Mesele yakıt olunca Filistin hatırlandı

Rusya’nın Ukrayna işgaliyle beraber alternatif yakıt arayışları ve rotaları aramaya başlayan Avrupa Birliği yardım gemilerinin girişine izin verilmeyen Filistin limanları ve şeridini gaz arama ve aktarma üssü olarak görmeye başladı.

HAKSÖZ HABER

İşgal altındaki Filistin’de İsrail zulmü aralıksız bir şekilde devam ederken Avrupa Birliği ve İsrail’in dostları Filistin’deki insanlık suçlarını görmezden geliyor. Rusya’ya ambargo kararları alan Avrupa Birliği’nin gaz ve petrol tedariği için farklı rotalar aradığı atmosferde Filistin’in sahilleri de yeniden gündeme geldi.

ABD’li Washington Post gazetesi, Avrupa'nın Rus enerji kaynaklarına alternatifler sağlama yarışının, "Abluka altındaki Gazze Şeridi kıyılarından doğal gaz çıkarmaya yönelik uzun süredir terk edilmiş Filistin girişiminin" yeniden canlanmasına katkıda bulunduğunu yazdı.

Al-Arabiya Al-Jadeed gazetesi de Filistin yönetimi ile İsraillilerin son zamanlarda Gazze Şeridi'ni yöneten Hamas ile yakın temas halinde olan Mısırlılarla yoğun görüşmeler yürüttüğünü açıkladı.

Filistinli yetkililer de yirmi yılı aşkın bir süredir görmezden gelinen Gazze Denizi’ndeki olasu çalışmaların nakit sıkıntısı çeken Filistin Yönetimi için önemli bir gelir kaynağı oluşturacağını düşünüyor.

Al-Araby Al-Jadeed'e göre Hamas, Filistin Yönetimi, İsrail ve Mısır arasında Mısır’da gerçekleştirilen görüşmelerde gaz sahasının geliştirilmesi ve taraflara düşen pay konularını ele aldı.

Washington Post, ‘Gazze Marine’ projesinin 1,4 milyar dolar değerinde olduğunu ve Şubat 2023'e kadar tamamlanacağını iddia etti. Gaz üretiminin ise Mart 2024'te başlatılması hedefleniyor.

Filistin Enerji ve Doğal Kaynaklar Kurumu başkanı Zafer Milhem, The Washington Post'a şunları söyledi: "Bu gelişmeyi ve beraberinde gelen refahı bekliyorduk. Umarım bu, geleceğe doğru bir adım olur."

1999'da British Gas tarafından ilk kez keşfedildiğinden beri, Gazze'nin bir trilyon metreküp olduğu tahmin edilen doğal gazı, İsrail-Filistin çatışmaları nedeniyle nihayetsiz kalmıştı. 2000 yılında Yaser Arafat'ın gaz keşfini "Allah’ın bir hediyesi" olarak nitelendirmesinden bir gün sonra, Filistinlilerin ikinci İntifadası başlamıştı. Dönemin İsrail Başbakanı Ariel Şaron da kârın Hamas ve diğer Filistinli gruplara aktarılabileceği uyarısında bulunarak gaz projesi çalışmalarına engel olmuştu.

Avrupa Birliği ülkelerinin yakıt sıkıntısı çektiği günümüzde ise Filistin ve İsrail arasındaki bu sorunun üzerine gidildiği ve çözüm yolları oluşturulmaya başlandığı görülüyor. Akıllara ise Filistin’in ilhakı meselesinin Avrupa Birliği için siyaseten çözümsüzlükle devam ettirilmeye çalışılan bir durum olarak algılandığı yorumları geliyor.

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!