Erkan Yeni “iman” kavramı üzerinde durdu ve şunları söyledi: “Kur’ân-ı Kerîm’de bazı kelimeler farklı yerlerde farklı anlamlarda verilir. İşte bu farklı anlama sahip kelimelerden birisi de imân kelimesidir. İmânın asıl ve Kur’ân’da en sık kullanılan anlamı “inanmak”tır. İman “inanmak” demektir; mü’min de “inanan kişidir”. İman ve mümin kelimeleri e-m-n kökünden gelen “güvenmek”, anlamına da gelir.
Kur’ân’da Bakara suresi 283. ayette şöyle buyurulmaktadır:
“Şayet yolculuk halinde olur ve yazacak birini bulamazsanız, teslim alınmış rehinler (yeterlidir). Birbirinize güveniyorsanız, kendisine güvenilen borçlu emaneti yerine getirsin ve Rabbi olan Allah’tan korksun. Tanıklığı gizlemeyiniz. Kim onu gizlerse şüphesiz onun kalbi günahkârdır. Allah yaptıklarınızı eksiksiz bilmektedir.” Nisâ suresi 136. Ayette ise,“Ey iman edenler! Allah’a, peygamberine, peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve âhiret gününü inkâr eden kimse iyice sapıtmıştır.” Ayrıca Tevbe 9/61, Yûsuf 12/11, 64, Mü’min 40/7, Saff 61/10-11, vs. pek çok âyette imân veya mü’min kökünden kelimeler hep “güvenmek” anlamında kullanılmıştır. Demek ki mü’min, inandığı gibi güvenen insandır. Haşr sûresinin 23. âyetinde Yüce Allah kendisini el-mü’min olarak nitelendirmektedir. Allahü Te‘âlâ “inanan” olamayacağı gibi “güvenen” de olamaz.
Çünkü her ikisi de kullar için geçerlidir; Yaratıcı için böyle şeyler düşünülemez. Bu durumda söz konusu kelimenin üçüncü anlamı devreye girmektedir ki o da “güven vermek”tir. Şimdi bu üç anlamı düşünerek “Mü’min, inanılması gereken bütün değerlere inanan, inandığı değerlere güvenen ve çevresine güven veren insandır” demeliyiz.
Mü’min, güvenilen insandır; etrafına da güven veren insandır. Bu nedenledir ki Hz. Peygamber Müslümanı şöyle tanımlamıştır: “Müslüman, elinden ve dilinden diğer Müslümanların (veya diğer insanların) güvende bulunduğu insandır.” Bu güveni vermeyen insan kâmil mü’min olamamış demektir.
İman ve Salih Amel
Bir inancın iman olarak isimlendirilebilmesi salih amel dediğimiz ıslah edici barışı sağlayıcı, bir kötülüğü giderici eylemlerle ispatlanmasına bağlıdır. Bir inanca iman demek, onun salih amellerle desteklenmesine bağlıdır. Peki hangi davranışlara salih amel denir?
İmanlı yapılmışsa onlara salih amel denir. İmanlı yapılmayan eylemlere salih amel denmeyeceği gibi salih amellerle desteklenmeyen inanca da iman denmez.
Asr suresinde;
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla.
1- Asr´a yemin olsun ki,
2- insan mutlaka bir ziyandadır.
3- Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır.
Erkan Yeni sunumunun devamında Müminlerin sorumluluklarını dört ana gruba ayırarak, bunlarla ilgili ayetleri okudu ve açıklamalarda bulundu.
Allah’a karşı, kendimize, müminlere, insanlara karşı sorumluluklarımız.
Allah’a karşı sorumluluklarımız
-Alla'ha gönülden iman etmek.(hac,22/35)(mü'minün,23/57-61)(leyl,92/17-21)
-Allah'a tevekkül etmek.(2/156-157)(enfal,(8/2)
-Tağut'u inkar ederek Allah'a iman etmek.(nisa,4/60)(zümer,39/17-18)
-Kafirlerin kurulu düzenlerinden değil sadece Allah'tan korkmak. (al-i imran, 3/173)
-Allah'tan ve dostlarından başkasını veli edinmemek (nisa 4/144)(maide,5/55-58)(tevbe,9/71)
-Allah'ın gazabından korkmak rahmetini ümit etmek. (secde,32/16)(mearic,70/199-35)
-Allah'a samimi bir şekilde bağlandığımızı gece gündüz ibadet ederek zikri sürekli kılarak göstermek.(zariyat,51/15-19)(furkan,25/64)
-Allah'a imanın takvanın yansıması olan ibadet meyveleriyle besleyip takviye etmek(bakara 2/66)(al-i imran,3/76)(casiye 45/19)
-İbadet saatlerinde Allah'ı zikretmeyi dünyevi menfaatlere tercih etmek.(sad,28/49-54)(beyyine 98/7-8)
-Gayb'a iman etmek.(bakara,2/3-5)
-İman esaslarına bağlı kalmak.(bakara 2/177)(fetih 48/10)
-İman ilkelerine zulüm karıştırmamak.(enam 6/82)(müminun 23/57-61)
-İmanı namaz ve infak gibi amellerle taçlandırmak(.bakara 2/267)(bakara 2/271)(bakara 2/274)
-Günahlarda ısrar etmemek.(al-imran 3/135-136)(zariyat 51/15-19)
-Ensarullah'tan Allah'ın dininin yücelmesine yardım edenlerden olmak(al-i imran 3/522-53)(tevbe 9/19-20)
-Allah yolunda başa gelen sıkıntılara tahammül etmek:yılmamak vazgeçmemek.(bakara 2/153-157)(al-i imran 3/15-17)
-Allah için adadıklarımızı yerine getirmek ihtiyaç sahiplerini kollamak (insan 76/7-10)
-Kuran-ı kılavuz edinmek( bakara 2/1-3)(araf 7/3)(secde 32/15-17)
-Kuran-ı duyarlı bir şekilde okumak ve mesaja kulak vermek.(araf 7/170)(furkan 25/73-76) (araf 7/204)
Kendimize karşı sorumluluklarımız
1-Aklımızı hikmetten yoksun bırakmamak.
