PKK’nın Şengal (Sincar) bölgesinden çıkması gerektiğini vurgulayan Irak Kürdistan Bölgel Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani, “PKK’nın Şengal’deki varlığı bölgede istikrarsızlığa sebep oluyor. Şengal’in yeniden inşa edilememesinin sebeplerinden biri de PKK’nın oradaki varlığıdır.” ifadelerini kullandı.
“Şengal Halkı Endişeli”
Barzani, “Şengal halkı geleceğinden emin değil, bu yüzden kente geri dönmüyor. Şengal halkı endişeli çünkü geri döndüklerinde neyle karşılaşacaklarını bilmiyor. Tekrar başka bir çatışmayla karşılaşmaktan korkuyorlar. PKK’nın şunu anlaması lâzım: Halkın yararı için bölgeden çıkması gerekiyor.” diye konuştu.
“PKK’nın Şengal’de Kalmasına Gerek Yok”
“Eğer PKK Şengal’de kalma ısrarına devam ederse güç kullanırız imasında mı bulunuyorsunuz?” sorusuna Barzani, “Evet.” yanıtını verdi.
Barzani, “Şengal’in nasıl yönetileceğine Şengal halkı karar vermeli. Bu yüzden Şengal’e müdahale eden güçler orada kalmamalı. Bize göre PKK’nın Şengal’de kalmasına gerek yok. Bölgeden çıkmalıdırlar.” dedi.
“Bağdat’ın Maaşları Kestiğinden Emin Değilim”
“Bölgede sâdece PKK değil, Bağdat ve başka aktörler de var. Kürdistan Bölgesi ve Türkiye’ye karşı PKK ve YBŞ (PKK ile birlikte hareket eden Şengal Savuma Birlikleri) koz olarak kullanılıyor. En son ABD’nin baskısı üzerine Bağdat YBŞ’ye verdiği maaşları kesmişti. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna ise Barzani şu yanıtı verdi:
“Biz Bağdat ile devamlı görüşme hâlindeyiz. Bu güne kadar onlar PKK’nın Şengal’den çekilmesi için herhangi ciddi bir adım atmış değil. Ben şahsen YBŞ maaşlarının da kesilip kesildiğine dâir kesin bir şey söyleyemem. Kimin elinde koz olursa olsun bu durum ne Ankara’nın ne Bağdat’ın ne de Kürdistan Bölgesi’nin çıkarına değil.”
“Peşmerge Dışında Silahlı Güç İstemiyoruz”
Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Başkanlık Konseyi Üyesi Ali Avni önceki gün yaptığı açıklamada, “Bazı taraflar Peşmerge kontrolündeki bölgelerde kendilerine adam toplamaya çalışıyor. Peşmerge Bakanlığı’nın dışında Kürtler içerisinde başka bir gücün meydana getirilmesine şiddetle karşıyız ve kabûl etmiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Bölgede Peşmerge’ye alternatif başka bir gücün kurulmasına müsâde etmeyeceklerini belirten Avni, şunları söyledi:
“Haşdi Şabi’nin Kürtlerden oluşan bir birlik kurmaya çalışmasının perde arkasında Kürdistan Bölgesi’nin güvenlik ve istikrarının bozulması planı vardır. Bizim kontrolümüzdeki bölgelerde birçok silahlı güç oluşturulmaya çalışıldı ancak buna izin vermedik. Tuzhurmatu ve diğer bölgelerdeki siyâsî ve hükümet yetkililerinin, Haşdi Şabi’ye katılmak isteyen kişileri bölgeden uzaklaştırması veya çıkartması gerekiyor.”
“Kerkük ve Çevresinde Haşdi Şabi’nin Varlık Göstermesi Yasal Değil”
KDP Politbüro Üyesi ve Kerkük Batı Cephesi Peşmerge Komutanı Kemal Kerküki ise Haşdi Şabi’nin Kerkük ve çevre bölgelerindeki faaliyetlerinin kabûl edilmediğini dile getirerek, Peşmerge’nin mevcut olduğu alanlarda başka bir silahlı gücün varlık göstermesine izin verilmeyeceğini söyledi.
Kerküki, Haşdi Şabi bünyesinde Kürt birliği oluşturulduğu iddiasına ilişkin şunları kaydetti:
“Kürt Haşdi Şabi varlığının KDP tarafından kabûl edilmesi mümkün değildir. Kerkük kent merkezi ve çevresinde herhangi bir Haşdi Şabi gücünün varlık göstermesi yasal değildir. Bu bölgeye gelmelerine izin verilmemiştir. Çünkü daha önce de hatırlanacağı gibi Tuzhurmatu ve Kerkük’ün güneyinde Haşdi Şabi ile Kürtler birçok problem yaşadı ve çok sayıda vatandaş hayatını kaybetti. Tuzhurmatu’da tartışmalı bölgeler arasında yer alıp Kürdistan’ın bir parçasıdır. Peşmerge ve Haşdi Şabi arasındaki sorunların barışçıl bir dille çözülmesinden yanayız.”
Haşdi Şabi’nin Kurulması ve İhlâlleri
IŞİD’in 10 Haziran 2014’te Irak’ın ikinci büyük kenti Musul ve diğer bölgeleri ele geçirmesinden sonra, ülkedeki Şii dinî merci Ayetullah Ali Sistani, Haşdi Şabi’nin kurulması emrini içeren bir fetva yayımladı. Ülkedeki Sünnilere karşı mezhep eksenli politika yürüten Haşdi Şabi, IŞİD’den aldığı Tikrit ve Felluce kentlerindeki sivillere karşı birçok hak ihlâllerinde bulundu.
Irak meclisi, 27 Kasım’da Şii milis gücü Haşdi Şabi’ye yasal statü verilmesini öngören yasa tasarısını onaylamıştı.
Kaynak: Rûdaw, Al Monitor, AA, Al Jazeera