HAKSÖZ-HABER
2 Ağustos’ta Arsal kasabasında Lübnan ordusu ile Suriyeli muhalifler arasında yaşanan çatışmaların neticesinde direnişçiler bir düzine Lübnanlı askeri yanlarına alarak Arsal’dan çekilmişlerdi.
Lübnan yönetimi ile askerleri rehin tutan IŞİD arasında yürütülen dolaylı müzakerelerde örgüt rehinelerin bırakılması karşılığında Lübnan cezaevlerinde tutulan yaklaşık 400 İslamcı mahkumun serbest bırakılması talebinde bulunmuştu.
Müzakerelerde ilerleme sağlanamaması üzerine IŞİD Ali Seyid adlı Akkar’dan Lübnanlı Sünni bir askerin kafasını kesmişti. Buna rağmen 4 Eylül’de toplanan Lübnan Bakanlar Kurulu örgütle her türlü diyalog ve pazarlığı reddetmişti.
Buna IŞİD‘in cevabı gecikmedi ve Bakanlar Kurulu kararının üzerinden 48 saat geçmeden ikinci bir Lübnanlı askerin daha kafasının kesildiğine ilişkin görüntüler yayınlandı. Şii asker Abbas Medelc’in öldürülmesiyle durum çok daha kritik bir noktaya vardı.
Hükümet kaynakları Şii aşiretlerin ve ailelerin eğer tek bir Şii asker öldürülürse Bekaa’daki Suriyeli mültecilerin kamplarına saldıracakları yönünde tehditlerde bulunduklarını bildiriyorlar. IŞİD’in bu kamplardan destek aldığı iddiasındalar.
Lübnan İçişleri Bakanlığı da birkaç gün yaptığı bir açıklamada IŞİD’in Lübnan’a sığınmış bir milyondan fazla Suriyeli mültecinin hayatını tehlikeye attığını dillendirdi.
Al-Monitor’dan Çeviren: Hasan Soylu / Haksöz-Haber