi'nin güçlü bir lider olduğu mesajını verme amacı taşıdığını düşünüyor.

Pakistan Başbakanı Navaz Şerif, "nokta operasyonunu", "Hindistan güçlerinin sebepsiz ve açık saldırısı" olarak nitelendirerek, Pakistan ordusunun, "ülkenin egemenliğini baltalama amacı taşıyan herhangi bir uğursuz komployu" engelleme kapasitesine sahip olduğunu açıkladı.

Hindistan'da çok sayıda kişi, operasyonu memnuniyetle karşılarken, birçok kişi, Keşmir'de artan gerilimin, iki ülke arasında büyük çaplı bir çatışmaya dönüşmesinden endişe ediyor. Uzmanların çoğu ise topyekün savaşı olası görmüyor.

AA

Pakistan Haberleri

Pakistan yönetimi, protestoculara yönelik katliamı araştıran gazeteciyi gözaltına aldı
Pakistan'ın başkenti İslamabad'da onlarca gösterici katledildi
Pakistan’da Şii ve Sünni aşiretler arasındaki çatışmalar büyüyor: Ölü sayısı 102’ye yükseldi
Pakistan'daki İmran Han protestolarında 5 güvenlik görevlisi öldürüldü
Pakistan'ın kuzeybatısında aşiretler arası çatışmada ölü sayısı 85'e yükseldi