Nahda Hareketi'nden yapılan yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Said’in 9 Aralık Perşembe günü, "Ülkede yaşanan krizin 2014 anayasasından kaynaklandığını" belirttiği açıklaması değerlendirildi.
Açıklamada, "Resmi kararnameler yoluyla anayasal bütünlüğe yönelik her türlü girişim, hukuk sisteminin tek taraflı düzenleme eğilimleri iktidarın meşruiyetini ve siyasi istikrarı etkileyerek gelecekte daha kötü sonuçlar doğuracağı" yönünde uyarı yapıldı.
Cumhurbaşkanı Said’in bir arada yaşama ve farklılıklara saygı gösterilmesi çağrısının takdir edildiği açıklamada, "Ülkede hak ve özgürlükleri ihlal eden 'istisnai durumun' kötüye kullanılmasına ve devlet kurumlarının şahsi ve partizan gündemler için kullanılmasının tehlikesine' dikkat çekildi.
Cumhurbaşkanı Said, perşembe günü başkentteki Kartaca Sarayı'nda bazı Anayasa profesörleriyle bir araya gelmişti. Kendisi de bir hukukçu olan Said, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, "Bugün Tunus'ta yaşanan sorun, geçerliliği kalmayan ve meşruiyeti olmadığı için de uygulanması mümkün olmayan 2014 Anayasası'nın sonucudur." ifadesini kullanmıştı.
Tunus'taki siyasi kriz
Cumhurbaşkanı Said, 25 Temmuz'da Meclis'in çalışmalarını dondurması ve başbakanı azletmesinin ardından 22 Eylül'de de bazı yeni kararnameler yayımlamıştı.
Bu kararnamelerle cumhurbaşkanının yasama ve yürütme yetkisi genişletilmiş, ayrıca yasa tekliflerinin Anayasaya uygunluğunu denetleyen geçici komisyon da feshedilmişti.
Said'in aldığı tüm bu kararlar, ülkede bir tür "istisnai durum" oluşmasına yol açmıştı.
Ülkedeki krizden çıkmak için birçok siyasi ve sivil toplum kuruluşu geniş kapsamlı "ulusal diyalog" çağrısı yapıyor.