Mehmet Garip Tanyıldızı / Akşam
Özeleştiri yapmak kolay mı?
Özeleştiri yapmak bir şecaat göstergesidir.
Kişinin öncelikle kendi egosunu yenebilmesi gerekir.
Bu yiğitliği yapabilenlerin de nerede yanlış yaptığını hakkaniyetli bir şekilde ifade edip gereğini yapması beklenir.
Sol jargonda sıkça vurgu yapılan özeleştiri kavramı çoğu zaman bir örgüt içi hesaplaşma aracı olarak kullanılır.
"Özeleştirini ver!" denilen kişi muhtemelen yakında bir ideolojik infaza uğrayacaktır.
Siyasal alanda az rastlanılan bir durum olan özeleştiri genelde başarısızlıkların ve yenilgilerin ardından ertelenmiş kavgaların ateşlenmesi için aparat oluyor.
Yakın zamanda yaşadığımız seçim sürecinin ardından da buna şahit olduk.
Seçimin en büyük mağlubu Kemal Kılıçdaroğlu'na cılız da olsa özeleştiri çağrıları yapıldı.
Erdemleriyle yerlere göklere sığdırılamayan Kılıçdaroğlu bir türlü o şecaati gösteremeyip hezimete sebep olarak komedi tadında bahaneler üretti.
CHP cephesinde özeleştiri ve değişim soslu kayıkçı kavgası devam ediyor.
Gerçek ve samimi bir çabadan söz etmek mümkün değil.
Öte yandan özeleştiri yapması gereken sadece Kılıçdaroğlu değildi.
Bin dereden su getirerek Kılıçdaroğlu methiyeleri düzen, ontolojik sınırlarını zorlayarak Kılıçdaroğlu'nu destekleyenler de seçimlerin ardından sessizliğe gömüldü.
Seçimin üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen yeni yeni pişmanlık beyanları duymaya başladık.
Kılıçdaroğlu'nun günden güne irtifa kaybetmesinin ardından serdedilen bu itirafların özeleştiri kabilinden sayılması için kırk fırın ekmek yemesi lazım.
Başa dönecek olursak, özeleştiri için öncelikli şart olan egoyu yenme yiğitliğini görebilene aşk olsun.
Bir de bu aşamayı geçtikten sonra sorulması gereken esaslı bir soru var: "Nerede yanlış yaptık?"
Kılıçdaroğlu'nun siyasi ayak oyunları, tutarsızlıkları, popülizmi ve saymakla bitmeyecek diğer (en hafif ifadeyle) kusurları diyelim ki yeni fark edildi.
O zaman gereğini yapmak gerekir. Bu da en azından siyasi konumlanmayı değiştirmektir.
Bunun dışında yapılan hayıflanmalar boş gevezelikten öteye geçmez.