Mısır'daki Darbe Süreci Libya'da Tekrarlanıyor

Trablus Büyükşehir Belediye Başkanı Bedri, Haftar’ın Bingazi’de ilan ettiği operasyonu, "Mısır'daki darbe sürecinin Libya'da tekrarlanmaya çalışıldığı" şeklinde değerlendirdi.

Trablus Büyükşehir Belediye Başkanı ve Trablus Yerel Meclisi Başkanı Sadat Bedri, ülkedeki son gelişmeleri AA'ya değerlendirdi.

Bedri, Libya'da emekli tuğgeneral Halife Haftar’ın başlattığı operasyonu, "Mısır'da sahneye konan darbe sürecinin bu ülkede de tekrarlanmaya çalışılması" şeklinde yorumladı.

Devrimin ardından istikrarın sağlanamadığı Libya'da, son olarak emekli general Haftar, 16 Mayıs Cuma günü, Bingazi’deki “İslamcı terör örgütlerini” ortadan kaldırma iddiasıyla bir operasyon başlattığını duyurmuş ve Haftar yanlıları ile yönetime bağlı güvenlik güçleri arasında çatışmalar yaşanmıştı.

Daha sonra 18 Mayıs'ta başkent Trablus’a da sıçrayan çatışmalar, Zintan merkezli "İlk Sınır", Yıldırım ve "El-Ka'ka" tugayları gibi çeşitli milis gruplar, ülkenin geçici meclisi Milli Genel Kongre (MGK) binasına giden yolları keserek, binayı ateşe vermiş ve milletvekillerinin giriş ve çıkışlarına mani olmuştu.

Bu olayların ardından güvenlik güçlerinin, Haftar yanlısı Zintanlı milis grupları meclisin bulunduğu bölgeden uzaklaştırdığı belirtildi. Çatışmalar Trablus Uluslararası Havalimanı yolu çevresinde devam etse de Haftar'ın darbe girişiminin püskürtüldüğü ifade ediliyor.

Yeni bir darbe girişimi olarak değerlendirilen operasyonun ardından Haftar'la güçlerini birleştiren gruplar ile merkezi hükümet yanlısı milis güçler arasında zaman zaman yaşanan çatışmalara rağmen, Libya'da sokaklarında hayatın normal seyrinde devam ettiği gözleniyor.

"Mısır'daki süreç sahneleniyor" 

Yeni hükümetin kurulmasının görüşüldüğü meclis oturumu esnasında söz konusu saldırıları gerçekleştiren Zintanlı milislerin,“İslami gruplar"ın aleyhinde olduğu ve Haftar’ın Libya Ulusal Ordusu (LUO) ile aynı anlayışı paylaştıkları yönündeki açıklaması, Mısır'da yaşanan darbe sürecindeki kutuplaşmayı hatırlattı.

Haftar'la işbirliği yapan Zintan merkezli milis güçlerin merkezi yönetime darbe yapmak için kullandığı siyasal dil ile Mısır'da darbeyle yönetimden uzaklaştırılan Müslüman Kardeşler Teşkilatı'na (İhvan) yönelik kullanılan dilin benzeşiyor oluşu dikkati çekiyor. Libya'da demokratik kurumlara yöneltilen tehdit içerikli açıklamalarda da "İhvan karşıtlığı" belirgin biçimde öne çıkıyor.

Sadat Bedri, son süreci "Mısır'daki darbe sürecine benzer şekilde yoğun bir dezenformasyon işlevi gören Körfez sermayeli medya kuruluşlarının yaydığı bilgi kirliliği, darbe girişiminde bulunan güçleri abartılı biçimde güçlü gösterip psikolojik baskı oluşturmayı hedeflediği" şeklinde yorumluyor.

Özellikle Trablus'ta yaşanan karmaşada, MGK Başkanı ve Cumhurbaşkanı Nuri Ebu Sehmeyn ve çok sayıda milletvekilinin kaçırıldığı iddia edilmiş, bazı televizyon kanallarına telefonla bağlanan MGK Başkanı Ebu Sehmeyn ise kaçırıldığına dair haberleri yalanlamış ve güvenli bir yerde bulunduğunu ifade etmişti.

