On Binler Taksim’de Özgür Kudüs ve Suriye İçin Yürüdü! (FOTO)

Mavi Marmara saldırısının 2. yıldönümünde “Özgür Kudüs Yürüyüşü” Taksim Meydanı’nda yapıldı. Şehitlerimiz rahmetle anıldı.

Gazze'ye insani yardım götürmek ve kuşatmayı kırmak için yolan çıkan Gazze Filosunda bulunan Mavi Marmara gemisine İsrail işgal kuvvetleri tarafından yapılan saldırı 2. yılında da Taksim'de on binlerce kişi tarafından tel'in edildi.

Şehitlerimizin rahmetle anıldığı yürüyüşe Kudüs Muhafızı Şeyh Raid Salah ve çeşitli ülkelerden çok sayıda misafir de katıldı. İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından organize edilen yürüyüşe çok sayıda İslami kuruluş aktif destek verdi.  

Mavi Marmara şehitlerimizin resimlerinin yanı sıra çok sayıda pankart, döviz ve Filistin bayraklarının taşındığı yürüyüşte Suriyeli muhaliflerin kullandığı flama ve Suriye direnişiyle ilgili pankartlar da açıldı.

Yürüyüş Taksim Meydan’ında İHH Başkanı Bülent Yıldırım’ın konuşmasından sonra başladı. Sloganlar ve tekbirlerle coşkulu bir şekilde yapılan yürüyüş kortejinin uzunluğu dikkat çekti. Etkinlik Tünel'de Şeyh Raid Salah’ın konuşması ve duasıyla son buldu. (Konuşmalardan ayrıntılar aşağıdadır.)

KATİL RUSYA SURİYE'DEN DEFOL!
KATİL BAAS, İŞBİRLİKÇİ TKP! 

Taksim Meydanından Tünel'e doğru yapılan yürüyüş sırasında TKP binasının önünden geçilirken “Katil Baas İşbirlikçi TKP” sloganları atıldı.

Rusya Konsolosluğunun önünde ise protesto uzun sürdü. Rus Konsolosluğu kapısına Özgür Suriye Ordusu flamsı asan göstericiler, "Suriye'ye Özgürlük Direnişle Gelecek!", “Direnen Suriye Kazanacak” , “Katil Rusya Suriye’den Defol” , “Katil Baas İşbirlikçi Rusya” sloganlarıyla uzun süre Rusya'yı protesto ettiler ve İran'ın politikasını eleştirdiler.

Arapça sloganlar da atan göstericiler "Yalla İrhal Ya Beşşar!" şarkısını söylediler. Suriye'de şehit edilenleri temsilen tabutların da taşındığı yürüyüşte ayrıca Beşşar Esed'in idam edilmesini temsil eden maketler dikkat çekti.

KALABALIK ALANA SIĞMADI!

Kortejin başı tünele ulaştığında saflar çok sıkı olmasına rağmen kortejin diğer ucu hala Galatasaray Lisesi önündeydi. Tünelde Raid Salah'ın yaptığı konuşmayla yürüyüş sona erdi.

İHH Başkanı Bülent Yıldırım konuşmasında şunları söyledi:

“Türkiye’de bütün illerde Sivil Toplum Kuruluşlarının katılımıyla yürüyüşler, konferanslar, şehitlerimizi anma geceleri tertip edildi. İsrail’in iki sene önce Mavi Marmara’ya saldırmasıyla başlayan süreç biz Müslümanlar için bir bilinçlenme vesilesi olmuştur. Hiçbir uluslararası mekanizmayı takmayan, kendini haklı gören, adam öldürmeyi kendine hak sayan, kendini diğer insanlardan üstün gören katil bir devlettir. İsrail, Mavi Marmara’yı vurarak Türkiye’ye savaş ilan etmiştir. Kendi itiraflarında da gemiye 6 grup ölüm timi gönderdiklerini ellerinde öldürecekleri insanların resimleri olduğunu söylemişlerdir. Bütün dünya yaşananlar karşısında şunu gördü ki biz isteseydik onları denize dökebilirdik. Fakat ölsek de öldürmeyeceğiz dediğimiz için sert bir tutum takınmadık. O kadar utanmaz bir devlet ki insani yardım götüren, vicdanlı insanların bulunduğu silahsız bir gemiye zodiaclar, denizaltılar, helikopterlerle saldırdılar. Bizlere terörist diyerek sahte belgelerle bunu ispat etmeye çalıştılar. Bize bir sürü yaftalar yapıştırmaya çalıştılar. Rabbime şükürler olsun ki bizler sabrettik ve şu anda da bu katliamı gerçekleştirenlerin hakkında dava açılmıştır. Yetmiyormuş gibi kendi mahkemelerinde bizlere dava açtılar.  Buradan Avrupa devletlerine ve İslam liderlerine sesleniyorum. Bizler bu haklı davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Bu haklı davamıza sırt dönenler ise bu katil çetenin işlediği suçlara ortak olmuş demektir.  Dünyanın bütün her tarafından vicdan sahibi insanlar bizleri arayıp bizi desteklediğini bildiriyor. Bu davayı açanlar bütün dünyaya büyük bir insanlık dersi vermektedir.  Kudüs bugün insanlığın ortak değeridir. Yahudiler, Hıristiyanlar ve Müslümanlar burada barış içinde yaşamalıdır. Fakat katil devlet İsrail burada Mescid-i Aksa’nın altını oyup ifsadı ve zulmü yaygınlaştırmaktadır.  İnşallah zaferimiz yakındır. Ortadoğu’da başlayan halk hareketleri İslam’ın baharıdır.  Bazı emperyalist ve Siyonist güçler Suriye’de at koşturacağını sanmaktadır.  Fakat yeni Suriye düzeninde bu güçlere yer yok, Suriye’de halkın gücü olacaktır. Kudüs’e giden yol ise Suriye’den geçmektedir.” 

