Derin Cemaatin Nepal Kumpasları
Yolculuğumuzun 7. Gününün sabahına Katmandu’daki otelimizde uyanıyor ve kahvaltının ardından Nepal’in başkenti Katmandu’nun tarihi Durbar Meydanında gezintiye devam ediyoruz. Daha öncede belirttiğim gibi, her yerde tapınaklar ve tapınak önlerinde tapınan onlarca insan bulunuyor. Biraz yürüyüşün ardından, meydana bitişik (İstanbul'daki Mahmutpaşa'ya benzer), kaşmir ve yöresel giysilerin yoğunlukta satıldığı bir pazarı dolaşıyor ve otelimize dönüyoruz.
Nepal’in halkı sakin bir tabiata sahip olup, güvenlik sorunu bulunmadığından dolayı günün her saati rahatça sokaklarda dolaşılabiliyor. Beyaz tenli olan insanlara (tabi bizlere de) adeta birer efendi gibi davranıyorlar. Bu muhtemelen İngilizlerin sömürge esnasında halka, beyazların üstünlüğünü kabullendirmiş olmalarından kaynaklanıyor.
Otel lobisinde, davetli olduğumuz Cemat-i İslami Ofisine gitmek için arkadaşlarımızı beklerken, Ofisin genel sekreteriyle Türkiye hakkında sohbet ediyoruz. Genel Sekreter, koordinatörümüz Münevver Hüseyin'in tercümanlığı aracılığıyla, bizlere son aylarda Türkiye'de yaşanan gelişmeleri sorduktan sonra, bizlere verdiği bilgiyle, bu ilginin nedenini anlıyoruz.
Nepal'de Gülen cemaatinin 1800 öğrenci mevcutlu bir okulu bulunuyor, Genel Sekreterin çocuğu da bu okulda okuyormuş. Gülen’e ait bu Okulun Müdürü Genel Sekretere, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın artık vakit ve cuma namazı kılmadığı, sadece cenaze namazlarına katıldığı, Bakan ve Milletvekillerini İran'dan getirdiği kadınlarla muta nikahı yaptırarak eline geçirdiği ve bu şekilde diktatörlük yaptığı, Başbakan'ın artık Müslümanlıkla bir işinin kalmadığı şeklinde bilgiler vermiş. Yorumu sizlere ait.
Havanın kararmasının ardından, yaya olarak, araba farlarının aydınlattığı kaldırımlarda yürüyerek, Cemaat-i İslami Ofisine ulaşıyoruz. İki katlı Ofisin karanlık merdivenlerinden çıkarak, bir odada bulunan uzun bir masa etrafında ve şarjlı lamba ışığında sohbetimize başlıyoruz.
İslam Kalkınma Bankasının Çalışmaları
Birisi Somali, diğeri Sudanlı olan İslam Kalkınma Bankası Yetkilileri, İHH adına Katmandu'ya geldiğimizi duyunca, bizlerle görüşmek için Cemaati İslami Ofisine gelmişler. Onlarla beraber aynı masa etrafında, Somali’li, Sudanlı, Nepal'li ve Türkiye'li Müslümanlar olarak tek bir ümmet olmanın rahmetini idrak ediyoruz.
İslam Kalkınma Bankası 1974'de kurulmuş olup, 56 üyeden oluşuyor. Türkiye'de kurulduğundan beri Bankanın üyesi. İHH Güney Asya sorumlumuz Münevver Hüseyin'in tercümanlığı aracılığıyla, Banka Yetkililerinden şu bilgileri alıyoruz.
İslam Kalkınma Bankasının kurulma sebebi, faizsiz bir fon oluşturmak suretiyle üyesi olan Müslüman memleketlerin kalkınması için faizsiz kredi desteğinde bulunmak. Üye devletlere, alt yapı oluşturma ve geliştirme (yol, köprü, okul, hastahane) için kredi desteği sağlıyor. 56 üye devletten sağlanan toplanan fonun yıllık cirosu 9 milyar dolar.
