Muş'ta 'Müslüman Gençlik' Konulu Seminer

Muş Alparslan Üniversitesi'nde, İnsani Değerler Topluluğu tarafından "Tarihte ve Günümüzde Müslüman Gençlik" konulu bir konferans düzenlendi. Programın konuğu yazar Ali Değirmenci idi.

Öncelikle, dünyadaki son gelişmelerle ve günümüz gençliğinin içinde bulunduğu durumla ilgili kısa bir değerlendirme yapan Değirmenci; Müslümanların kendi güç ve değerlerinin farkına varmaları, özgüven ve cesaret sahibi olmaları, nitelikli, birikim ve perspektif sahibi birer şahsiyet olarak hayatın içinde yer almaları gerektiğini söyledi. Yıkıcı, bıktırıcı, kötüleyici eleştiri eğiliminden kurtulmak gerektiğini ve yapılan olumlu ve dönüştürücü işlerin, güzel ve umut aşılayıcı gelişmelerin de görülmesi ve takdir edilmesi gerektiğini vurguladı.

Genel İslam tarihinin “Müslüman genç portreleri” ile, etkileyici mümin çehreleriyle dolu olduğunu belirterek konuşmasına devam eden Ali Değirmenci, Kur’an’ın bu gözle okunmasının bize farklı, yeni ve ufuk açıcı bilgiler sunacağını belirtti. Tarihin tekerinin de yeryüzünde iki gencin mücadelesiyle dönmeye başladığını söylen yazar, kadim iman ailesinde çok sayıda genç ve güzel insana rastlayabileceğimizi ve onların çabasından, davetinden, mücadelesinden bugüne çeşitli aktarımlarda bulunabileceğimizi dile getirdi. Değirmenci, bu bağlamda, sırasıyla Hz. İbrahim, Hz. İsmail, Hz. Yusuf, Hz. Musa, Hz. Davud, Hz. Meryem, Hz. İsa gibi inanmış genç öncülerden, önderlerden, örneklerden söz etti.

Adı geçen peygamberlerin ve diğer örnek şahsiyetlerin bir “genç” olarak portrelerine ışık tutan ve onların mücadelelerini, hicretlerini, fikri ve fiili çabalarını yer yer güncelleştirerek sunan yazar; Müslümanların birer özne, başat bir aktör olarak yer aldıkları süreğen “inkılap tarihi”nin bu tür bir bakış açısıyla incelenmesinin bizi zenginleştireceğini ve göğsümüzü genişleteceğini dile getirdi. Değirmenci; onları mitolojik birer varlık olmanın ötesine çıkararak analiz edebileceğimiz bir hayata, örnekliğe ve dinamizme sahip olduklarını belirtti.

Yazar daha sonra Hz. Muhammed (s)’in çocukluk ve gençliğinden söz etti. Son Elçi dönemindeki Müslüman gençlerden, çeşitli özellikleriyle öne çıkan Müslüman kadın ve erkeklerden örnekler verdi.  Küfrün, şirkin, zorbalığın yaşlı olduğunu, pislik ve cehalet içinde debelenip direndiğini belirten yazar; kuşatıcı tarihi uzamına rağmen İslam’ın daima diri ve genç olduğunu, insanlığa daima yeni ve taze soluklar bahşettiğini vurguladı. Erkam’ın evindeki gençlerin, Mekke’deki “kırk genç ve güzel adam”ın yanı sıra Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Zeynep, Mus’ab bin Umeyr, Cafer Tayyar, Ammar bin Yasir gibi ilk dönem Müslümanlarının gençliklerinden, bizi etkilemeye devam eden çabalarından söz eden Değirmenci; Uhud’da çırpınan Sümeyra’ya, Huneyn Günü’ndeki genç kadınlara ve İslam tarihi olarak adlandırılan süreçteki önemli insani yükseltilere de kısa kısa değindi.

Konuşmasının son bölümünde tekrar günümüz gerçeklerine ve gençliğine yer veren yazar bütün zaaflarımıza, eksiklerimize, kuşatılmışlığımıza rağmen genç ve diri soluklar, etkili örneklik ve direnişler, yolumuzu aydınlatan simalar eşliğinde yeni bir tarih şafağının eşiğinde olduğumuzu vurguladı. Müslümanların yaşadığı coğrafyalardan da söz eden yazar; biz iyi niyetle, ihlasla, ısrarla, sabırla çalıştığımız, direndiğimiz, mücadele ettiğimiz ve “bünyanun mersus” olmayı önemsediğimiz sürece Allah’ın da bize yardım edeceğini, bize yeni ve onur bahşedici yollar açacağını dile getirdi. Günümüz gençlerinin önünde artık Esmaların, Abdulkadir Salihlerin örnek olduğunu, Müslümanların birçok bölgede genç kahramanlarla tarihi ateşlediğini ve gençlerimizin sola öykünerek örneklediği figürlerden kurtulduğunu, Rabia meydanının, Suriye’nin, İslam dünyasındaki diğer kıyamların bizim için yeniden ayağa kalkma ve model üretme imkânı sunduğunu vurguladı.

Genç dinleyicilere çeşitli önerilerde de bulunan Ali Değirmenci; hem sağlam bir İslami bilgi ve bilince, hem de kavi bir imana ve çok yönlü bir yeryüzü bilgisine sahip olma noktasında kadın erkek hepimizin çok çalışması, düşünmesi, okuması, istişare etmesi, paylaşması, didinmesi gerektiğini belirtti. Yazar konuşmasını dua ve temennilerle bitirdi.

Etkinlik-Eylem Haberleri

Başakşehir’den Gazze direnişine bin selam!
Adana Özgür-Der’de “Emperyalizm ve Siyonizm İlişkisi” konferansı düzenlendi
Özgür-Der Gençliği “İslami Perspektiften Psikoloji” kitabını değerlendirdi
Fetih Vakfından Suriyeli çocuklara kışlık mont yardımı
Özgür-Der’in Suriye halkına yönelik un yardımları sürüyor