ABD Başkanı Barack Obama, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada Ortadoğu'nun en temel iki meselesinin kendilerine göre İran'ın nükleer programı ile İsrail-Filistin barışı olduğunu açıkladı.
Obama, İsrail’in güvenliğinden asla taviz vermeyeceklerini söyledi.
“İran’ın Yeni Yaklaşımı Olumlu”
İran'ın da nükleer güce sahip olması ancak bu konuda uluslararası kamuoyunu ikna etmesi gerektiğini belirten Obama, İran'ın nükleer silah konusundaki yeni yaklaşımını olumlu bulduklarını söyledi.
Obama, ABD'nin İsrail'in güvenliğinden asla vazgeçmeyeceğini ve bunun için tüm gücünü ortaya koyacağını ifade etti.
Obama, İsrail'in Filistin'deki işgalinin doğru olmadığını ancak bunun da bir an önce çözülmesi gerektiğini belirtti.
***
Obama'nın konuşmasından satır başları şöyle:
Kimyasal kullanıldığı açık
Ortadoğu'da mezhep çatışmaları yaşanıyor.
Esed rejiminin 21 Ağustos'ta kimyasal silahları kullandığına ilişkin kanıtlarımız açık. Roketlerde sarin gazı vardı ve muhaliflerin kontrolündeki bölgelere gönderildi.
Müdahale ABD'nin çıkarlarına uymadı.
Benim tercihim her zaman diplomatik çözümden yana olmuştur.
Suriye'de insanların iyi durumda olmasını istiyoruz. ABD'nin burada başka bir çıkarı yok.
Bazıları benim sınırlı operasyon çağrımdan bile rahatsız oldu. Suriye'deki durum bir çelişki ortaya koyuyor. Amerika bölgeye karışmak istemiyor. Bir taraftan da Amerika aslında bölgeye müdahale etmediği için suçlanıyor.
Amerika çıkarlarını korumak istiyor
Amerika'nın dünyadaki rolü belli. Amerikan halkının sesini duymak gerekiyor. Dolayısıyla Ortadoğu ve Kuzey Afrika konusunda politikaları ne oldu ve ne olacak, bunlara bakalım.
Amerika askeri seçenek de dahil olmak üzere, bütün seçeneklerini kullanarak bölgedeki çıkarlarını ve müttefiklerini korumak istiyor. Bölgedeki enerji akışının sağlanmasını istiyor. Dünya oradan gelecek petrole bağlı. Oradaki ülkelerin bağımsızlığına saygı duyuyoruz.
Suriye'deki bu saldırı bizim ulusal güvenliğimize tehdit oluşturmaktadır. Amerika'nın çıkarlarının bunlarla sınırlı olduğu anlamına gelmiyor. Biz Ortadoğu'da refah içinde toplum istiyoruz.
Bu şekilde ilerleyeceğiz
Irak bize demokrasinin sadece güçle gelemeyeceğini gösterdi. Bu hedeflere ulaşırken uluslararası toplumla ve bölge halkıyla birlikte hareket etmek gerekiyor. Bu şekilde ilerleyeceğiz. Amerika'nın diplomatik çabaları iki konuda odaklanacak. İran'ın nükleer silah programı ve Suriye'deki durum. Bu problemler, bölgede istikrarsızlık yaratıyor ve barışın gelmesini engelliyor. Amerika ve İran, İran'daki devrimden bu yana izole durumda. İranlılar uzun dönemde Amerika'nın kendi işlerine karıştığından şikayet ediyor, bir taraftan da Amerikalılar ise İran hükümetinin Amerika'yı düşman gördüğünü düşünüyor. Bir taraftan da İsrail'i yok etmekle tehdit ediyor.
Amerika, İran'ın nükleer silaha kavuşmasını istemiyor.
Ben şuna inanıyorum ki; bizler İran'ın nükleer problemini çözersek, önümüzdeki zorlu yolda bir adım atabiliriz.
Biz rejim değişikliğinden yana değiliz. İran halkının barışçıl bir şekilde nükleer enerjiye kavuşma hakkını da tanıyoruz. Cumhurbaşkanı Ruhani, şunu açık bir şekilde söyledi ki; "İran asla nükleer silaha sahip olmayacak."
İran enerji için nükleer projelerini geliştirebilir.
Amerika İsrail güvenliğinden vazgeçmeyecek
Amerika İsrail güvenliğinden asla vazgeçmeyecek. Kudüs'te ben genç bir İsrail'in çıkıp barışın gelmesi gerektiğini söylemesinden çok büyük ilham duydum. İsrail'de Batı Şeria'nın işgali olumsuzdur. İsrailli çocuklar barış içerisinde yaşamalıdır. Onların evlerine roketlerin atılmasını kabul edemeyiz. Aynı zamanda BM, Filistin halkının da onur içerisinde, bağımsız bir biçimde yaşamasından yana. Aynı zamanda Ramallah'ta genç Filistinlilerle görüştüm. Potansiyelleri çok yüksek ve uluslararası toplumda kendilerine bir yer bulabilmiş değiller.
İsrail ile Araplar arasında barış olmalı
Şu anda İsrail ve Filistin'le ilgili liderler siyasi riskler aldılar. Mahmud Abbas müzakere masasına geldi. Diğer taraftan da Netanyahu Filistin devleti için taahhütünü yeniledi.
Bildiğiniz gibi barış tüm bölgedeki aşırı yolları yenebilecek tek yol. İsrail ile Araplar arasında varılacak olan bir barış, çok önemli bir fırsat olacaktır.