MGK, Arap aşiretlerinin YPG/PKK’ya karşı direnişini sahiplendi

Milli Güvenlik Kurulu (MGK), Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında Beştepe’de toplandı. 3 saat süren toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, Arap aşiretlerinin YPG/PKK’ya karşı direnişine yönelik vurgular dikkati çekti.

HAKSÖZ-HABER

Arap aşiretlerinin YPG/PKK’ya karşı direnişinin gündeme geldiği MGK toplantısında, “Suriye halkının PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütüne karşı gösterdiği meşru direnişin; masum insanları katleden, çocukları zorla silahaltına alan ve ülkenin tabii kaynaklarını sömüren bu taşeron örgütün, barış ve huzurun önündeki en büyük engel olduğunu teyit ettiği belirtilmiştir.” denildi.

Milli Güvenlik Kurulu (MGK), Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında Beştepe’de toplandı. 3 saat süren toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, Kerkük'te huzurun muhafazası ve ülkedeki terör örgütlerinin tamamen bertaraf edilmesinin, bölgeye yönelik siyasetin esasları arasında yer aldığı ifade edildi.

ORGENERAL GÜRAK İLK KEZ KATILDI

Milli Güvenlik Kurulu toplantısına Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu ilk kez katıldı.

ALINAN KARARLAR

Toplantı sonrası yazılı açıklama geldi. İletişim Başkanlığından yapılan açıklamada toplantıda alınan kararlar paylaşıldı.

Paylaşımda şunlar kaydedildi:

“Toplantıda;

PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ terör örgütleri başta olmak üzere millî birlik ve beraberliğimiz ile bekamıza yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve yurt dışında azim, kararlılık ve başarıyla icra edilen operasyonlar hakkında kurula bilgi sunulmuştur.

Suriye halkının PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütüne karşı gösterdiği meşru direnişin; masum insanları katleden, çocukları zorla silahaltına alan ve ülkenin tabii kaynaklarını sömüren bu taşeron örgütün, barış ve huzurun önündeki en büyük engel olduğunu teyit ettiği belirtilmiştir.

Bölücü terör örgütünün bölgemizden temizlenmesi yönündeki kararlılığımız vurgulanarak bu cinayet şebekesine destek vermeyi sürdüren aktörlere, uluslararası hukuk ve insan haklarından kaynaklanan yükümlülükleri ile müttefiklik mesuliyetleri hatırlatılmıştır.

Türkiye’nin, yaklaşık yarım asırdır önemli sınamalarla karşı karşıya kalan dost ve kardeş ırak halkına azami desteği sunmaya devam edeceğine işaret edilmiş; barış içinde bir arada yaşama kültürünün ülkedeki en müstesna örneklerinden birini teşkil eden Kerkük’teki huzurun muhafazasının ve ülkedeki terör örgütlerinin tamamen bertaraf edilmesinin, bölgeye yönelik siyasetimizin esasları arasında yer aldığının altı çizilmiştir.

Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) egemenliğine ve Kıbrıs Türklerinin en temel insani ihtiyaçlarına yönelik çifte standartlı tutum ve faaliyetlerinin tarafsızlık yükümlülüğüyle bağdaşmadığı ve itibarını zedelediği; bu çerçevede, barış gücünün KKTC’deki faaliyetlerinin KKTC makamlarıyla varacağı bir yazılı mutabakat yoluyla hukuki zemine oturtulması ihtiyacının bir kez daha ortaya çıktığı ifade edilmiştir.

Türkiye’nin, uluslararası hukuk ve antlaşmalardan kaynaklanan hakları çerçevesinde Kıbrıs Türklerinin güvenliği ve huzurunun teminatı olmaya devam edeceği vurgulanmıştır.

Güney Kafkasya’da kalıcı barışa giden yolun ancak Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün ve egemenliğinin kayıtsız şartsız tesisi ve bölgemizdeki tüm ülkelerin refahına katkı sağlayacak ahdî yükümlülüklerin gereğinin yerine getirilmesiyle açılabileceği hususu, başta Ermenistan olmak üzere tüm taraflara hatırlatılmış; Türkiye’nin bölgede kalıcı barışın ve istikrarın sağlanmasına yönelik çabaları desteklemeyi sürdüreceği belirtilmiştir.

Ukrayna’da sürmekte olan savaşa ilişkin son gelişmeler ile Karadeniz Tahıl Girişimi’nin canlandırılması başta olmak üzere atılabilecek adımlar ele alınmış; Türkiye’nin, savaşın adil ve kalıcı bir barışla gecikmeksizin sonlandırılması yönündeki gayretlerini sürdürme kararlılığı teyit edilmiştir.

Kosova’da meydana gelen hadiseler ve Balkanlar’daki son durum değerlendirilmiş; Türkiye’nin hem bölgede hem de NATO misyonunun komutasını üstleneceği Kosova’da, barışın ve huzurun muhafazası için azami gayreti sarf edeceği ifade edilmiştir.

Türkiye’nin, zor günler geçiren dost ve kardeş Libya halkına sağladığı yardım ve desteği tüm ülke sathında dengeli ve eşit bir şekilde sürdüreceği ve büyük afetin ardından oluşan dayanışmanın muhafazası ile ülkedeki birlik ve beraberliğin yeniden tesisine katkı sunmaya, tüm aktörlerle temas halinde devam edeceği belirtilmiştir.”

Gündem Haberleri

BDS'den İsrail'e hizmet veren Arap kanallarına boykot çağrısı
Kemalistler, muvazzaf askerlerden darbe umudu kalmayınca emekli askerlere sarıldı
Türkiye Adalet Akademisi Kanunu Teklifi komisyonda kabul edildi
Türkiye'de son 50 yılda 36 göl kurudu
İstanbul'da 51 öğrenci İBB’nin dağıttığı gıdadan zehirlendi