Ali Ekber Konuk / Haksöz Haber
Zen / Kadın-Cemile Kadivar
1997 tarihli bu çalışmasıyla Kadivar, çokça tartışılan ‘ataerkillik’ bağlamında konuyu irdeliyor. Tezlerini daha çok, halk kültüründe kadim olan temayüllere ve israiliyata dayandırıyor. Yani bugün Müslüman muhayyilede var olan ‘sakat’ kadın algısında israiliyatın önemli etkidi vardır. Bununla ilişkili olarak yine ‘Doğu’ halklarının yaşayışında mevcudiyetini koruyan, kadının yanlış konumlandırılışı, kısa devreler dışında baskın haldedir.
İran özelinde de konuya eğilen başlıklara sahip kitap, rahat bir dile sahip olup sarih üslupla meseleyi inceliyor.
İslam Hukuk Felsefesi-Allal El-Fasi
Hakkında derin bir ilmi birikiminin meydana geldiği meselenin, bu kitapta ayrıntılı işlendiğini söyleyemeyiz. Zaten eser daha çok bir ‘giriş’ mahiyeti taşıyor.
Bahsettiğimiz kitapla birikiminin bir bölümüne tanık olduğumuz el-Fasi, aynı zamanda mücadele ile dolu bir ömre sahip. Emperyalist işgal karşısında Fas’ın kurtuluşu için uzun yıllar mücadele etmiş, sürgünde yaşamış, hapis yatmıştır. Mücadeleden yoksun aydın-âlim tiplemesine uymaması, Muhammed Allal’ın kayda değer özelliklerinden.
Teolojiden Tarih Felsefesine Nübüvvet-Ali Mebrûk
İki bölüme ayrılan kitabın ilk bölümü Nübüvvet ’in tarihi ve semantik analizine ayrılmış. Kadim zamanlardan günümüze Nebiliğin özetinin verildiği bölüme ilave olarak kavramsal kökler ayrıntılı şekilde inceleniyor.
İkinci bölümdeyse Nübüvvetin İslam kelamında sahip olduğu konum inceleniyor. 3 kısım halinde incelenen bu bölümde, Nübüvvete dair yaklaşımların oluşum süreci, Şia’nın ‘imamet’ düşüncesi ile ilişkilendirilerek anlatılıyor. Bu bağlamda epistemolojik bir değer ifade eden Şia, Mutezile ve Eş’ar’i ekollerinin yaklaşımları mercek altına alınıyor. 340 sayfalık hacimli bir eser olan “Teolojiden Tarih Felsefesine Nübüvvet”, konuya ilgi duyanlar için dikkat çekici yaklaşımlar içeriyor.