On beş günde bir Kur’an kıssalarının çeşitli yönleriyle değerlendirildiği Muş Has-Der’in bu haftaki konuğu Muş Alparslan Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Kayacan, Hz. Nuh’un davetinde kullandığı kibar üsluba dikkat çekti. Onun bir ücret karşılığında olmayan tebliğinin, dinden çıkar temininde bulunulmaması gerektiğine işaret ettiğini söyleyen Kayacan, “Ayetlere bakıldığında şöyle söyleyebiliriz: Nuh, tevhid mesajını kimseye zorla kabul ettirmiyordu. Kendisini bir melek değil, insan olarak tanıttı. Kimsenin kalbinden geçeni bildiği iddiasında değildi. Ezilen kesimlerin sesi oldu. Onların sorunlarına çözüm üretmeye çalıştı. Asla onlarla arasına mesafe koymadı.” dedi.
Hz. Nuh’un, önce gizli, sonra açık tebliğ aşaması şeklinde bir şey gözetmediğini söyleyen Kayacan, peygamberlerin Allah’ın birliği (tevhid) mesajını nasıl ulaştıracaklarına, bulundukları ortama göre karar verdiklerini belirtti ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Nuh peygamber, insanları günahlarının bağışlanması için dua etmeye yönlendirdi. Çünkü kulluk ile nimet arasında bir ilgi vardır. Allah, yolunda gidenlere dünyada ve ahirette nimetlerinden verir. Bu vurgulara rağmen, o kadar uzun süren tebliğin sonunda pek az kişi iman etti. İleri gelenlerin İslam karşıtı çabaları, dine ilgi duyan yoksul kesimleri de büyük oranda doğru yoldan çıkardı. Ahirette kurtulanlardan olmak için, günümüz insanı da Nuh’un gemisine binmenin kurtuluş olduğunu bilmelidir. Aksi takdirde kötülüğe yönelenlerin akıbeti hüsrandır.”
Sorular bölümünün ardından program sona erdi.