Kudüs Muhafızı Şeyh Raid Salah ise kalabalık tarafından “Birruh Biddem Nefdike Ya Aksa!” ve tekbirlerle selamlanarak konuşmasına başladı. Konuşmasında sık sık Suriye direnişini vurgulayan Şeyh Raid Salah şunları söyledi: 
 
“Değerli kardeşlerim hepinizi saygıyla selamlıyorum.  Rabbime hamd ediyorum. Burada birkaç noktaya temas etmek istiyorum. Bizler 2 yıl önce sadece insani yardım ve özgürlük taşıyan gemiyle buradan yola çıktık. Mavi Marmara ve diğer gemilere saldıranlar adalet düşmanı ve özgürlük düşmanıdır. Şunu ilan etmek istiyorum ki Mavi Marmara şehitlerinin kanı yeryüzünün özgürlük simgesi olmuştur. Katiller ise yeryüzü çöplüğüne atılmaya mahkûmdur.  Ve yine belirtmeliyim ki şehitlerimizin ve yaralıların ailelerinin akıttığı gözyaşları zalimleri boğmaya yetecektir. Biz buradan bütün dünyanın insanlarına çağrımız var. Ey insanlar! Ey Araplar! Yeryüzünün özgür insanlarına çağrımız Gazze tamamen özgür olana kadar yardımınızı kesmemenizdir. Kudüs’ün üzerinden işgal kalkana Kudüs tam anlamıyla özgür oluncaya kadar desteğinizi kesmemenizdir. Terörist İsrail’in Gazze üzerindeki ambargosuna rağmen şunları söylemek istiyorum. Gazze’nin çocukları sizin en modern silahlarınıza karşı zafer kazanmıştır. İşgalci İsrail’in bütün modern silahlarına rağmen kazanan Kudüs ve Gazze’nin çocukları, kadınları ve gençleri olmuştur. Mavi Marmara yola tek bir sefer çıkmayacaktır.  İnşallah Gazze semalarında özgürlük filolarını daha çok göreceğiz. Bütün benliğimizle Türkiye’deki mahkemelere teşekkür ediyoruz. Büyük bir cesaret örneği gösterdiler. Mavi Marmara’ya saldıranlar ömürlerini zindanlarda geçirecektir. Ve unutmayın ki özgürlük bölünüp parçalanmaz, adalet bölünüp parçalanmaz, insan onuru bölünüp parçalanmaz, bunlar insanlarda bütün olarak mevcuttur. Bütün Gazze’nin üzerindeki zinciri kırmak için Mavi Marmara ile yola çıktığımız gibi Hama’nın da, Şam’ın çocukları ve bacılarımız için de yola çıkacağız. Suriye nizamı halkını öldürmeye başladığı an meşrutiyetini yitirmiş ve işgalci konumuna gelmiştir. Beni dinleyen kardeşlerim! Suriye’yi Şam’ı özgürlüğe kavuşturana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Çünkü Kudüs’ün özgürlüğü Şam’dan başlar. İstanbul’dan başlar. Ve Mescid-i Aksa’nın onuru Şam’daki Mescid-i Emevi ile başlar. Kardeşlerim sizlere son vasiyetim şudur: ‘Sizler evlerinize döneceksiniz. Babanız, anneniz ve kardeşlerinize veda edeceksiniz. Özgür  Kudüs’te buluşmak için onlarla vedalaşacaksınız.” 
 
“Kahrolsun İsrail”, “Mavi Marmara Onurumuzdur”, “Şehitlerin Yolunu Sürdüreceğiz”, "İstanbul'dan Gazze'ye Direnişe Bin Selem!", "Katil ABD Ortadoğu'dan Defol!", “Katil İsrail Filistin’den Defol”, “Yaşasın Küresel İntifada”, "Suriye Halkı Yalnız Değildir!" sloganları  ve tekbirler atılarak yürüyüş sona erdi.
 
Kürşat Okur / HAKSÖZ-HABER
 
 

FOTO: Haksöz-Haber

 

Etkinlik-Eylem Haberleri

Bursa’da Suriye devrimi ve Gazze konuşuldu
"Sürünün İçinde Dijital Dünyaya Bakışlar"
Başakşehir’den Gazze direnişine bin selam!
Adana Özgür-Der’de “Emperyalizm ve Siyonizm İlişkisi” konferansı düzenlendi
Özgür-Der Gençliği “İslami Perspektiften Psikoloji” kitabını değerlendirdi