Şeytan siz fakirlik ihtimali ile korkutur ve cimriliği telkin eder. Oysa Allah, size bağışlamasını ve lütfunu vadeder. Allah kudret ve egemenliğinde sınırsızdır, her şeyi bilendir. dilediğine hikmet bağışlar ve her kime hikmet bağışlamışsa doğrusu ona en büyük servet verilmiş demektir. Ama derin kavrayış sahipleri dışında kimse bunu düşünüp anlamaz.(bakara 2/268-269)
2-Gizli ve açık günahtan sakınmak:
De ki: "Rabbim ancak açık ve gizli kötülükleri, günahı ve haksız yere sınırı aşmayı, hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi Allah’a ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır."(araf7/33
Büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınanlara gelince, onlar arada bir hataya düşseler de bilsinler ki, Rabbin bağışlaması bol olandır. O sizi yeryüzündeki topraktan var ederken de, analarınızın karınlarında saklı bulunduğunuz zaman da, sizi en iyi bilen O'dur. O halde siz, kendinizi temize çıkarmaya kalkışmayın. O, kimin yolunu kendi kitabıyla bulmaya çalıştığını daha iyi bilir.(necm 53/32)
3-İsraf ve cimrilikten kaçınmak:
(Furkan süresi)
67. Onlar, harcadıklarında ne israf ne de cimrilik edenlerdir. Onların harcamaları, bu ikisi arası dengeli bir harcamadır.
4-Boş şeylerden, yalandan yüz çevirmek:
(Furkan süresi)
72. Onlar, yalana şahitlik etmeyen, faydasız boş bir şeyle karşılaştıkları zaman, vakar ve hoşgörü ile geçip gidenlerdir.
5-Tebliğ ettiğimiz gerçeklere karşı müstağni davranmak:
'Siz kendinizi unutarak diğer insanlara erdemli olmayı mı öğütlüyorsunuz-hem ilahi kelamı okuyup durduğunuz halde?siz hiç aklınızı kullanmazmısınız?(bakara 2/44)
'siz ey iman etmiş olanlar! Neden söyledikleriniz ile yaptıklarınız birbirine uymuyor?yapmadığınız şeyi söylemeniz Allah nazarında en tiksinti verici şeydir.(saf 61/2-3)
Müminlere karşı sorumluluklarımız
1-Münasebetlerimizi'' hayırda yarış'' ilkesi ekseninde düzenlemek (Al-i imran3/314-315)(mü'minun23/57-63).
2-İyilikte yardımlaşarak dayanışmak kötülüğe birlikte karşı koymak(tevbe ,9/71-72)
3-Ortak ibadet etmek ve tüm kardeşlerimiz adına dua etmek(fatiha,1/1-7)(bakara,2/43)
4-İnfakları başa kakmamak(2,/262-263)
5-Toplumum ilgilendiren konularda ortak karara almak: şura-istişare(şura,42/36-39_
6-İnsan ilişkilerinde ortaya çıkan sorunların giderilmesinde hakem tayin etmek (hucurat,49/10)
7-Zülüm ve baskı altında kalan başka diyarların müminlerine yardım etmek(enfal, 8/72-74)
8-Kardeşlerimize karşı kindar'cı tutumlardan kaçınmak(haşr, 59/9
9-Müminlere karşı merhamet dolu, kafirlere karşı kararlı ve onurlu bir duruş sergilemek. (fetih ,48/29)
İnsanlara karşı sorumluluklarımız
1-Yapılması iyi ve doğru olanı emretmek, kötü olanı yasaklamak.(hac,22/41)
2-İnsanlara karşı mütevazı olmak, cahillerle oyalanmamak(furkan,25/63-71)
3-İnsanlar arasında adaleti ayakta tutmak için mücadele etmek (furkan,25/72)(nahl,16/90)
4-Bir topluluğa olan kinimizin bizi adaletten ayırmasına izin vermemek (maide,5/8)
5-İnsanlara karşı affedici davranmak öfkemizi yutmak.(al-i imran,3/134-136)
6-Kütülüğü iyilikle savuşturmak.(ra'd,13/22)(şura,42/40-41)(fussilet,41/34)
7-Bizimle din konusunda savaşmayan gayrimüslimlere iyi davranmak/ (mumtehine,60/8-9)
8-Mazlumlara ve mahrumlara kimliğini, ırkını, dinini sormadan şefkat göstermek (nisa,4/75-76)
9-Ana-babamıza şefkatle yaklaşmak (ahkaf,46/15-16)
10-İnsani onuru korumada azami gayret göstermek (hucurat,49/11)
11-Ahde sadaka'tı şiar edinmek.(rad,13/19-24 )(ahzap,33/23-24)(insan,76/7-22)
12-Başkalarının kutsallarına sövmemek (enam,6/108)
13-İnsanlarla tartışırken bile adaletten ayrılmamak (nahl,16/125-126)
14-Ehli kitapla en güzel şekilde tartışmak (ankebut,29/46)
15-Ev ziyaretleri ve aile ilişkilerinde adabdan ayrılmamak: randevu veya izin almadan başkalarının evine gitmemek (nur,24/27-29)
16-İnsanlığın güvenliği konusunda sorumlu davranmak
Sunum dinleyicilerden gelen sorunların cevaplanmasının ardından sona erdi.