HAKSÖZ-HABER
Mısır Cuntası darbenin hemen ardından Gazze halkının nefes borusu olan Refah kapısını kapatarak, yıllardır Siyonist işgal rejiminin ambargosu altında olan ve dayanılmaz sıkıntılar çekmeleri üzerine ilaç, gıda ve yakıt gibi temel gereksinimlerini karşılamaya çalıştıkları tünelleri bir bir kapatıp darbenin ikinci muhatabının kim olduğunu ortaya koymuş oluyordu.
Mısır Cuntası bu baskılarını sürdürürken Ramallah şehrinde işgalcinin çıkarları doğrultusunda hareket eden, kendi halkına düşman kesilen Abbas yönetimi ve ona bağlı medya kuruluşları Mısır medyasını yalan belgelerle beslemeye başlamışlardı. Belgelerin yalan olduğu daha sonra ortaya çıkmaya başladıysa da çamur çoktan iz bırakmıştı.
Böylelikle Mısır sermayesi, medya ve asker-sivil bürokratik oligarşisi için gerçek tehdidin İsrail değil Hamas, Gazze ve Filistin direnişi olduğu bir kez daha belleklere kazınmış oluyordu. İhvan’ı terör örgütü ilan eden Mısır Cuntasının bundan sonra Hamas ve diğer direniş hareketlerini de terör listesine alacağı, İhvan’a karşı sürdürdüğü savaşı bunlara karşı da sürdüreceği; Gazze üzerindeki kuşatmayı daha da ağırlaştırarak Hamas ve onun hükmettiği direnişin teslim alınmasını hedefleyeceklerinin karineleri artık çok güçlü.
Öte yandan Filistin halkı bu konuda oldukça sabırlı davranmakta. Tıpkı Irak, Tunus, Ürdün, Lübnan, Kuveyt ve Suud’dan darbeler yediği günlerde olduğu gibi. Gazze halkının bir sabah sınırları kaldırıp Ariş’e kadar yürüdüğü, burada ihtiyaçlarını aldıktan sonra geri döndüğü günlerin arefesi yaşanıyor adeta. Gazze, Hamas ve direniş gruplarından şimdiye kadar Mısır tarafına herhangi bir sıkıntı oluşturulmadı. Ancak ihanet, baskı ve zulmün işgalci kadar Mısır ve Filistin yönetiminden gelmekte olduğu iyiden iyiye tescillenmekte.
Mursi’nin Filistin halkına ve Gazzelilere alan açtığı, nefes aldırdığı günlerden İhvan’ın kolunun kanadının kırıldığı bugünlere evrildik. Şüphesiz sadece Gazze değil, tüm İslam dünyası genel anlamda bir sıkışmışlık hali yaşamakta. Her yeri Mısır, her coğrafyayı Suriye haline getirmeye çalışan bir rüzgârın esti(rildi)ği çok açık. Lakin tüm bu halkların, günleri insanlar arasında evirip çeviren bir Rabbe teslim olduklarını ve çetin imtihanların içerisinde bir bilinçlilik halesini kuşanma yolculuğu yaptıklarını da unutmamak gerekiyor.