Haberde, bu konunun İsrail ile İngiltere arasında diplomatik gerginliğe neden olduğu ve İsrail'i olayı protesto etmeye ve bu konulardaki memnuniyetsizliğini dile getirmeye sevk ettiği aktarıldı.
Londra polisinin, İngiltere'deki havalimanlarından geçen tanıklara Gazze'de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçları bildirmeleri çağrısında bulunduğu ifade edilen haberde, İngiltere'deki havalimanlarında yolcular için İngilizce, İbranice ve Arapça "İsrail'de veya Filistin Topraklarında bulunduysanız ve terörizm, savaş suçları veya insanlığa karşı suçlara tanık olduysanız veya mağdursanız, durumu Birleşik Krallık polisine bildirebilirsiniz." ifadelerinin yazılı olduğu tabelaların asıldığına dikkati çekildi.
Haberde, tabelalarda ayrıca "İngiltere polisi, Haziran 2014'ten itibaren İsrail ve Filistin'de iddia edilen savaş suçlarını soruşturan Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) çalışmalarını destekliyor ve toplanan her türlü delil, soruşturmalarını desteklemek amacıyla UCM ile paylaşılabilir." ifadelerinin yazılı olduğu kaydedildi.
Gazetenin haberinde, İsrail'in, soruşturmayla ilgili İngiliz makamlarına itirazda bulunduğu bildirildi.
Güney Afrika'nın İsrail'e karşı UAD'de açtığı "soykırım davası"
1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin 9. maddesi uyarınca, bir devletin sözleşmenin maddelerini ihlal etmesi durumunda, sözleşmeye taraf herhangi bir devlet, ihlalci devlet aleyhine Uluslararası Adalet Divanında (UAD) dava açabiliyor.
Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'de işlediği fiillerle Soykırımın Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık'ta UAD'de dava açarak İsrail aleyhine ihtiyati tedbir kararı alınmasını talep etti.
Güney Afrika, durumun aciliyeti sebebiyle UAD'den tedbir kararına hükmetmesini talep ederken 11 Ocak'taki duruşmada Güney Afrika avukatları, 12 Ocak'ta ise İsrail avukatları Divan hakimlerine ihtiyati tedbirlerin gerekliliğine ilişkin sunumlarını yapacak.