‘Ölü’leri Değil, ‘Ölülerimiz’i Hayırla Anmakla Emrolunduk!

Onun sivrilmesi bilim adamı olduğundan değil, o bilgilerini, herkesi, kemalist-laik resmî ideolojinin ‘ikon / put’laştırılmış isminin zihniyetine bağlamak istemesindendi; onun için parlatılmıştı.

Selahaddin E. Çakırgil’in yorumu:

Kişi için ölçü, son halidir. Bu yüzdendir ki, ârif  insanlar, ‘Yarab, beni bir an bile nefsimin eline koyma ve en hayırlı ânımı, son ânım eyle..’ diye dua etmişlerdir.

Ama, en son hal hangi zaman dilimidir? Herhalde, ölmek üzere olduğu zamanki hali değildir.

Fir’avun’un da ölüm korkusuyla son anında, can verirken Allah’a inandığını söyleyen müfessirler olmuştur. Ama, bu imana, ‘fir’avn imanı’ denilmiş ve böyle bir imanın kişiye bir faydasının olamıyacağı da belirtilmiştir.

*

Bugünlerde, bir sırılsıklam kemalist ilahiyatçı- siyasetçi öldü. Bilgi seviyesine bir şey diyen yok. Ama, İblîs de, melekler içinde ilim seviyesi açısından en önde idi. Ama, isyankârlığın sembolü oldu. Bu açıdan, ‘tezkiye, ta’limden mukaddemdir, / nefsin arındırılması, ilim öğrenmekten önce gelir..’ denilmiştir.

Öyleyse, İblîs’in ve onun yolundan gidenlerin bilgisine saygı duyulamaz.

Yazının Devamı >>>

Yorum Analiz Haberleri

Sosyal medyanın aptallaştırdığı insan modeli
Dünyevileşme ve yalnızlık
Cuma hutbelerindeki prangalar kırılsın
Batı destekli spor projeleri neye hizmet ediyor?
Kemalizm’e has bu Laiklik Fransa’da bile yok!