Fatih Demir / Haksöz Haber
Dualar eşliğinde yola çıkan Mavi Marmara Gemisi, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ambargoyu dünyaya duyurma ve deniz ablukasını kırmayı hedefliyordu.
Gemide onlarca sivil, 20’yi aşkın ülkeden aktivist, akademisyen yazar ve siyasetçi yer alıyordu.
Gazze’ye Özgürlük Hareketi’nin organize ettiği 6 gemi, Gazze’ye gıda, giyim, inşaat ve tıbbi malzemeleri taşıyordu. Yolculuğun amacı, yoğun baskı altında olan Gazze’ye nefes aldırabilmekti.
Gemide çok sayıda basın mensubu da yer alıyordu. İsrail gemileri yardım filosunu takip ediyordu. 30 Mayıs gecesi saat 22.00’da gemiler uluslararası sularda 73 mil açıkta seyrederken İsrail donanmasına ait gemiler Mavi Marmara ve diğer yardım gemilerine taciz ateşi açmaya başladı.
Sabaha karşı saat 05.30 civarında İsrail Zodyakları ateş ederek geminin etrafını sardı. Aynı zamanda geminin üzerine askeri bir helikopter alçaldı. İsrail askerleri helikopterden sarkıttıkları iple ateş ederek gemiye indi.
İsrail, uluslararası hukuka göre, 12 mil olması gereken deniz kara sahanlığını tatbikat yaptığı gerekçesiyle 68 mile çıkarmıştı. Ancak, bu sınırlara göre bile filo uluslararası sularda seyrediyordu. İsrail, saldırıdan sonra 10 şehit ve onlarca yaralının olduğu gemiyi Aşdod limanına çekti.
Bu saldırılardan sonra İsrail’e davalar açıldı. Ancak, son olarak UCM’de açılan dava 2019 yılında düştü. Davanın düşmesine rağmen Türkiye ve dünyadaki birçok Müslüman ve sivil toplum kuruluşu, Filistin ile dayanışmaya devam…