Merkezi Suudi Arabistan’ın Cidde şehrinde bulunan bankanın, 56 üye devlet dışında, kredi için fon ayırdığı Nepal gibi Müslümanların azınlıkta olduğu bir çok memlekette bulunuyor. İslam Kalkınma Bankası, üyesi olmayan fakir Müslüman memleketlere de hibe şeklinde fon ayırmış ve bağış olarak dağıtıyor.
Banka tarafından Nepal gibi Müslümanların azınlıkta olduğu ülkelerde Müslümanlara yapılan hibe şeklindeki bağışlar 2 alanda yapılıyor. Birinci alan Müslüman öğrencilere karşılıksız burs sağlamak, diğer alan ise, ise alt yapı geliştirme, okul ve hastane inşaa etmek. Banka Yetkilileri Türkiye'nin, özellikle Somali'de çok büyük işler yaptığını belirtiyorlar.
İslam Kalkınma Bankası İle İHH’nın İlişkileri
İslam Bankası Nepal'de İHH'la birlikte bir proje uygulamak istiyor. Tespit ettikleri bir arsa üzerinde, 500 bin dolar tutarında bir yatırımla, okul, hastane, kültür merkezi yapmak istediklerini belirtiyorlar. Tabii bu proje gerçekleşirse, uygulayıcısı da buradaki Müslümanlar olacak.
İHH'yı nereden tanıyorsunuz sorusuna gülerek, İHH'yı dünya tanıyor cevabını veriyorlar. Banka Yetkilileri, gittikleri her yerde İHH'nın yapmış olduğu projeleri gördüklerini, Nijer'de, Malezya'da, Gazze'de İHH ile birlikte çeşitli projeler gerçekleştirdiklerini belirtiyorlar. İHH aynı zamanda İslam Kalkınma Bankasının üyesi.
İHH Güney Asya Sorumlumuz Münevver Hüseyin, Banka Yetkililerinin isteklerini not alıyor ve İHH merkeziyle konuyu görüştükten sonra en kısa sürede cevap vereceğini belirtiyor. Banka yetkilileri vedalaşarak toplantıdan ayrılıyorlar.
Cemaat-i İslami’nin Nepal’daki Faaliyetleri
Nepal'de Ehli Sünnet, Devbendiler, Selefiler ve Cemaat-i İslami isminde 4 ayrı İslami cemaat faaliyet göstermekte olup, en etkin grup Cemaat-i İslami.
Masa etrafında Cemaat-i İslami Kurum Başkanı Nejrül Hasan, Yönetim kurulu üyesi Samim Ahmet, Kurumun Genel Sekreteri Arif Hüseyin, Cemaatin Kurucularından Resul Fallahi ve İHH ekibi olarak tanıştıktan sonra, Genel Sekreter Arif Hüseyin'den çalışmaları hakkında bilgi alıyoruz.
Verilen bilgilere göre, Cemaat-i İslaminin daha çok yan kuruluşlarıyla yaptığı çalışmalarının bünyesinde 5000 öğrenci ve 170 öğretmen bulunuyor. Yan kuruluşlardan biri olan Al-Hire Educadional Society ( Hira Eğitim Derneği ) bünyesinde ise 12 tane eğitim kurumu bulunuyor.
Gayrimüslümlere İslami tanıtma ve davet çalışmalarının yanında, Müslüman halk için erkek ve bayanlar ayrı programlar halinde Kur-an dersi, Hadis dersi ve aylık programlar gerçekleştiriliyor.
Cemaati İslami Yönetim Kurulu Üyesi Samim Ahmet, faaliyetleri hakkında bizlere şu bilgileri veriyor.
'' Türkiye büyük bir ülke ve Müslümanlara yardım ediyor. Cemaat-i İslami Nepal'de 1985 yılında, sadece Allah rızasını kazanma amacıyla kuruldu. Çalışmalarımız davet eksenli olup, İslam'ın nurunu başta Müslümanlar olmak üzere tüm Nepal halkına ulaştırmak için gayret sarf ediyoruz.
Cemaati İslami Nepal’de kurulmadan önce, bu memlekette İslam literatürüne ait hiçbir kaynak yoktu. İlk iş olarak Kuran-ı Kerimi Nepalce ye çevirdik ve süreç içinde önemli İslami yazarlardan 30 kitabı da Nepalce’ye çevirdik. çevirilen kitapların bazı yazarları, Zakir Naik, Sadruddin İslahi ve Ebul Ala Mevdudi'nin tüm kitapları.
