“Mavi Marmara İnsanlık Adına Bir Zafer”

İsrail askerlerinin Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırarak uluslararası sularda 9 kardeşimizi şehit etmesinin ardından Gazze yeniden dünya gündeminin ilk sırasına oturmuştu. Filistin Başbakanı İsmail Heniyye konu hakkında Euronews'e konuştu. Heniyye, Mavi Marmara'nın yanı sıra Gazze'deki El Kaide'ye yakın oluşumlarla ilgili sorulara da cevap verdi.

İsmail Heniyye, Gazze'ye gelecek yardım gemilerini Avrupa Birlği'nin kontrol etmesine sıcak baktıklarını söyledi.

Euronews:
Özgürlük filosuna baskın yapıldıktan sonra, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukanın kaldırılması çağrısında bulundunuz. Birçok ülke de bunu istedi. Olanlar Hamas için bir zafer mi?

İsmail Heniyye:
Yaşananlar insanlık adına bir zaferdi. Gemidekiler başta olmak üzere, dünyanın birçok yerinden farklı dil, din, ırk ve görüşe sahip vicdan sahibi insanlar Gazze'ye yönelik izolasyonun kaldırılması için bir araya geldiler. Bu noktadan hareketle özgürlük gemisine yapılan saldırı, dünya kamuoyunun dikkatini buraya çekmesi açısından bir dönüm noktası oldu. Yaşananları vicdan ve adaletin zaferi olarak değerlendiriyoruz. Bu aynı zamanda Filistin halkına karşı uygulanan haksız işgalin bir yenilgi olduğunu da gösterdi.

Euronews:
Gemi baskınının ardından Gazze'ye yönelik ablukanın kaldırılması talebiniz, büyük ölçekte uluslararası kamuoyu ile örtüşüyor. Çoğunluk bunu Hamas'ın zaferi olarak kabul ediyor. Hatta bu başarıyı Filistin yönetimi ile paylaşmayı da reddettiniz. Bunun en büyük delili, saldırı sonrası Filistin yönetimi ile görüşmeyi kabul etmeyişiniz.

İsmail Heniyye:
Ablukanın kaldırılması yönündeki isteiğimiz şüphesiz dünya kamuoyunun gündemine geldi. İnsanlar, İsrail'in özgürlük gemilerine yönelik yaptığı bu insanlık dışı baskın karşısında tepki gösterdi. Şu anda kimin başarı kazandığından ziyade, yaşananları konuşma zamanı. Mısır görüşmesi sırasında El Fetih'ten milli birlik için, bizim de görüşlerimize yer vermesini istemiştik.

Euronews:
İsrail'in gemi baskınını soruşturma komisyonu kurmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

İsmail Heniyye:
Bu tıpkı Arap atasözündeki gibi ''gözüne toz atma'' durumu. Bizim için kesinlikle kabul edilebilir bir durum değil. Gemide bulunan hiç kimsenin de İsrail'in takip edeceği prosedürü kabul edeceğini sanmıyorum. Akdeniz'de neler yaşandığına dair, uluslararası kamuoyunun da talebi olan bağımsız, şeffaf, uluslararası bir inceleme komisyonu oluşturulmasını istiyoruz.

Euronews:
Şeffaf ve adil bir uluslarararası soruşturma yapılmasını istiyorsunuz. Örneğin Goldstone raporunda sizden kendi içinizde bir soruşturma başlatılması istenmişti. İncelemelerinizin sonucu olarak, kendinizi suçsuz bulmuştunuz. Aynı şekilde İsrail de kendini suçsuz bulmuştu.
Peki şu anda da aynı sorun yaşanırsa ne olacak?

İsmail Heniyye:
Öncelikli olarak Goldstone raporu ile bu son işlenen suç arasında büyük bir fark var. İkinci olarak, her iki olayda da suçu, Siyonist düşman işlemiştir. Hem Gazze'de hem de denizde savaş suçu işlediler. Öte yandan Hamas, detaylı ve eksiksiz bir soruşturma başlattı. Daha sonra bu soruşturma, sonuçları ile birlikte Birleşmiş Milletlere ve BM genel sekreterine teslim edildi. Filistin soruşturmasına gelince, Goldstone raporunun bütün içeriğine riayet etmeyi taahhüt etmiştik.

