Derginin Sunuş Yazısından:
Medeniyet, entelektüel alandan tutun da gündelik ağza kadar hayatın hemen her düzeyinde kullanılagelen bir kelime...
Çin Medeniyeti, Hint Medeniyeti, Fars Medeniyeti, Endülüs Medeniyeti, İslâm Medeniyeti vb. kullanımları olmakla birlikte, dikkatinizi çekmiş olmalı ki; medeniyet olarak adlandırılanlardan tüm medeniyetler ya bir yöre, ya bir kavim ya da coğrafi bir bölgeyle anılmaktadır. Peki, neden medeniyet kavramı İslâm’a izafe edilirken diğerleri dinlere atıfta bulunmamaktadır? Mesela İslâm medeniyetinden bahsedenler, bir Hıristiyan medeniyetinden değil de Batı medeniyetinden dem vurmaktadırlar. Bu noktayı büyüterek hayati bir kasıt arıyor değilsek de merak edip sormak hakkımız olmalı.
Bir Çin, Hind, Fars denerek kastedilen medeniyet; ismi geçen yöre veya kavmin ilim, inanç, irfan, sanat, mimari, edebiyat gibi bir takım eğilim ve birikimleridir. Bu gibi anlamlar kastedilerek kullanıldığında, medeniyet aslında mahsurlu bir kavram değildir. Bilakis meramımızı anlatmayı kolaylaştırması açısından işlevseldir de.
Şayet medeniyete, ilim, inanç, irfan, sanat, mimari, edebiyat diyeceksek ve İslâm’ı bir medeniyete izafe edeceksek; tümüyle İslâm’ı temsil edecek bir uygulamadan bahsetmemiz söz konusu mudur? Yoksa İslâm, bir medeniyet perspektifi değil de, hak ve batıl, siyahla beyazın karıştığı noktada devreye girip bulanmış bir dünyayı billurlaştırmaya dönük bir dinin adı mıdır?
Her din, inanç ve ideolojinin tâbileri/mü’minleri, inancının verdiği esinle şiir yazacak, imara şekil verecek, şehri düzenleyecek, inanç derinliğini müziğine üfleyecek ve edebiyatını, felsefesini üretecektir. Bunun aksi düşünülebilir mi? İşte biz buna, hatadan hâli olmayacağı için ‘Müslüman muhayyile’, ‘müslüman mefkûre’ diyecek ve bir kavram veya anlayışı tebcil etmeyeceğiz.
Medeniyet kavramının lügatimizdeki serencamını biraz anlayıp ‘İslâm medeniyeti’ terkibinin doğruluğu üzerinde düşünmek, fayda ve sakıncalarını görmek niyetindeyiz. Bununla birlikte kavramın kapsadığı çerçevenin, hangi hedef ve sonuçları dünyamıza sunacağını sorgulamayı amaçlıyoruz.
Nida Dergisi’nin sayfaları arasında yer alan yazılar ve yazarlardan bazıları şunlar:
‘İslam Medeniyeti’mi Dediniz
ZÜBEYR YETİK
Devlet Aklı Gölgesindeki Medeniyet Algımızın Bir Eleştirisi
ARİF ARCAN
Medeniyet; İnsanlığın İki Yüzlü ‘Janus’u
MUSTAFA ARSLAN
Medeniyet Felsefesi Yapabilmenin İmkanı Üzerine
MEHMET ULUKÜTÜK
Medeniyet Tartışması Neyi İfade Ediyor
M. KÜRŞAT ATALAR
Medeniyet Denilen Maskara
ÖMER ŞEVKİ HOTAR
SORUŞTURMA; Abdurrahman Arslan, Fehmi Kolçak, M. Yaşar Soyalan, Fatih Bütün
Hazırlayan: NİDA
Mahmut Mutman ile
Röportaj: Fatih Bütün – Mücahid Sağman
Sürgünde Muzaffer Bir Medeniyet: Endülüs
SELMA ELMAS
Yunusların İntiharı
NUSRET ALTUNDAĞ
Mut’a Üzerine
HİKMET ZEYVELİ
Berat Açıl İle Şehir ve Edebiyat Üzerine
Söyleşi: Mücahid Sağman
Sığınak
SÜLEYMAN CERAN
İrtibat: 0 422 321 21 87