Öğrencisini kurtarırken hayatını kaybeden İmam Mehmet Çıtak ardında onlarca hafız bıraktı

Boğulma tehlikesi geçiren öğrencisini görünce suya atlayan Mehmet Çıtak öğrencisini sırtına alarak kurtardı ama kendisi sudan çıkamadı. İmam Mehmet Çıtak ardında 3 çocuk ve onlarca hafız bıraktı.

Çorum'da yaklaşık 15 yıldır görev yapan Çıtak, son olarak Mimar Sinan Mahallesi'ndeki Fatih Sultan Mehmet Camisi'nde çalışıyordu.

Üç çocuk babası Çıtak, sahip olduğu mesleki donanım ve başarıları nedeniyle bir süre önce İl Müftülüğü tarafından Hayrettin Karaman Proje İmam Hatip Okulu'nda "hafızlık eğitmeni" olarak görevlendirildi.

Burada hafızlar yetiştiren ve öğrencilerine Kur'an-ı Kerim'i öğreten Çıtak, eğitimini tamamlayan öğrencileri ve 2 eğitmenle birlikte 7 Eylül Pazartesi günü Samsun'daki hafızlık diploması sınavına gitti.

Sınavı başarıyla tamamlayan öğrencileriyle daha sonra Atakum bölgesinde deniz kenarında vakit geçiren Çıtak, bu sırada suya giren ve boğulma tehlikesi geçiren Muharrem Ateş'i gördü.

Yüzme bilmiyordu ama öğrencisini kurtarmak için hemen suya atladı

Öğrencisini sırtına alarak kurtaran Mehmet Çıtak o sırada akıntıya kapıldı. Cankurtaran ve vatandaşlar tarafından sudan çıkarılan ve hastaneye kaldırılan Çıtak, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Çıtak için memleketi Çorum’da, 1 yıldır görev yaptığı kent merkezindeki Fatih Sultan Mehmet Camii'nde cenaze töreni düzenlendi.

Mehmet Çıtak'ın cenazesi, kılınan namazın ardından merkeze bağlı Güzelyurt köyünde toprağa verildi. 

İmam Mehmet Çıtak'ın kurtardığı Muharrem Çelebi Ateş, hocanın son anlarını şöyle anlattı:

"Biz sınavdan çıktık, Çorum’un hepsi başarılı dedikleri için biz epey mutluyduk, sevinçten denize girelim dedik. Sonra denize girdik, su benim göğüs hizamda idi. Sonra bir anda başım döndü suya daldım, o anda boğulmaya başladım. 'İmdat' diye bağırmaya başladım, 2-3 dakika kaldım suda. Sonra Mehmet Hoca beni fark etti, üstünü dahi çıkarmadan suya daldı yanıma geldi. Gülerek geldi sanki hiç su yutmuyordu.

"Boğuluyordu ama hiç ses çıkarmadı"

Beni sırtına aldı biraz daha yukarıda tuttu, kendisi suyun altında kaldı. Sonra can kurtaranlar geldi. Beni aldılar sahile çıkardılar. Ben epey bir su yuttum. Sonra 'beni bırakın hocaya gidin' diye epey bağırdım. Sonra hocaya gitmişler galiba, ilk gelen ambulansa hocayı koydular. Ama hoca benim gibi hiç bağırmadı, sessiz sedasız kaldı. Orada boğuluyordu büyük ihtimal ama hiç ses çıkartmadı Ben kelime-i şahadet getirdim kesin öleceğim diye. Sonra ben hocayı sordum 'ne oldu' diye. Ben üzülmeyeyim diye bir şey demediler ama vefat etmiş aslında. Yani benim için kendi canından geçti."

Kaynak: TRT Haber

Gündem Haberleri

Mustafa Yeneroğlu, Deva Partisi'nden istifa etti
Sakarya Üniversitesi'nden "Doğu Türkistan" konferansına engel
BDS'den İsrail'e hizmet veren Arap kanallarına boykot çağrısı
Kemalistler, muvazzaf askerlerden darbe umudu kalmayınca emekli askerlere sarıldı
Türkiye Adalet Akademisi Kanunu Teklifi komisyonda kabul edildi