Merkel teyze, makyajını tazele!

Abdurrahman Dilipak

Bana sorarsanız Merkel’in asıl derdi başka. Yarası derununda gizli..

Türklere, Türkçe öğrenim hakkını tartışma konusu yaparken, aslında “işgal altında ülke statüsünden kaynaklanan” bir tepkisellik içinde..
Almanya’nın güçlü bir sanayisi, güçlü bir ekonomisi var, ama hepsi o kadar..
Almanya zincire vurulmuş bir dev. Japonya da öyle..
Tehdit ve şantaj üzerine kurgulanmış bir siyaset..
Sanayileri Hitler’den miras. Ekonomileri de bu sanayi alt yapısına dayalı..
İşgal statüsü sebebi ile savunma harcamaları kısılınca, bu kaynağı başka alanlara kaydırdılar..
Yani Hitler’in suçu ve günahı bile Almanların iktisadi kalkınmaları için bir itici güce dönüştü.. Japonların da silahlanmasına izin verilmeyince Japonlar da bu kaynağı iktisadi kalkınma için kullandılar.. Bugün “Alman mucizesi”, “Japon Mucizesi” (?!) dedikleri şey aslında, biraz da Amerikalıların çarşıya uymayan evdeki hesabının sonucu!.
Almanya, hâlâ Amerikan, İngiliz ve Fransız vesayeti altında bir ülke statüsünde..
Almanlar bu yalnızlık ve işgal statüsünü, AB ile birlikte, İngiliz ve Fransızlarla eşit bir ortaklık statüsüne dönüştürerek ABD’ye karşı bir mevzi kazandırma çabasında.
Alman derin devleti ve istihbaratını hafife almayın.. Alman istihbaratı Germenikler arasında kuzeyden güneye, Doğu Avrupa’dan Hollanda’ya kadar ciddi bir etki gücüne sahip.. Bu derin denge hesapları üzerinde Merkel’in günübirlik politikalar uğruna rep dansı yapmasına kimse uzun süre razı olmaz diye düşünüyorum.. Bu konu tek bir partinin kendi başına yönlendireceği bir politikadan daha fazla derinliğe sahiptir..
Alman Merkez Bankası’nı hafife almayın..
İngiltere Euro’ya katılmadı.. Sterline devam ediyor.. İngiliz Merkez Bankası’ndan sonra en fazla sterlin stoku Alman Merkez Bankası’nda.. İngiltere Almanya’ya karşı bir siyaset uygulayacak olursa, Almanlar sterlin stokunu çözecek olurlarsa, bu İngiltere’yi sıkıntıya sokabilir..
Bakın, Çin dışında, OPEC ülkeleri ile birlikte en fazla dolar stoku olan iki ülke hangisi? Almanya ve Japonya..
Dünyadan inanılmaz bir hızla ABD’ye doğru dolar akışı devam ediyor.. Borsa olayları ya da terörle mücadele fonuna aktarılan MAFİA ve kayıt dışı Of Shore hesaplarına rağmen bu denge bir türlü kurulamıyor.. Eğer Almanya ve Japonya ellerindeki dolar stokunu piyasaya sunacak olurlarsa, ABD ekonomisinin hali nice olur bir düşünsenize..
İşte asıl vurgulamak istediğim şiddet, tehdit dengesi, örtülü şantaj dengesi bu..
Merkel farkında olarak ya da olmayarak, “Kızım sana söylüyorum, gelinim sen dinle” kabilinden, şuuraltının dürtüsü ile hareket ediyor olamaz mı?
Merkel’in Türklere karşı Türkçe eğitim refleksi ile ortaya koyduğu refleksin, aslında bir ezilmişlik, köşeye sıkışmışlık psikolojisinden kaynaklandığını düşünüyorum. Bana kalırsa psikolojik bir baskı altında sorunu başka alanlara yansıtıyor.
Ne yani biz de şimdi oturup Alman lisesinin Goethe Enstitüsü’nü, Türkiye’deki Alman araştırma merkezlerinin faaliyetlerini mı tartışalım?.
Merkel bu tartışmayı yanlış bir ülkeye karşı, yanlış bir zamanda açıyor..
Aynı tavrı ABD, İngiltere, Fransa ve İsrail’e karşı gösterebilir mi?
Ayıp olmuyor mu?
Almanya’da Türk lisesi açılmasına karşı çıkan Merkel’e karşı selefi Schröder’den gelen tepki de ilgi çekici.. Merkel’in Schröder’in şu sorusuna verecek bir cevabı olması gerek: “Türkiye’nin de aralarında bulunduğu pek çok ülkede Almanca ders veren okullar var. Almanya’da da Fransız, İngiliz ve Yunan kolejleri var. Neden Türk okulları açılmasın?”
Mesela Ermeniler için böyle bir imkan sözkonusu olacak olsa Merkel’in tavrı bu mu olurdu?
Hani, insan hakları, hukuk dersi veriyordunuz bize? Merkel teyze makyajını tazele!
Merkel tarihi bir yanlış yapıyor.. “Ost politik” konusunda sanırım ciddi bir bilgi eksikliğine sahip.. Türkiye ve İslam politikasında atacağı yanlış adımların kendi topuğuna ateş etmekten daha vahim bir yanlış olacağını birilerinin Merkel teyzeye söylemesi gerek..
Merkel’in “keskin sirke” politikası önce kendine zarar verecek şık olmayan bir yaklaşımdı..
Birilerinin Merkel teyzeye, AB’nin Türkiye’yi dışlamasının Türkiye’ye vereceği zarardan çok daha fazlasını AB’ye vereceğini bir hatırlatması gerek.. Ve yine birilerinin Merkel’e, “Türkiye AB içinde hangi ülkeye destek verirse o ülke lider olur, Türkiye’yi kaybeden AB’nin liderliğini de kaybeder” demesi gerek..
Türkiye’ye “Hayır” demek kolay, ama Türkiye’ye “Hayır” diyenlerin bunun faturasını, Türkiyesiz bir Avrupa’nın ne olacağını düşünmelerinin akıllarını hemen başlarına getireceklerini düşünmeleri gerek.. Bizim AB’ye ihtiyacımızdan daha fazladır AB’nin bize ihtiyacı. Dahası, bizim başka alternatiflerimiz var, ama AB’nin yok! Türkiye’nin gücünü kaybetmesinin bölgede meydana getireceği boşluğu taşıyacak başka bir güç merkezinin de olmadığını hatırlatmam gerek..
Türkiye bölgenin en büyük güç merkezi olacak.. Bu bize rağmen nasıl olacak derseniz, olacak. Çünkü tarihin akış yönü bunu gösteriyor.. Görünen o ki, Allah’ın iradesi bu yönde. O bir şeyi istedikten sonra bu iradeye kim karşı durabilir ki?
Irmak yatağını arıyor.. Olması gereken olacak. Allah (cc) murat ettiği şeyin sebebini de halketme iktidarına sahiptir.. O Kadir-i Mutlak’tır, vesselam..
Selam ve dua ile..

VAKİT