Paralı Askerler Katliam Yapıyor!
Muammer Kaddafi yönetiminin halk isyanını bastırmak için her türlü şiddete başvurduğu Libya'da, uluslararası haber kuruluşlarına ulaşmayı başaran görgü tanıklarının anlatımları dehşet tablosu çiziyor.
Yabancı basın mensuplarını ülkeye girişi yasaklanmışken, tanıklar Kaddafi'nin Fransızca konuşan paralı askerleri üzerlerine saldığını söylüyor. Görgü tanıkları, göstericilere rastgele ateş edildiği ve özellikle başkent Trablus'ta katliam yapıldığı konusunda hemfikir.
Adını açıklamayan bir vatandaş: "İlk günlerde küçük olaylar yaşanıyordu, gençler taş atıyor, slogan atıyordu. Sonra Bingazi kan gölüne döndü. En korkunç katliamlardan biri pazar gecesi Trablus'un merkezindeki Yeşil Meydan'da yaşandı. Arkadaşlarım cesetlerin üst üste yığıldığını gördüklerini anlattı. Katiller kimi öldürdüklerini umursamıyor. Üniformalarını atıp kaçan polis, asker, güvenlik güçleri hatta postacılar da gördüm. Bu, Kaddafi tarzı bir üniforma giymek için iyi bir zaman değil. Yeşil renk de kentten kayboluyor."
CENAZELER SOKAKLARDA
Libya'nın Kurtuluşu İçin Ulusal Cephe adlı muhalif örgütün Londra'daki sözcüsü Salim Gnan, "Askeri gemiler Trablus'ta bir yerleşim bölgesini bombaladı ve çok sayıda insan öldü. Kaddafi artık gemilerini bile halkına karşı kullanıyor. Yaşananları durdurmak için yapabileceği ne varsa yapmayı planlıyor. Kentin ana hastanesinin yanı sıra sokakta, özellikle de 3-4 kişiden kalabalık gruplar halinde gezen herkes vuruluyor. Trablus'taki insanlar çaresiz. İlaç, su ve yemeğe ihtiyaçları var. Sokaklarda cesetler var çünkü insanların dışarı çıkıp onları gömmesi için durum hâlâ çok tehlikeli" dedi.
El-Cezire'nin verdiği bilgiye göre, ayaklanmanın sürdüğü 5 günden bu yana en az 600 kişi öldü, bin 400 kişi kayıp, 3 bin kişi de yaralandı. İçişleri Bakanı Org. Abdülfattah Yunus El Ubeydi, dün istifa ederek Kaddafi'nin liderliğini tanımadığını ve muhalefete katıldığını ilan etti.
KINAYANLAR, İLİŞKİLERİNİ KESENLER
BM Güvenlik Konseyi ve Arap Birliği, Libya'da sivillere karşı güç kullanılmasını kınadı ve sorumlulardan hesap sorulmasını istedi. Libya'yla diplomatik ilişkileri askıya alan ilk ülke ise Peru oldu.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Libya'da sivillere karşı güç kullanılmasını kınadı. Konseyden yapılan açıklamada, sivillere yönelik saldırıların sorumlularından da hesap sorulması çağrısında bulunuldu.
BBC'nin haberine göre, Güvenlik Konseyi'nin 15 üyesinin tümünün destek verdiği açıklamada, Libya'daki gelişmelerin 'büyük kaygıyla' izlendiği belirtildi.
Açıklamada ayrıca, ülkede şiddetin derhal son bulması ve Libya halkının meşru taleplerine yanıt verilmesi istendi.
LİBYALI DİPLOMAT: GÜÇLÜ BİR MESAJ VERİLMEDİ
İbrahim Dabbaşi, Güvenlik Konseyi'ne harekete geçtiği için teşekkür etti ancak Libya rejimine yeterince güçlü bir mesaj verilmediğini söyledi. Libya'nın Birleşmiş Milletler Büyükelçi Yardımcısı İbrahim Dabbaşi, göstericilere yönelik hava saldırılarının önlenmesi için başkent Trablus'un uçuşa yasak bölge ilan edilmesini istemişti. Ancak bu talep Konsey'de rağbet görmedi.
