Özgür Kudüs Platformu öncülüğünde Fatih Camisi önünde toplanan grup, "Hamas'a selam, direnişe devam" pankartları açarak Saraçhane Parkı'na kadar yürüdü. İsrail aleyhine slogan atan grup, yola serilen İsrail bayrağının üzerinden geçti.
Grup adına açıklama yapan Ramazan Ensar, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik en çirkin ve alçakça saldırısını gerçekleştirdiğini, İslam'ın kutsallarının ayaklar altına aldığını söyledi.
İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik tavrının kabul edilemez olduğunu vurgulayan Ensar, şöyle konuştu:
"Siyonist İsrail, İngiltere Avam Kamarası ve İsveç'in Filistin'i devlet olarak tanıması sonrasında gelecek adımların endişesini taşıdığından Mescid-i Aksa'ya saldırarak Kudüs'ün statüsünün Yahudi olmasını sağlamaya yönelik iğrenç girişimde bulunmuştur. Siyonist liderlerin her fırsatta Kudüs'ün İsrail'in başkenti olarak kalacağını iddia etmesi, hiçbir şekilde kabul edilebilirliği olmayan hezeyanlardır. Ümmetin birlik ve vahdetten uzak olması, Irak ve Suriye gibi İslam beldelerinde derinlemesine süren savaş ve kaos, Mısır, Yemen ve Libya'da gerçekleşen darbeler, siyonistlerin Mescid-i Aksa'ya yönelik terörist girişimde bulunmasını daha cüretkar kılmıştır. Siyonist İsrail'in yaptığı bu barbarlığa karşı İslam dünyasının tepkisizliği ise utanç verici boyuttadır.
Şimdi harekete geçilmezse ne zaman harekete geçilecek? Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın hürmeti için bugün ayağa kalkılmazsa işgal edildikten sonra mı ayağa kalkılacak?"
Türkiye'nin İsrail'e karşı duruşunun olumlu ama yetersiz olduğunu öne süren Ensar, "Türkiye, bundan çok daha fazlasını yapabilir ve yapmalıdır. Uluslararası alanda İsrail'i mahkum edecek girişimlerde bulunmalı, sonucu savaş dahil her türlü girişimi Kudüs'ün özgürlüğü için korkusuzca başlatmalıdır" ifadesini kullandı.
Mescid-i Aksa bir sembol
Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (Özgür-Der) Genel Başkanı Rıdvan Kaya da zalimlerin yaptıklarının cezasız kalmayacağına inandığını dile getirdi.
Mescid-i Aksa'nın Müslümanlar için sembol olduğunu kaydeden Kaya, şunları dile getirdi:
"Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'nın bugün siyonistlerin kirli ayaklarıyla çiğnenmiş olması, Müslümanlar için zuldür, zillettir. Bununla alakalı mutlaka kendimizi sorgulamalı, bu zilleti nasıl üzerimizden atacağımızın hesabını mutlaka yapmalıyız. Şunu görmeliyiz ki Mescid-i Aksa'nın, Kudüs'ün ve Filistin topraklarının kafirler, siyonistler eliyle işgal edilmiş olması sadece Filistin topraklarının değil, İslam ümmetinin, İslam coğrafyasının 200 yıldır esaretini simgelemektedir. 200 yıldır Endonezya'dan Fas'a kadar bütün Ortadoğu coğrafyası, İslam beldeleri emperyalistlerin, sömürgecilerin ve onların yerli iş birlikçilerinin işgali altındadır.
Bu Mescid-i Aksa'daki zulüm bu genel işgalin ancak simgesidir. Tablo bundan ibaret değildir. Rabbimize hamdediyoruz ki 2 asırdır aynı şekilde emperyalistlere, sömürgecilere karşı Müslümanlar dişleriyle, tırnaklarıyla, ellerine geçirebildikleri her silahla, en başta azim ve izzetle direnmektedir. Bugün de Mescid-i Aksa'ya baktığımızda bunu görüyoruz. Kadınlarımız, gençlerimiz, Rabbimize hamdediyoruz küçücük çocuklarımız direniyor. Onlarla iftihar ediyoruz."
Koridor açılsın
Gazeteci-yazar Zülküf Yel de Mescid-i Aksa'nın sadece Filistinlilerin değil, tüm İslam ümmetinin ve gönlü özgürlükten ve insanlıktan yana olan herkesin ortak davası olduğunu vurguladı.
İnsanlığın ortak değerine yönelik saldırı karşısında gerekli tepkiyi veremeyen hükümetlerin en azından Kudüs'e "koridor oluşturulmasını" sağlayabileceğini savunan Yel, "Hiç kuşku olmasın ki bugün ümmetin binlerce, yüz binlerce evladı namuslarını koruma noktasında hazırdır ve herkes bilsin ki Allah şahittir, bu koridor açıldığı zaman kefenlerimizi boynumuza sarmışız, Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü için bu can kuşunu salıvermeye hazırız. Bütün dünyaya ilan ediyoruz ki hiç kimse, hiçbir güç, hiçbir güç bizi dizlerimizin önüne çöktüremeyecektir" diye konuştu.