Misratalı siyasetçi Abdurrahman Suveyhli’nin silahlı saldırıya maruz kaldığı ve Sadi Kaddafi’nin hapishaneden kaçırıldığı yönünde haberler de yayılmış fakat bu iddiaların da doğru olmadığı ortaya çıkmıştı.

Öte yandan Trablus'ta yaşanan darbe girişiminde Sağlık Bakan Yardımcısı Hüseyin el-Recbani ve 10 milletvekili kaçırılmış, Başbakanlık binası kuşatılmış ve Dışişleri Bakanlığı tedbir amacıyla boşaltmıştı. Ayrıca, Başbakan Yardımcısı Abdusselam el-Kadı ile Adalet ve Kültür Bakanlarının toplantı yaptıkları sırada Spor Bakanlığı binasına da bir saldırı gerçekleştirilmişti.

Çatışmalar esnasında ABD’nin Trablus Büyükelçiliğine mermi isabet etmiş, ABD’nin Trablus Büyükelçisi Deborah Johnes olaylar yaşanmadan önce dün Trablus’tan ayrılmıştı.

Darbe girişimi püskürtüldü

Sabahın erken saatlerinde Geçiş Hükümeti adına Kültür Bakanı Habib el-Emin tarafından yapılan açıklamada; Trablus’taki güvenlik durumunun kontrol altına alınmaya başlandığı belirtilerek, halk sükunete davet edilmiş ve yaşanan çatışmalarda 2 kişinin öldüğü ve 55 kişinin yaralandığı ifade edilmişti.

Darbe'nin hedefi İslamcılar

Halife Haftar’ın komuta ettiği LUO sözcüsü Muhammed el-Hicazi de kamuoyuna bir açıklama yaparak, Trablus’taki saldırının Haftar’ın komuta ettiği güçlere bağlı Zintanlı İlk Sınır, Yıldırım ve El-Ka'ka Tugayları taburları tarafından “saygınlık operasyonu” kapsamında yapıldığını ve hedeflerine ulaşıncaya kadar saldırmaya devam edeceklerini belirtti. 

Hicazi devamla, "amaçlarının MGK’da bulunan İslamcıları yakalamak olduğunu, hükümetin ve MGK’nın Katar’ın ajanı olduğunu, iktidarın meşru olmadığını ve Libya’nın Katar’dan emir alan tüm milislerden arındırılması gerektiğini" ileri sürdü.

Libya Silahlı Kuvvetlerinden ayrılmış bir General olan Muhammed Fernana da Haftar adına bir bildiri yayınladı. Açıklamada; "Libya halkının ülkenin teröristler ve radikallerin yuvası olmasını kabul etmeyeceği" belirtildi.

Darbe girişimleri

Şubat ayı içerisinde de Halife Haftar darbe açıklaması yapmış ancak girişimi başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Haftar'ın girişiminden 4 gün sonra ise Zintan merkezli İlk Sınır, Yıldırım ve El-Ka'ka Tugayları merkezi geçiş hükümetine ve MGK'ya karşı bir darbe girişiminde bulunmuş ancak başarısız olmuştu.

 Yirmi yıl boyunca ABD'de yaşayan Haftar, 1986'daki Libya-Çad savaşı sırasında Kaddafi rejimi tarafından vatana ihanetle itham edilerek hapis cezasına çarptırılmıştı.  Haftar ABD'ye kaçmış, 1988'de "Libya'nın Kurtuluşu İçin Ulusal Cephe" adlı örgüte katılmış ve daha sonra Libya Ulusal Ordusu isimli askeri kanadı oluşturmuştu.

Libya Haberleri

Libyalılar belediye meclisi seçimleri için sandık başında
UCM, Libya'da savaş suçlarına karışan 6 Kaniyat milisi hakkındaki tutuklama kararının gizliliğini kaldırdı
Libya'daki Temsilciler Meclisi, üzerinde anlaşmaya varılan Merkez Bankası yönetimini onayladı
Alim, muttaki, savaşçı: Çöl aslanı Ömer Muhtar
Libya'da Güvenlik Düzenlemeleri Yüksek Komitesi kurulması kararı alındı