Cemaat-i İslami İslam davası için, davet eksenli olarak her alanda çalışmakla beraber, göze batması ve devletle sıkıntıya girmesi riski nedeniyle, çalışmalarımızı birimlere böldük ve Cemaati İslami adıyla çalışmıyoruz. Cami, Yetim, Medrese, Mesleki Eğitim gibi birimlerimiz var. Ayrıca, yeni Müslüman olanlara yardımcı olmak amacıyla, bunlardan ihtiyaç duyanlara Huda Kurumu bünyesinde barınma ve meslek eğitimi imkanı sağlıyoruz. Nepal eğitim sisteminde İslami eğitim olmadığı için, kurduğumuz öğrenci derneği vasıtasıyla, devlet okuluna giden Müslüman öğrencileri tespit ederek, bunlardan isteyenlerin Medresede dini eğitim almaları imkanı sağlıyoruz.
Camii ve İmam çalışmaları kapsamında, masraflarını 15 İmamın karşıladığı. Camiler Konsili Federasyonunu kurduk. Bu Federasyon kendine bağlı yüzlerce imama eğitim veriyor. Nepal'de yaklaşık 1000 civarında camii ve 3000 civarında mescit bulunmakta olup, bu kurum vasıtasıyla 100 civarında mescit yaptırdık.
Bu çalışmalarımıza ilaveten, İHH’nın sponsorluğu ile, devlet televizyonunda 1 saatlik İslami tanıtma amaçlı programın yanında, Radyo yayını da yapıyoruz.”
Saat 22'yi gösterdiğinde toplantı bitiyor ve vedalaşarak otelimize geçiyoruz. Sabah 5'te kalkarak 7.30’da kalkacak uçağımıza binmek üzere havaalanına yöneliyoruz. Uçak Katmandu üzerinde yükseldikten sonra, Himalaya Dağları üzerinde, Everest tepesinin zirvesine paralel olarak yaklaşık 20 dakika uçuyor ve muhteşem manzarayı bir kez daha görme imkanına kavuşuyoruz. THY’na ait uçakla 8 saatlik uçuşun ardından İstanbul Atatürk Havaalanına iniyor ve böylece Nepal yolculuğumuzu tamamlıyoruz.
Son Sözler Olarak
İHH'nın Nepal'de faaliyetleri olarak, Adak-Akika kurban kesimi, Devlet televizyonunda davet çalışmaları, Şehit Faizan ailesine ev yapımı projesi, Muhtaç öğrencilere burs projesi, Cami - okul davet çalışmaları, Sesli ve Nepalce Kur-an Yazılımı Projesi bulunuyor.
İHH’nın tüm çalıştığı yerlerde olduğu gibi Nepal'de de misyonerler (ve derin cemaat gibi) gibi benmerkezci davranmadığını, bütün çalışmalarını yerel Müslüman derneklerle organize şekilde, yerel özellikleri dikkate alarak gerçekleştirdiğini ve faaliyetlerini işleyişini yerel derneklere bırakarak faaliyet gösterdiğini gözlemledik.
İHH'nın ilk kez geçekleştirdiği Nepal programımız oldukça verimli geçti. Bu gezi vesilesiyle İHH'nın misyonunu daha iyi kavradık. İHH Suriye Ofisi Muhammet Yorgancıoğlu'nun bir sohbette söylediği, İHH'nın sadece mideye değil, akla ve kalbe de hitap eden bir kuruluş olduğu sözünün gerçekliğini, bu gezi vesilesiyle yakından idrak ettik.
Beninim için ilk yurtdışı gezisi olarak oldukca ufuk açıcı bir gezi oldu. Nepal'e gideceğimi ilk duyduğumda ismini bilmekle birlikte nerede ve nasıl bir yer olduğu konusunda da bir bilgim yoktu. Yolculuğa çıkarken Nepal'de gördüklerimi yazıp sizlere aktarma niyetiyle gitmiştim. Bu niyetim gerçekleşmiş oldu. Umarım sizler içinde ufuk açıcı olmuştur.