Tam siyahî ve Demokrat Barack Obama'nın devlet başkanı seçildiği gün Afganistan'ın güneyindeki Kandahar'da, bir düğüne düzenlenen Amerikan hava saldırısında 23'ü çocuk, 10'u kadın olmak üzere Afganlı 37 sivil öldü.
Kandahar'da yaralıların kaldırıldığı hastanede konuşan görgü tanıkları, saldırının bir anda olup bittiğini ve çok sayıda sivilin öldüğünü ifade etti.
Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai, ABD devlet başkanlığına seçilen Barack Obama'yı tebrik mesajında, katliamdan bahsederek, müstakbel başkanın bu duruma son vermesi temennisini dile getirdi. Afgan lider, "Bizim talebimiz Afganistan'da sivil kayıplarının olmamasıdır. Teröre karşı savaşı hava saldırılarıyla kazanamayız. Sivil kayıplarına son verilmesi benim ABD'nin yeni başkanından ilk talebimdir." ifadesini kullandı. Hamid Karzai, ülkesindeki hava saldırılarında son derece yüksek oranda seyreden sivil can kayıplarını daha önce de defalarca eleştirmişti.
ABD ordusu, 22 Ağustos'ta da Azizabat'ta gerçekleştirdiği hava saldırısında 33 sivilin öldüğünü açıklamıştı. Afgan hükümeti ve BM'nin rakamları ise 60'ı çocuk olmak üzere 90'a yakın sivilin öldüğü yönündeydi. ABD önce sadece 7 sivilin öldüğünü savunmuş, cep telefonlarıyla çekilmiş görüntülerin ortaya çıkması üzerine soruşturmayı yenileyerek ölü sayısını artırmak zorunda kalmıştı. ABD ordusunun temmuz ayında Nangarhar'da yine bir düğün yerine yaptığı hava saldırısında da 47 sivil ölmüştü. İnsan Hakları İzleme Örgütü, hava saldırılarında 2006'da 116, 2007'de en az 321, bu yılın ilk sekiz ayında ise en az 540 sivilin hayatını kaybettiğini belirtiyor.
Obama, kampanya sırasında İran ve Suriye ile gerektiğinde ve önşartsız olarak görüşme masasına oturabileceğini, 16 ay içinde Irak'taki askerlerini kademeli şekilde çekebileceklerini söylüyordu. Aynı Obama, sıra Afganistan'a geldiğinde benzer sevindirici şeyler söylemiyor, hatta Taliban'la mücadeleye kararlı oldukları hususunun altını çiziyordu. Amerika'nın Afganistan ısrarı üzerinde durmak gerekir. Ancak Obama'nın yakın tarihe göz atmasında yarar var. 19. yüzyıldan beri Afganlılar hiçbir yabancı hakimiyetini kabul etmediler, eninde sonunda ülkelerinden işgalcileri kovdular. İngilizlerin ve Rusların başına gelenler ortada. Amerika da aynı akıbete uğramaktan kurtulamaz. Nitekim en yüksek komuta kademesinden askerler artık Afganistan'da aslında savaşı fiilen kaybettiklerini itiraf ediyorlar.
Seçilir seçilmez Ahmedinejad ona tebrik mektubu gönderdi, ama Obama nezaketen teşekkür etmesi gerekirken, İran'ın nükleer silahlara sahip olmasının kabul edilemeyeceğinden bahsetti. Bu ne anlama gelir? İran, Afganistan ve Irak'ta bir rahatlama olmayacak mı? Unutmamak gerekir ki, dünyada yükselmekte olan Amerikan aleyhtarlığının önemli sebeplerinden biri, Filistin'de bitmeyen dram, makul hiçbir gerekçeye dayanmayan Afganistan'ın işgali ve ABD'nin nükleer silah konusunda İsrail'i söz konusu etmezken İran'ı tehdit etmiş olmasıdır. Obama daha zaferini ilan etmeye fırsat bulmadan, İsrail, Gazze'ye sebepsiz bir hava saldırısı düzenleyip 6 masum Filistinliyi öldürdü. Acaba bu sayede İsrail'in şahinleri "ABD'de başkan değişebilir, bu bizim için bir anlam ifade etmez" mesajını mı vermek istedi? Doğru veya yanlış, gerçek şu ki, Filistin, Irak ve Afganistan'ın işgal edilmiş olmalarından Amerika'yı sorumlu tutan dünya kamuoyu, süren sivil katliamlara bir anlam veremiyor. Özellikle Afganistan'da göz göre göre ve neredeyse periyodik olarak Amerikan savaş uçakları toplu halde yaşayan sivillerin üzerine bombalar yağdırıyor; çoluk çocuk, yaşlı kadın demeden masum insanları öldürüyorlar.
Obama; zayıf, dışlanmış, haksızlığa uğramış siyahîlerin, Hispaniklerin, liberal piyasanın ezdiği yoksulların desteğini alarak seçildi. Afganistan'daki politik ve stratejik hesaplar ayrı bir konu, masum, savunmasız insanların safari partilerinde avlandığı sivil katliamlar ayrı bir konu. Dünya, ilk iş olarak kesin bir dille Obama'nın bu katliamları durdurmasını bekliyor.
ZAMAN