Euronews:
Gazze'ye gelecek yardım gemilerinin Avrupa Birliği tarafından incelenmesi tekliflerine nasıl bakıyorsunuz?

İsmail Heniyye:
İşin açıkçası bu yönde net bir teklif almış değiliz. Şu anda sadece inisiyatif ve belirli alanlarda girişim teklifleri alıyoruz. Biz de bu durumu inceleyip cevabımızı vereceğiz. Ancak genel anlamda dediğimiz şu ki; abluka kaldırılmalı. Ablukanın kaldırılması formalite olmamalı. Akdenize ulaşmak için su yolu istiyoruz. Avrupa'nın uluslararası sularda ya da bizim bölgemizde bulunması kötü bir durum değil. Onların Kıbrıs, Yunanistan ya da Türkiye'de veya herhangi bir yerde, Gazze'ye gelecek gemileri kontrol etmelerinden de rahatsızlık duymayız.

Euronews:
İsrail müdahalesi olmadan ama değil mi?

İsmail Heniyye:
Evet kesinlikle. Denizden, karadan ve hatta Refah sınırından bir İsrail müdahalesi olmadan. Avrupa'nın yeniden Refah sınırının kontrolünü almasına herhangi bir şey demeyiz. Ancak İsrail'in varlığını kesinlikle kabul etmiyoruz.

Euronews:
Gazze'de El Kaide'ye yakın İslam ordusu, Cünd-ü Ensarullah gibi yeni gruplar çıkmaya başladı. İçinde bulunduğunuz şartlar altında bu durumu kontrol edebiliyor musunuz?

İsmail Heniyye:
Öncelikli olarak dilerseniz durumu fenomen olarak açıklamayalım. Bunlar yaygın değiller ve Gazze Şeridi'nde belirgin bir varlıkları yok.

Euronews:
Ancak bu oluşumların Gazze gibi küçük bir yerdeki varlıkları, şehrin yapısı ile karşılaştırılınca büyük olmuyor mu?

İsmail Heniyye:
Birçok isim ve etiket var. Siyasi ağırlıklığı sınırlı bir sürü isim bulabilirsiniz, Birçok gruba denk gelebilirsiniz. Mesela El Fetih içinde 14 ayrı oluşum var. Her oluşum kendi içinde bağımsız hareket ediyor. Ancak siyasi ya da organize yapılarla konuştuğunuz zaman karşınıza gerçekler çıkıyor. Gerçek olan da şu ki; Gazze halkının büyük bir kısmı Merkez-İslami düşünce eğiliminde. Bu düşünceyi benimsemiş olan Hamas şu anda Gazze'yi yönetiyor. Bundan dolayı bu düşünceler izale edilmeli.

Euronews:
Ama bunlar cihadiler ve düşünce yapıları da El Kaide'ye çok yakın. Geçenlerde Hamas onların bazı lidelerini etkisiz hale getirdi.

İsmail Heniyye:
Belki El Kaide ile aynı yöne bakan oluşumlardır. Gazze'de El Kaide tarafından idare edilen hiçbir hareket yok.

Euronews:
Filistin Lideri Mahmut Abbas, İsrail ile dolaylı görüşmelerin yeniden canlanması adına geçtiğimiz günlerde Amerikan Başkanı Obama ile görüştü. Bu durumda Hamas nerede duruyor?

İsmail Heniyye:
Doğrudan görüşmeler 18 yıl sonra olumsuz bir şekilde neticelendi. Dolaylı görüşmelere ne denilebilir? Dört ay boyunca çığır açacak hiçbir buluşma gerçekleşmedi. Yani tam olarak Doğu Kudüs'ten bahsediyorum. Mülteciler, devlet egemenliği ve sınırlar... İsrail'in uzlaşmaz tavrı ne doğrudan ne de dolaylı görüşmelere hiçbir sonuç getirmeyecektir.

Euronews:
Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, Amerika gezisi sırasında gelecekteki bir Filistin devletinin oluşmasının ilk adımı olarak, NATO askerlerinin bu topraklarda kaynaşması gerektiğini söyledi. Bu söylemleri nasıl buluyorsunuz?

İsmail Heniyye:
Başlangıç olarak topraklarında egemen ve özgür bir devlet olmalı. Filistin halkı, dışarıdan hiçbir müdahale olmadan kendi ülkesini idare etmelidir.

Kaynak: Euronews