İşgal rejiminin siyonist Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, Ofer Hapishanesi'ni ziyareti sırasında çekilen görüntüleri sosyal medyada paylaşarak, işgal askerlerinin Filistinli esirlere karşı uyguladığı kötü muameleyi siyonist kamuoyuna arz etmek suretiyle kendince şecaat arz etmişti. İşgal rejiminin muhtelif kurumları, bu esirlerin Kassam Tugayları’na bağlı “seçkin güçlerden” olduğunu iddia etti.
Hamas yaptığı açıklamada, Ben Gvir'in doğrudan talimatlarıyla, Ofer hapishanesinde kaydedilen bu şok edici görüntülerin, Filistinli esirlerin hapishanelerde yaşadığı trajik koşulları gözler önüne serdiğini vurguladı. Ayrıca, bu görüntülerin yayınlanmasının, işgalin direniş karşısında yaşadığı hezimetin ve kaybolan itibarını geri kazanma çabasının bir parçası olduğunu ifade etti.
Hamas, esirlerin maruz kaldığı baskı, işkence, açlık, tıbbi ihmal gibi uygulamaların savaş suçları teşkil ettiğini ve savaş esirlerine ilişkin uluslararası yasaların ihlal edildiğini belirtti. Ayrıca, uluslararası kamuoyunu ve insan hakları kuruluşlarını, bu ihlallere karşı seslerini yükseltmeye ve İsrail’in liderlerini bu suçlardan dolayı yargılamaya çağırdı.
Bunun yanında, Batı Şeria'daki Filistinlilere esirler için desteklerini artırmaları ve onların haklarını savunmak için tüm alanlarda mücadele etmeleri çağrısında bulundu. Ben Gvir, daha önce, esirler için idam cezasının uygulanmasını savunmuş ve idam yasası çıkana kadar esirlere sadece hayatta kalmalarını sağlayacak asgari miktarda yiyecek ve içecek verilmesini önermişti. Bu durum, esirlerin hapishanelerde kötü koşullar altında bırakıldığının bir başka göstergesi olarak değerlendiriliyor.
7 Ekim 2023'ten bu yana, Filistinli esirler üzerinde uygulanan şiddet uygulamaları arasında aç bırakma ve tıbbi ihmalle adeta ölümle yüz yüze bırakma da yer alıyor. Bu uygulamalar, İsrail'deki siyasi çevrelerde geniş bir destek buluyor.
Filistinli Esirler Kulübü'nün verilerine göre, o tarihten bu yana Batı Şeria bölgesinden ve Kudüs'ten 11.100'den fazla Filistinli tutuklanmış durumda.