Metiner ne itham etmekten ne de tekzip yemekten usanıyor!

Daha önce canlı yayında sarf ettiği “FETÖ’cüler göreve getiriliyor” sözlerinden ötürü Süleyman Soylu’nun tepkisine maruz kalan ve Star gazetesiyle ilişiği kesilen Mehmet Metiner, ne itham etmekten ne de tekzip yemekten usanıyor!

HAKSÖZ-HABER

Mehmet Metiner’in itham ettiği kişi bu kez de Habertürk gazetesi yazarı Nihal Bengisu Karaca oldu.

Metiner’in kışkırtıcı twiti

Geçtiğimiz günlerde Habertürk TV’de gündemi yorumlayan Nihal Bengisu Karaca, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki eylemlere ilişkin eleştirel değerlendirmelerde bulunmuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın rektör atamasını eleştiren Karaca, “Diktatörlük var diyenlerin eline koz vermiş oluyorsunuz. Siyaseten de doğru bulmuyorum, başarısız bir politika olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullanmıştı.

AK Parti eski Milletvekili Mehmet Metiner, Nihal Bengisu Karaca’nın açıklamalarına “Nihal Bengisu Karaca varken Canan Kaftancıoğlu susmalı bence.” mealinde bir twitle tepki göstermişti.

Nihal Bengisu Karaca’nın cevabı

Mehmet Metiner’in bu twitinden günler sonra Nihal Bengisu Karaca sessizliğini bozdu.

Twitter hesabı üzerinden bir açıklama yapan Nihal Bengisu Karaca şunları söyledi:

Nihal Bengisu Karaca, Metiner’in adını anmamış ama tartışmaların arka planı ve açıklamada bahsedilen kişi tiplemesine dikkat edildiğinde bu cevabın muhatabının Metiner olduğu anlaşılıyor. Nitekim Metiner, Nihal Hanıma cevap vermeyi ihmal etmemiş:

Hangisi Kaftancıoğlu’na daha çok benziyor; Sayın Metiner mi, Nihal Hanım mı?

Mehmet Metiner’in, PKK ve benzeri bazı silahlı sol örgütlere verdiği birtakım mesajlarla bilinen Canan Kaftancıoğlu ile Nihal Bengisu Karaca’yı karşılaştırarak aynı cümle içinde anması doğrusu çok garip bir yaklaşım. Garip olduğu gibi bu yaklaşım Metiner’in aleyhine olacak tutumdur da. Çünkü Nihal Bengisu Karaca ne PKK ve benzeri bir silahlı örgüte şirinlik yapmış, ne de siyasi yelpazede bunlarla aynı kulvarda tutum belirleyen partilerle iltisaklı olmamış ki Kaftancıoğlu ile yan yana getirilsin. Tam tersine olsa olsa bir zamanlar bugünkü HDP'ye denk gelen HADEP’te Başkan Yardımcısı olacak kadar “yükselmiş” Mehmet Metiner Canan Kaftancıoğlu ile aynı cümlede zikredilebilir!

İşte trollük böyle bir şey… Trollerin en büyük alışkanlığı alakalı alakasız isimleri yan yana getirerek mantık sınırlarını son derece zorlayıcı kıyaslar yapmak ve önüne gelene FETÖ’cü ithamını yapıştırmak. Trollerin bir dikkati çeken bir diğer özelliği de kraldan çok kralcı olmaları. Nitekim HADEP ile başladığı siyaset serüvenini AK Parti’den milletvekili olmakla taçlandıran, sonra burada tutunamayıp köşe yazarlığına devam eden ama en sonunda bu kraldan çok kralcılığı Star gazetesini de bıktıran Sayın Metiner’in yolları Star ile de ayrılmıştı. Mehmet Metiner’in 7 Kasım 2020 tarihli “Koronavirüsle imtihanım” başlıklı yazısından sonra Star’da başka yazısı görünmüyor. 2 Aralık 2020 günü sosyal medya hesabı üzerinden bir açıklama yapan Mehmet Metiner, Star’da artık yazmayacağını paylaşmış ve bundan sonra Twitter’da yazacağını ilan etmişti.

Televizyonda tutuşup Twitter’da kızışan ateş

Mehmet Metiner’in kraldan çok kralcılık ifadesinde karşılığını bulan ve tüm trollerin ortak özelliği olan bu tutumunun tek örneği yukarıda anlatılanlar ile sınırlı da değil. Özellikle katıldığı bir televizyon programında dillendirdiği FETÖ’cülük ithamlarından ötürü Süleyman Soylu’yu çileden çıkaran bir olay var ki anlaşılan Sayın Metiner bundan da ders çıkarmamış görünüyor.

18 Temmuz 2020 akşamı Semiha Şahin’in CNN-Türk televizyonundaki programına katılan Mehmet Metiner’in burada dillendirdiği söylentiler İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu çileden çıkarmış ve Soylu canlı yayına bağlanmak suretiyle Metiner’e sert tepki göstermişti. Öyle ki tartışmanın alevi burada da dinmemiş, Mehmet Metiner’in tutumundan ötürü sosyal medyada devam etmişti.

Olayın özeti şöyle:

18 Temmuz 2020 akşamı Semiha Şahin’in CNN-Türk televizyonundaki programına konuk AK Partili eski milletvekili Mehmet Metiner, hükümetin FETÖ ile mücadelesine övgüler yağdırır ama nedamet getiren FETÖ’cülerin bazı bakanlıklarda istihdam edilerek bu mücadeleye ihanet edildiğini ima eder. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bunun üzerine aynı programa bağlanır ve  Mehmet Metiner'in “FETÖ’cüler göreve getiriliyor” sözleri üzerine tepki göstererek şunları söyler:

“Başında olduğum bakanlığı ilgilendiren birkaç değerlendirme yapıldı. Bu değerlendirmelere bir cevap vermezsem hem kendimize haksızlık hem bugün büyük mücadeleler veren bu kuruma ve hükümetimize bir haksızlık olarak görüyorum…

Ben FETÖ mücadelesinin nasıl yürüdüğünü bilen insanlardan bir tanesiyim. Bizim göreve getirdiğimiz kimse yok. Ben düzgün yaşayan bir adamım. Böyle sağın solun lafları ile iş yapacak bir adam değilim. Ben hükümetimizin politikalarını yürüten bir insanım. Bu laflar benim ağrıma gider. Hayatı risk içerisinde olan bir adamım. Bir tek FETÖ'cüyü göreve getirmişsem ve bu söylenmiyorsa bu ülkemize ihanettir. Ben getirmişsem ben ihanet ediyorumdur. Çok üzüldüğümü ifade etmek istiyorum. Televizyon kanallarında bizim arkadaşlarımızın elimizde isimler var demesini de kendime hakaret kabul ediyorum.

Bana ulaşabilecek insanların basın üzerinden konuşmasını doğru kabul etmiyorum."

Mehmet Metiner'in konuşmak için müsaade istemesine de tepki gösteren Soylu, "Ben müsaade falan etmiyorum! Siz söyleyeceğinizi söylediniz! Hayırlı akşamlar diliyorum" diyerek yayından ayrılır.

Süleyman Soylu’nun tepkisi karşısında neye uğradığını şaşıran Mehmet Metiner, tartışmayı sosyal medya mecralarına da taşır. Ama burada da Süleyman Soylu’dan yüz bulmaz ve nihayet Soylu kendisine hitaben bir ayet hatırlatarak son noktayı koyar:

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!