Libya’da Normalleşme, Özerklik ve Seçim

Libya'daki gelişmeleri sıcağı sıcağına takip eden Lokman Doğmuş, son süreci ve tartışmaları sitemiz için yorumladı.

LOKMAN DOĞMUŞ, Libya'da son süreçte yaşananları, seçim öncesi durumu ve özerklik tartışmalarını yorumluyor:

Libya’da Normalleşme Süreci

Libya'da 19 Haziran’da yapılması planlanan seçim öncesi hayat giderek normale dönerken Geçici Milli Meclis ve Hükümetin bu yöndeki bütün çabalarına karşılık gerek Libya medyasında gerekse uluslararası medyada yalan haberlerle desteklenen eleştirilerin dozu artmaya başladı. Libya’nın bölündüğü, silahlı grupların savaş alanına döndüğü gibi iddialara rağmen sistemin kurulması ile ilgili önemli aşamalar da kat edilmiş durumda.

23 Kasım 2011 tarihinde göreve başlayan Abdurrahim el-Kib Hükümeti ve bakanlıkların görev alanları ile ilgili önemli adımlar atıldı. Sağlık Bakanlığı binlerce yaralının değişik ülkelerde tedavi olmasını organize etti. İçişleri Bakanlığı on binlerce aileye para dağıttı ve ayrıca savaşçılara verilen bağışları organize etti. Şehit ailelerine maaş bağlandı. Yurtdışında polis ve asker eğitimi için Ürdün ve Türkiye gibi ülkelerle anlaşmalar yaptı. Ayrıca Libya içinde düzenli ordu oluşturmak için çalışmalar devam ediyor.

Kaddafi döneminde ve savaş esnasında kaybolanların bulunması için oluşturulan kurul, kayıp yakınlarından DNA örnekleri aldı. Birçok toplu mezar ortaya çıkarıldı.

Günlük hayatı etkileyen bazı iyileşmeler de yaşanıyor. Örneğin diğer ülkelerle ulaşım yeniden başladı. İnternet ve telefon şebekeleri çalışmaya başladı. Elektrik ve su kesintileri önemli oranda azaldı. Bankalar ve diğer resmi kurumlar çalışmaya başladı. Okullar açıldı. Eğitim araç gereçleri okullara dağıtıldı ve birçok ders kitabı yeniden hazırlandı. Üniversitelerde eski düzenin sadık taraftarı birçok yönetici görevinden ayrıldı.

Komşu ülkelerle ilişkilerde önemli gelişmeler kaydediliyor. Dokuz Afrika ülkesinin katıldığı ve sınırların korunması ile ilgili 9 Mart’ta Trablus'ta gerçekleşen iki günlük konferansta sınırların güvenliği konusunda işbirliği yapılması kararlaştırıldı. Ayrıca Sudan, Çad ve Libya sınırlarının korunması için ortak güç oluşturulması konusunda anlaşmaya varıldı. Bu ülkelerde bulunan ve Kaddafi döneminde suç işlemiş bulunanların teslim edilmesi ve sınırların korunması yönünde görüş birliğine varıldı. Bazı güvenlik anlaşmaları imzalandı. 5 Mart’ta Cezayir ile görüşmeler gerçekleştirildi. Kaddafi ailesinden Cezayir’de bulunanların Libya’ya teslim edilmesi konusunda anlaşmaya varıldı. 17 Nisan’da iki günlük Cezayir ziyaretini tamamlayan Mustafa Abdülcelil, bu konuda olumlu adımların atılmasını sağladı.

Sebha’da meydana gelen çatışmalardan sonra alınan askerî önlemler yeni çatışmaların önlenmesinde daha etkili olmaya başladı. Libya on askerî bölgeye ayrıldı ve bunların komutasının hükümette olması sağlandı. Zaman zaman meydana gelen kabileler arası çatışmalarda barış komisyonu ve ulemanın çatışmayı önleme gücü de dikkate değer. Bazı kabile liderleri ve âlimlerden oluşan bu komisyon barışın sağlanmasında önemli bir rol üstlenmiş bulunuyor. Kufra, Sebha ve Zuvara'daki çatışmaları bitiren anlaşmaların yapılması bu komisyonun girişimleri sayesinde gerçekleşti. Gerek başbakan gerekse bakanların sorunlu bölgelere yaptıkları ziyaretler de bu anlamda olumlu adımlar olarak zikredilebilir. (...)

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...

 

Yorum Analiz Haberleri

"Suriye'den bize ne?" yaklaşımını besleyen körlük
Suriye devrimine çarpık ve indirgemeci yaklaşımlar
Yılbaşında normalleşen haram: Piyango
Yapay zeka statükocu mu?: ChatGPT'de cevaplar neye göre değişiyor?
Devrim ile derinleşen kardeşlik: Suriye & Türkiye