Her şeye varım da.. MHP’nin, son tahliye krizini “Yargıtay’a adamlarını seçmek için kullanıyorlar” şeklinde yorumlamasına yokum.
Bu nasıl bir anlayıştır?
Bu nasıl milliyetçiliktir?
Bu nasıl ülkücülüktür?
MHP ile ilgili ne zaman bir şey yazsak, hemen ülkücüler “Başka yazacak yanlış iş bulamadın mı ki, bize mercek tutuyorsun?” diye sitem ediyorlar.
Ediyorlar ama, ben samimi kanaatimi söyleyeyim.
Bana sorsanız; “Haklarında verilen kararlar kesinleşmediği için tahliye olanların durumu mu vahim, yoksa MHP’lilerin bu durumu Yargıtay’ı ele geçirme atağı olarak yorumlaması mı?” diye..
Ben “İkincisi daha vahim” derim.
Tahliye olanlar, yarın kararlar kesinleştiğinde, teker teker toplanır, cezaevine konulur.
Ama, MHP’nin bu yanlışı nasıl düzeltilecek?
Yanlış ne mi?
Özetleyelim hemen..
Bu ülkede, alevi dedesi Seyfi Oktay HSYKBaşkanı iken, Yargıtay’a yüzlerce üye seçildi. HSYK’nın hemen tamamı, belli bir mezhebden üyelerle dolduruldu. Ülke genelinde milliyetçi hakim-savcılara, etkin görev hiç verilmedi..
O dönemde seçilen Yargıtay üyeleri, HSYK üyelerini seçti, sonra da HSYK üyeleri, yeniden Yargıtay üyelerini seçti. Ve böylece içlerine milliyetçi çizgiden insanları almadılar. Çok istisnai bir-iki örnek hariç.
O HSYK’nın seçtiği Yargıtay’a eyvallah eden MHP.. Şimdi kalkmış, yarıya yakını kürsü hakim ve savcılarının seçimi ile oluşan HSYK’ya, Yargıtay üyeliği seçimini çok görüyor.
Oysa dünkü HSYK’da, bakan ve müsteşar dışındakilerin tamamı solcu idi.
Bugünkü HSYK’da ise; bazı üyelerin, mesleğe başlamadan önce milliyetçi çizgide oldukları, hatta bir-ikisinin tam anlamı ile MHP’ye yakın isimler olduğunu bilmeyen yok.
Buna rağmen, MHP kalkmış “Yargıtay ele geçirilmeye çalışılıyor” diyor.
Ne diyelim MHP’nin bu resmi söylemine?
Ne diyebiliriz ki?
Hiçbir şey demeyelim..
Sadece olanları anlatalım. Seçmenleri seçim meydanlarında hesap sorsun MHP’ye: “Siz sol parti misiniz? Siz solcuların HSYK’sından yana mısınız?” diye.
Genel seçimlere, şunun şurasında 5 ay kaldı.
Oktay Vural’ın tuzu kurudur. Ama Konya’dan aday olacak Faruk Bal, yazsın bir kenara: “Yeni HSYK’nın Yargıtay’a üye seçmesine niye karşısınız” sorusuna ne cevap vereceğini..
Bazı MHP’liler, “Fevri yazıyorsun” diyebilirler.
Hayır, hiç de fevri değilim..
OktayVural, iki gün önce aynı söylemi dillendirmişti. “Oktay Vural, MHP’yi tek başına temsil etmez” dedim kendi kendime.
Ama sağda solda benzer söylemler. Oktay beyin dün Buca ilçesinde Cuma namazı sonrasında vatandaşlarla yaptığı sohbette; “Hükümetin gözü HSYK’da, gözü Yargıtay’da. HSYK bittikten sonra Yargıtay üzerine birtakım oyunlar oynuyor. Bu tip ayak oyunlarıyla maalesef yargı da zedelenmektedir. Vatandaş da endişe içindedir” sözlerini dinleyince, bu konuyu yazmak artık vazife oldu.
Sadece MHP’nin dindar yönü ağır basan isimlerine değil, Oktay beye de hatırlatalım: “Siz İzmir’in Buca ilçesindeki Cuma namazı sonrasında vatandaşlara böyle hitap edebilirsiniz ama.. Sizi bir de aynı söylemle Yozgat’ta dinlemek isterim.Konya’da dinlemek isterim.Kırıkkale’de dinlemek isterim!”
CHP’nin oy deposu Buca’da (cami çıkışında da olsa), solcu HSYK’dan yana olup, yeni HSYK’yı eleştirmeniz, Yargıtay’a solcu olmayanların da seçilebileceği bir ortamın oluşmasına itiraz etmeniz belki destek bulabilir ama.. Yozgat’a gittiğiniz zaman, değil cami çıkışında, (varsa eğer) bir meyhanenin kapısında bile bu söylemi tekrarlamanız, kovalanmanıza sebeb olabilir.. Kırıkkale’de hakeza. Konya’da hakeza..
Bu ülkede, ülkücüleri 80-90 yıla mahkum edip, solcu teröristleri en fazla 24 yıla mahkum edenleri savunmak, solcu HSYK üyelerini kollayıp, milliyetçi hakimleri dışlamak, Oktay beyin haddi olmasa gerektir.
5 ay sonraki seçimde, bu gerçeği Oktay bey görecektir.
Benim endişem Oktay bey için değil, MHP içindeki dindar isimler için..
Onlara sesleniyorum: “Siz seçim meydanlarında da, ‘Ah ne güzeldi, alevi dedesinin başkanlığındaki HSYK’ diyebilecek misiniz?”
Diyecekseniz, size de sözüm yok!
Nasıl olsa, seçmen size de bildirir haddinizi!
YENİ AKİT