La Havle ne demek?

Dilimizden düşürmediğimiz “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh” sözünün ne anlama geldiğini biliyor muyuz?

HAKSÖZ HABER

Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Soner Duman, “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh” sözünün ne anlama geldiğine dair sosyal medya hesabından bir zincir paylaştı. Duman, “Lâ Havle”yi şöyle açıkladı:

Bir işe çok kızdığınızda, bir kimseye bir türlü laf anlatamadığınızda ağzınızdan “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh” sözü dökülüyor mu? Bu cümleyi doğru yerde mi kullanıyoruz? Dine ilişkin her bir ifade bir anahtar gibidir.

Eğer bir ifadenin ne anlama geldiğini bilmiyorsak o anahtarla açılması gereken noktaları açamıyoruz, hayatımıza katmamız gerekenleri katamıyoruz demektir. Şimdi şu sözü bir ele alalım ve içinde hayatımıza yol haritası çizen ne büyük manaların gizli olduğunu bir görelim.

Âlimler bu sözün üç anlamı olduğunu belirtirler.

Birinci anlam: “Allah dilemedikçe bir yere hareket etmek de bir işe güç yetirmek de yoktur.”

Şu hayatta, doğduğumuz andan öldüğümüz saniyeye kadar pek çok faaliyette bulunuyoruz. Gidiyoruz, geliyoruz, yiyoruz, içiyoruz, alıyoruz, veriyoruz, gülüyoruz, ağlıyoruz. Sorduklarında özne olarak kendimizi zikredip “ben yaptım”, “ben ettim” diyoruz. Oysa meseleye “lâ havle” penceresinden baktığımızda görüyoruz ki şu kâinattaki her bir hareketin, oluşumun, kıpırtının ardında ilahî güç vardır. “O'nun ilmi dışında bir yaprak bile düşmez.” (En'âm, 59) Allah dilemezse bir adım atabilir misin? Nefes alabilir misin? Bak ki Rabbin ne diyor?

Eğer dilesek oldukları yerde onların şekillerini değiştirirdik de ne ileriye gitmeye güçleri yeterdi ne de geri gelmeye!” (Yasin, 67)

İkinci anlam: “Kötülüğe engel olup iyiliği bahşedebilecek yegâne varlık Allah'tır.”

Hiç kimse ne kendisine ne de başkasına fayda ya da zarar verme gücüne sahip değildir. Bu kurala peygamberler de dâhildir. Âyetlere bakalım: “De ki: Ben, Allah'ın dilediğinden başka kendime herhangi bir fayda veya zarar verecek güce sahip değilim.” (Araf, 188)

De ki: Allah size bir zarar gelmesini dilerse veya bir fayda elde etmenizi isterse O'na karşı kimin bir şeye gücü yetebilir?” (Fetih, 11) “Allah'ın insanlara açacağı herhangi bir rahmeti tutup hapseden olamaz. O'nun tuttuğunu O'ndan sonra salıverecek de yoktur.” (Fâtır, 2)

Üçüncü anlam: “İsyan etmeme engel olup itaat etmemi sağlayabilecek tek güç Allah'tır.”

İnsan eğer Allah'ın emir ve yasaklarına uyarak O'na itaat ediyorsa bu, sırf kendi güç ve iradesiyle olabilecek bir şey değildir.

Namazın her rekâtında “Yalnız Sana kulluk eder ve yalnız Senden yardım dileriz.” (Fatiha, 5) demiyor muyuz? Allah'ın Resûlü (s.a.v.) bile Rabbine “Beni göz açıp kapayıncaya kadar bile nefsime bırakma!” diye dua etmiyor muydu?

Demek ki Rabbimizin lütfu, nimeti olmasa biz nefsimize ve şeytana uyar, günahlara dalardık. Hem imanı bize sevdiren, kalbimizde süsleyen, küfür, fısk ve isyanı da bize kötü gösteren O değil miydi? Ne buyuruyordu?

Allah size imanı sevdirmiş ve onu gönüllerinize sindirmiştir. Küfrü, fıskı ve isyanı da size çirkin göstermiştir. İşte doğru yolda olanlar bunlardır. Bu, Allah'tan bir lütuf ve nimettir. Allah alîmdir, hakîmdir.” (Hucurat, 7-8)

Lâ Havle'nin anlamı üzerine bir kitap yazılabilir. Biz bu kadarla yetinelim. Rabbimiz bu cümleyi hakkıyla anlamayı ve hayatımıza yansıtmayı bizlere nasip eylesin.

Yorum Analiz Haberleri

Sosyal medyanın aptallaştırdığı insan modeli
Dünyevileşme ve yalnızlık
Cuma hutbelerindeki prangalar kırılsın
Batı destekli spor projeleri neye hizmet ediyor?
Kemalizm’e has bu Laiklik Fransa’da bile yok!