HAKSÖZ HABER
27 Mart’ta TRT’nin kurum içi sınavında kadın ve erkeklerin farklı sınav salonlarına alınmasını ‘şeriatçı haremlik-selamlık uygulaması’ olarak değerlendiren CHP’nin olaylı vekili Gamze Akkuş İlgezdi, konuyu meclisi taşıyarak oldukça fazla boş vakte sahip olduğunu da kamuoyuna göstermiş. Keşke boş vakitlerini hazır milletvekili de olmuşken memleketin hayrına olacak işler için harcasa ama CHP’nin daha önemli öncelikleri var!
Laiklik radarı öyle sanıyoruz ki bir yazılımla bütün CHP Milletvekillerine yükleniyor. Kendilerini bu iş için vazifelendiren milletvekilleri ülkenin sorunlarından ziyade ‘şeriatçı’ uygulama şeklinde tanımladıkları işlerle uğraşıyorlar.
Bu sefer de TRT laiklik radarından nasiplenmiş. Kurum içi sınavda kadın ve erkeklerin ayrı salonlara alınması niyeyse çok büyük bir problem gibi görülürken, BirGün’e konuşan İlgezdi olayın ‘vahametini’ şu sözlerle izah ediyor: “AKP kongrelerinde gördüğümüz haremlik, selamlık uygulamaların kamusal yayıncılık yapmak için kurulmuş TRT’nin sınavında da olması kabul edilemez. Bu uygulama Anayasamıza açıkça aykırıdır. Anayasal suç işleyenlerin haklarında yasal işlem yapılmasını, bu kararın altında imzaları olanlara idari soruşturma açılmasını talep ediyoruz. TRT yöneticileri bu gücü ‘yeni anayasa’ tartışmasından alıyor. Anlaşılan o ki yeni anayasa metni çoktan hazırlanmış ve laiklik ilkesi de çıkarılmış. Niyetinizi biliyoruz. Atatürkçü devlet anlayışının temeli olan laikliği tartışmaya açarak Cumhuriyet’i de tartışmaya açmak istiyorsunuz. Buna asla izin vermeyeceğiz.”
Öncelikle kadın ve erkeklerin niçin ayrı salonlara alındığını şuan bilmiyoruz. Pekala, sınav salonlarının düzenlenişi esnasında kolaylık sağlamak için de yapılmış olabilir. Ancak diyelim ki böyle bir sebepten değil İslami hassasiyetlerle bu uygulama gerçekleştirildi. Bu durum niçin sorun teşkil ediyor, Sayın İlgezdi?
Türkiye’de insanların inançlarına uygun olduğu şekilde hareket etmeleri neden sizi rahatsız ediyor? Aslında sorun TRT’nin uygulamasında değil sizin Atatürkçü laikliğinizin toplumun hassasiyetleriyle çatışmasından kaynaklanıyor.
Kadim bir mesele ile karşı karşıyayız. Militarist modernleşme öğretisine sahip olanlar açısından toplumun hassasiyetlerinin falan bir önemi yok aslında. Ancak bu gerilimin ortadan kalkması için toplum mu kendisini değiştirmeli yoksa Atatürkçü laikler mi? İlgezdi gibiler için cevap belli olduğundan çatışma daha uzun bir süre yaşanacağa benziyor!