ARAP BİRLİĞİ DE KINADI, PERU İLİŞKİLERİ KESTİ
Mısır'ın başkenti Kahire'de toplanan Arap Birliği, Libya'da göstericilere karşı suç işlendiğini belirterek yapılan müdahaleyi kınadı. Arap temsilciler ülkenin Birlik nezdindeki heyetinin oturumlara katılma hakkını askıya aldı. Ancak karar, Libya'nın üyeliğinin askıya alınması anlamına gelmiyor.
Bu arada Peru, sivillere karşı güç kullanılması nedeniyle Libya'yla diplomatik ilişkileri askıya aldı. Böylece Peru, Libya'da hükümet karşıtı protesto gösterilerinin başladığı geçen haftadan bu yana, böylesi bir karar alan ilk ülke oldu. Peru Dışişleri Bakanı Jose Antonio Garcia Belaunde, diğer Latin Amerika ülkelerinin de kendilerini izlemelerini umduğunu söyledi.
Libya'nın bölgedeki geleneksel müttefikleri Küba ve Venezuela ise emperyalist devletlerin Libya'nın içişlerine müdahalede bulunmaya son vermelerini istedi. Eski Küba lideri Fidel Castro, Amerika Birleşik Devletleri'ni, Libya'nın işgal edilmesi çağrısı yapmaya hazırlanmakla suçladı.
1000 DOLARA KATLİAM
Libya'da göstericilerin üzerine kadın çocuk dinlemeden rastgele ateş ederek katliam yapan kişilerin, Muammer Kaddafi'nin tuttuğu Afrikalı paralı askerler olduğu ortaya çıktı.
Libya'nın önceki gün istifa eden Hindistan Büyükelçisi Ali el Essavi bu iddiayı doğrularken, Birleşik Arap Emirlikleri Yüksek Konseyi Üyesi Sultan Suud El Kasımi de Twitter hesabında bu kişilerin üzerinden Sudan, Etiyopya, Nijerya, Somali, Nijer ve başka Afrika ülkelerinin pasaportlarının çıktığını yazdı.
Kaddafi rejimine karşı ilk protestoların başladığı Bingazi'deki tanıklar da El Arabiya'ya, kendilerine saldıran siyahi Afrikalıların sadece Fransızca konuştuğunu ve kimseye soru sormadan ateş ettiğini anlattı. Tanıklar, üç gün önce dört uçak dolusu paralı askerin Bingazi yakınlarındaki Benina Uluslararası Havaalına'na geldiğini ve Kaddafi'nin oğullarından Khamis'in bu kişilere ateş açma emri verdiğini iddia etti. Bu kişilere 1000 dolara yakın para ödendiği söyleniyor.
Tarih boyunca yerel halkla yakın ilişkileri olmadığı için rejimler tarafından tutulan paralı askerler, Afrika'da da neredeyse bir gelenek halini almış durumda. Ancak Libyalı yetkililer bu iddiaları tümüyle reddediyor. Öyle ki, önceki gece El Cezire'yle bir söyleşi yapan Libya Dışişleri Bakanı Halid El Gaem, "Eğer Afrikalı paralı askerlerin ülkeye uçaklarla geldiği doğrulanırsa, sadece görevimi bırakmaya değil, kendimi Trablus'taki Yeşil Meydan'da yakmaya hazırım" dedi.
Bu arada Trablus'taki bazı Afrika kökenli göçmenlerin, paralı asker olduklarını düşünen öfkeli göstericilerin saldırısına uğradığı belirtildi.
KADDAFİ'DEN TEHLİKELİ ÇIKIŞ: SALDIRIN
Libya lideri Muammer Kaddafi dün gece destekçilerine, kendi deyimiyle, iktidarına karşı gösteri düzenleyen 'farelere' saldırma çağrısında bulunmuştu.
Kaddafi, Libya'ya karşı silahlanan herkesin idam edileceğini, kanının son damlasına kadar savaşacağını söylemişti.
İstifa eden üst düzey Libyalı yetkililere katılan İçişleri Bakanı Abdül Fatah Yunus orduya, Albay Kaddafi'ye karşı isyana katılmaları çağrısı yapmıştı.
Libya Meclis Başkanı Muhammed Ebu El Kasım El Zadi ise Devlet Televizyonu'ndan naklen yayımlanan basın toplantısında, ülkede meydana gelen olaylarla ilgili olarak bağımsız bir soruşturma başlatıldığını duyurdu.
El Zadi ayrıca hükümetin kalıcı bir anayasa ile medya yasası dahil bazı yeni yasalar üzerinde çalıştığını söyledi.