HAKSÖZ HABER
“CHP zihniyeti” şeklinde ifade edilen düşünme tarzı Türkiye’de kendisi gibi olmayan her şeye düşman olmak anlamına gelir. Türkiye’yi kendilerinin mülkü sanan CHP’liler memleketin büyük çoğunluğunun hassasiyetlerini doğrudan hedef almaktan hiçbir zaman çekinmezler!
Aslında bu işin sorumlusu birinci elden Mustafa Kemal Atatürk’tür. Kemalizm olarak ifade edilen CHP ideolojisi onun görüşlerini taşıyan militarist modernleşme öğretisinin bir devamıdır. Gençlik yıllarından başlayarak toplum ile oldukça sorunlu bir ilişki kuran Mustafa Kemal bakın anılarında neler söylüyor: “Elime büyük salahiyet ve kudret geçerse, ben sosyal hayatımızda arzu edilen inkılâbı bir anda bir darbe ile tatbik edeceğimi zannederim. Zira ben, bazıları gibi efkâr-ı avamı, efkârı ulemayı yavaş yavaş alıştırmak suretiyle bu işin yapılacağını kabul etmiyorum, böyle harekete karşı ruhum isyan ediyor. Neden, ben, bu kadar senelik yüksek tahsil gördükten, medeni hayatı ve toplumu tetkik ettikten ve hürriyet zevkini almak için hayatımı vaktimi tükettikten sonra avam mertebesine ineyim. Onları kendi mertebeme çıkarayım, ben onlar gibi değil, onlar benim gibi olsunlar…”1
Bu satırları kaleme aldığında (1918) 37 yaşında olan Mustafa Kemal takipçilerine de böyle bir miras bıraktı: Siz onlar gibi olmayın, bir darbe ile zorla insanları kendiniz gibi yapın…
Baskıcı mantık Kemalistlerin nişanesidir. Her şeye onlar karar vermek isterler. Bu durumun son örneğini CHP İzmir Milletvekili Kani Beko’nun sözlerinde görüyoruz. Kani Beko, TBMM’de 15 Temmuz Darbe Girişimi sonrasında gerekli olan tadilatlar neticesinde yapılan değişikliklere itiraz ediyor.
Meclis Cami yanında bulunan Şube Kütüphanesi'nde, Kur'an-ı Kerim okuma yeri, dini sohbetler ve Diyanet İşleri'nin kitaplarının sergileneceği alanlara yer verilmesine Beko, "Meclis Kur'an okunacak yer değil" sözleriyle karşı çıkıyor.
Kur’an okumak isteyenlerin camiye gitmesini söyleyen Beko kimin nerede Kur’an okuyabileceğine karar verecek kişi olarak kendisini görüyor anlaşılan! "Dini işlerle ilgili mekanların yeri Meclis değildir. Eğer insanlar dini ihtiyaçlarını gidermek istiyorlarsa Meclis'e çok yakın bir mesafede olan, Kocatepe Camii'nin altında yer alan Kur'an okuma ve dinlenme salonlarının bulunduğu Diyanet İşleri'ne bağlı büyük bir mekana dikkat çekmek isterim"
Kani Beko’nun bu sözleri malum “CHP zihniyetinde” bir şeyin değişmediğinin göstergesi. İnsanların Meclis’te veya sokakta Kur’an-ı Kerim okumasından rahatsız olmak otoriterlik, zorbalık ve faşizmden başka neyle izah edilebilir?
1- https://www.haksozhaber.net/okul/turkiyenin-kisa-ve-alternatif-tarihini-okumak-7973yy.htm