HAKSÖZ HABER
Yeni bir anayasa, Türkiye’de birbirinden farklı dünya görüşlerine sahip de olsalar üç insan bir araya geldiklerinde konuştukları başlıca meseleler arasındadır. Yıllar geçtikçe ‘geyik’ muhabbet muamelesi gören yeni anayasa tartışması son zamanlarda yine hareketlendi.
MHP’nin yeni anayasayı milli vecibe ilan etmesi ve AK Parti’nin başlattığı anayasa çalışması yıllardır konuşulan bu konuda ne gibi bir yenilik getirecek şuan için bilinmiyor. Ancak MHP’nin bugün ilan ettiği 100 maddelik anayasa taslağına bakılırsa çok fazla bir yenilikten bahsetmek mümkün değil.
Her şeyden evvel şunu söylemek lazım devletin görünürlüğünü azaltıp, özgürlükleri artıran bir anayasa Türkiye’nin bir takım önemli sorunlarına çare olabilir. Ancak bununda ötesinde salt anayasaya bağlı bir problemden bahsetmek mümkün değil. Sorun sistem değil rejim sorunudur!
Bu bağlamda kısmi bir çözüm olarak yeni anayasanın bir takım ‘radikal’ kararları içermesi gerekiyor. Peki, MHP’de ve şu haliyle AK Parti’de böyle bir vizyondan bahsetmek mümkün mü?
MHP’nin ‘yeni’ anayasa taslağı bu bağlamda kısaca incelenebilir. Var olan anayasaya bu yeni önerinin yeni diyebileceğimiz iki tane katkısı var. Bunlardan biri daha evvel Bahçeli tarafından dile getirilen AYM’nin yapısı hakkında. AYM, MHP’nin önerisine göre yüksek mahkeme olmaktan çıkartılıyor. İkinci ‘yenilik’ ise Cumhurbaşkanı yardımcılarının da seçimle makamlarına gelmesi.
Bunun dışında ne var diye sorduğumuzda ise çok fazla bir şeyle karşılaşamadık açıkçası. Belki de sistemin problemli bakış açısını en iyi özetleyen değiştirilemez hatta değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddeler hakkında bakın ne diyor MHP:
"Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkeleri ve kurucu felsefeleri kıskançlıkla muhafaza edilmelidir"
Muhafaza etmek de yeterli gelmemiş ki ‘kıskançlıkla’ muhafaza etmeye davet eden MHP, yeni anayasayı tartışmak için bunun kabulünü de önkoşul olarak ileri sunuyor.
Özünde ‘yeni’ anayasa önerisinde yeni olan hiçbir şey yok! Amaç olarak zaten 'Cumhurbaşkanlığı sistemini kurumsallaştırma' ifadesinin bizzat Bahçeli tarafından dile getirilmesi de bakış açısını özetliyor. Böylelikle Cumhurbaşkanlığı sisteminden kimlerin memnun olduğu da böylelikle anlaşılmış oluyor. MHP’nin daha fazla devletleşmesi anlamına gelen bu öneri toplumda bir heyecan uyandırdı mı onu da okurlarımıza bırakıyoruz…