Ali Karahasanoğlu’nun Yeni Akit’te yayımlanan yazısı şöyle:
Ergenekon yok ise, Madımak’ı kim yaktı?
Önceki gün karar verildi..
“Ergenekon diye bir örgüt yok” denildi..
Bize de sormak düştü..
Ergenekon yok ise..
Bu ülkede derin devlet yok ise..
27 mayıs darbesini kim yaptı?
Her daim TSK’nın başındaki genelkurmay başkanları el üstünde tutulduğu halde..
27 Mayıs’taki darbeye geçit vermeyeceği bilinen Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun’u kimler itibarsızlaştırdı?..
Haydi diyelim ki..
“Ceza kanununda hırsızlık yapmak, adam öldürmek suç olarak yazılı olsa da. Günlük hayatta hırsızlık yapanlar da çıkar. Cinayet işleyenler de olur.. Kanunda suç olması, bu suçların işlenmeyeceği anlamına gelmez..”
Doğru..
Ama..
Hırsızlık yapanın yakasına yapışılır.
Cinayet işleyen cezaevine tıkılır..
Peki 27 Mayıs darbesini yapanların yakasına yapışıldı mı?
Yargılamaları yapıldı mı?
Hayır..
Adamlar hem darbe yaptılar..
Hem de, yaptıkları darbeyi, “Hürriyet ve Anayasa Bayramı” olarak, yıllarca bu millete kutlattılar..
Ergenekon yok imiş!
Külahıma anlatın, siz onu..
12 Eylül darbesini kim yaptı?
Haydi cezasını göze alıp, darbeyi yaptılar..
2010 yılına kadar, darbeyi yapanları yargılamayanlar kimlerdi?
Sacit Kayasu, yıllar sonra, Kenan Evren hakkında iddianame düzenlediğinde, hakkında soruşturma açıp, savcılıktan atanlar kimlerdi?
Ergenekon yok ise, Sacit Kayasu’yu, iddianame düzenlediği için savcılıktan ihraç edenler kimlerdi?
Peki, 1993’de, şu sıralayacağım suikastler silsilesine ne diyeceksiniz?
1993 yılı 24 Ocak’ında, Uğur Mumcu, bombalı saldırı ile öldürüldü..
5 Şubat 1993’de, Adnan Kahveci şaibeli bir trafik kazasında öldü..
17 Şubat 1993’de, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis, şaibeli bir helikopter kazasında öldü..
Lütfen, bu olaylar zincirini, öylesine okumayın..
Başka yılların kronolojisini açın bakın..
Bir yılda, bu kadar şaibeli kaç olay yaşanmış, test edin..
1993 olaylarına devam ediyorum..
17 Nisan 1993’de, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk cumhurbaşkanı şaibeli bir kalp krizi sonucu vefat etti..
24 Mayıs 1993’de, Bingöl-Elazığ karayolunda pusu kuran PKK militanları 33 silahsız askeri, tarayarak şehid etti..
Böylece, 1993 yılındaki, 30’lu insan topluluklarının canlarının alındığı cinayetler zincirinin ilk halkası gerçekleşmiş oldu..
2 Temmuz 1993’de, Madımak’ta 35 insanımız öldürüldü..
Hemen üç gün sonra, 5 Temmuz 1993’de, Başbağlar’da, yine 33 vatandaşımız şehid edildi..
25 Ekim 1993’de, Erzurum-Yavi’de 5’i çocuk 32 vatandaşımız şehid edildi..
Ve o yılın şaibeli olayları, 4 Kasım 1993’de, Cem Ersever’in cesedinin bulunması ile son buldu..
Şimdi, “Ergenekon yoktur” diyenler..
Çıksınlar meydana..
Bana bir anlatsınlar..
O günkü nüfusu ile, 65 milyonluk bir devlette, böylesine vahim olaylar, bir yılın içine nasıl sığdırılmış olabilir?
Hangi güç, bunları organize etmiş olabilir?
Cumhurbaşkanı, Jandarma komutanı, soldan bir gazeteci, 33 er, sivil olarak otobüsleri durdurularak, Alevi kimlikleri ile bilinen 35 kişi Madımak’ta, hemen ardından Sünni kimlikleri ile bilinen 33 kişi Başbağlar’da, sonrasında tekrar Sünni kimlikleri ile bilinen 32 kişi Yavi’de..
Ergenekon yok ise..
Bunlar, her ülkede olan sıradan adli olaylar ise..
Bir başka ülke gösterin..
Türkiye’de, bir başka yıl, bu kadar vahim olayları gösterin..
“Ergenekon sadece 1993’de mi vardı? Ergenekon var ise, diğer yıllarda niye benzer ciddiyette olaylar yaşanmadı? Kendinizle çelişiyorsunuz” diyenlere cevabım tabii ki var..
Cumhuriyet’in ilk sivil cumhurbaşkanı ortadan kaldırıldığı yılın, öncesinde ve sonrasındaki, esas olayı gözlerden kaçıran, hukuksuzlukların zirve yaptığı olaylardı bunlar..
Sonraki yıllarda da, Ergenekon hayatiyetini devam ettirdi..
Ama bugün itibari ile..
Böylesine vahim olaylar asgariye inmiş ise..
Ergenekon’a açılan davalar sebebi iledir..
Siyasi iktidarın, Ergenekon uzantılarından kurtarılması sayesindedir..
**
Cumhuriyet’te bir haber..
Sözcü’de bir haber..
Madımak’taki acı, 26 yıldır devam ediyormuş..
Hemen altında ise..
Ergenekon örgütü olmadığına karar verildiği şeklinde haberler..
Bu manşetleri atanlarda, bir milimlik akıl olsa..
Birazcık düşünürler..
Ergenekon yok ise..
Madımak’ın katilleri kimler?
Madımak’ın katilleri, o olaya kadar, kendi halinde Sivas’ta esnaflık yapan insanlar mı?
Hayatında karakol yüzü görmeyen, 2 Temmuz’da Madımak öncesindeki gösteriye katılmaktan başka hiçbir fiili olmayan insanlar mı?
Siz Cumhuriyetçiler..
Gerçekten inanıyor musunuz, o olay yaşandığında 60 yaşında olan Ahmet Turan Kılıç mı, Madımak’ın katili?
Bugün 85 yaşında olmasına rağmen, cezaevinde tutulan Ahmet Turan Kılıç mı, Madımak’ta oteli yakan?
26 yıldır cezaevinde olan Cafer Soykök mü, Sivas’taki 35 kişinin ölümüne sebeb olan..
Ağır hastalığına rağmen, sırf solcuların şirretlik yapmalarından çekinildiği için tahliye edilmeyen Faruk Belkavli mi, Madımak’ın katili?...
Madımak’ın katilleri, Aziz Nesin’e, şeytan ayetlerini tercüme ettirenlerdir..
Ardından, “Ölüm fermanı verildi” diye Cumhuriyet’te haber yaptırıp, dindar insanları kışkırtanlardır..
Dindar insanlar, evet, gösteri yapmışlardır..
Ama..
Madımak’ı yakanlar, Ergenekon örgütünün, derin devletin adamlarıdır..
Madımak’ı yakıp, üç gün sonra da, Başbağlar’ı basmışlardır..
Madımak’ı ananlar..
Başbağlar’da ne olduğundan habersiz iseler..
Madımak’taki 35 canı kutsallaştırırken..
Başbağlar’daki 33 insan canını görmezden geliyorlarsa..
Tam da Ergenekon’un tezgahında iş kotarıyorlar demektir..
Yavi’de katledilen 32 insanı görmezden geliyorlarsa..
Kendilerine sorsunlar..
Madımak’takilerin üstünlüğü nedir?
Başbağlar’dakilerin-Yavi’dekilerin hatırlanmama sebebi nedir?
Yoksa Ergenekon, Madımak’ta dindarların arkasına, Başbağlar’da PKK’nın arkasına mı saklanmıştır?